Ebu Basir halk nezdinde "davetci" olarak kabul edildigi icin, kimlerle oturup kalktigina ve ne konustuguna cok dikkat etmelidir. Bu her davetci icin gecerlidir elbette. Ebu Basir'in konumunu burda tartismak istemiyorum. Ebu Basir'i taniyan tanir zaten.
Türkiye hükümeti veya baska bir hükümet, devlet, küfri-taguti kurulus olsun. Eger müslümanlarin isini "kolaylastiracak" veya müslümanlara "fayda" sagliyacak adimlar atarlarsa, insan ister istemez sevinir. Bir devlet baskani veya bir vali "adalet" sahibi olabilir ve müslümanlarin "lehine" olacak adimlar atabilir. Bunda sasilacak birsey yoktur. Mesela zorunlu askerligin kalkmasi ve zorunlu egitimin kalkmasi gibi.
Sorun burda degil zaten. Sorun, böyle bir adim atildiktan sonra, bu devlet baskanina ve valiye hangi muamelede bulunulacagi konusu. Su da unutulmamali. Bazen "lehimize" oldugu gibi görünen, fakat aleyhimize olan bircok adim olabilir. Tagutlarin hileleri, göz boyamalari, tuzaklari, rengarenk ve cesit cesittir. Hele bugün ki tagutlar, Islam kisvesine büründükleri icin, tuzaklari daha da yaldizli ve süslüdür.
Avukatlara basörtüsü serbest, okullarda basörtüsü serbest olsa ne yazar? Bunlar görünüste "güzel" gelismeler. Ama hakikatte degisen birsey yok. Taguti bir devlette ha basörtülü avukatlik yaptin, ha basörtüsüz. Ha basörtülü okula gönderdin kizini, ha basörtüsüz. Bunlar zahirde ve ilk bakista müsbet gelismeler gibi görünüyor. Ama Islama taban tabana zit olan bir kurulusa cübbe ile sakal ve sarik ile girip calissan ne yazar, kravatli ve trasli girsen ne yazar? Onun icin, aldanmiyalim, saf olmiyalim.
En laikler de Diyanet'i kurdurttu. Rahmet mi okuyalim simdi? Renkler, sözler, sloganlar, hareketler güzel olabilir, ve lakin bunlarin hakikati ve icerigi bilinmezse, aldaniriz ve aldatiliriz. Onun icin uyumiyalim. Bir kisiden hak sadir oldugu icin, kisi ehl-i haktan olmasi gerekmez. Bir kiside haktan bir cüz'ün olmasi, o kisiyi ehl-i hak yapmaz. Hakkin ricallerini bilmek istiyorsak, önce hakki ve batili tanimamiz lazim ki, hak kisvesine bürünmüs ehl-i batili, kendisinden batil sadir oldugu zaman ayirdedebilelelim.
Ebu Basir, Ebu Zerka ile bir araya gelmekle tuzaga düstü, mimiklerinden ve halinden anlasiliyor zaten. Sarfettigi sözler gercekten cok sakat ve cok batil. Ama bunlar yeni seyler degil. Ebu Basir'i taniyan, dedigim gibi tanir zaten.
Allah (S.v.T.) en dogrusunu bilir.