İlahiyatçı Ebubekir Sifil, Diyanet'in yayınladığı öne sürülen raporu eleştirdi.
İlahiyatçı Ebubekir Sifil, Diyanet'in yayınladığı öne sürülen raporu eleştirdi.
Kısa bir süre önce Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayınlandığı öne sürülen ve "Gizli" ibaresini taşıyan bir rapor sosyal medyada paylaşıldı.
"Dini-Sosyal Teşekküller, Geleneksel Dini-Kültürel Oluşumlar ve Yeni Dini Yönelişler" başlığıyla yayınlanan rapor Türkiye'de faaliyet gösteren İslami yapılanmaların tasnif edildiği bir içeriğe sahip.
"Kuran İslamı", "Selefi Söylem", "Mehdici ve Mesiyanik Söylem", "Gelenekçi", "Dini-Siyasi Teşekküller", "Risale-i Nur Grupları", "Tarikatlar" gibi başlıklar içeren raporda İslami yapılanmalara dair bilgiler yer alıyor. Raporun sonuç bölümünde ise "toplumun ahengini bozan, dini ve dini değerleri istismar eden" akımlara karşı dört unsurun öne çıktığı belirtiliyor: Hukuk, Diyanet İşleri Başkanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve İlahiyat fakülteleri.
İlahiyatçı Ebubekir Sifil, sosyal medya aracılığıyla yaptığı açıklamalarda söz konusu raporu sert bir biçimde eleştirdi.
Raporda "Objektif değerlendirmelerin yanında önyargı yüklü yaklaşımların da mevcut olduğunu" belirten Sifil, çalışmanın "fişleme görüntüsü verdiğini" dile getirdi.
1. İnternette bir metin dolaşıyor.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nca hazırlanan “Gizli” ibareli metinde İslam adına faaliyet gösteren (birkaç istisna dışında) kişi, vakıf, dernek, tarikat ve cemaatler incelenmiş.
Objektif değerlendirmeler yanında önyargı yüklü yaklaşımlar da mevcut
— Ebubekir Sifil (@EbubekirSifil) 7 Nisan 2019
Ebubekir Sifil, "“Fişleme” görüntüsü veren böyle bir çalışmanın altına imza atmadan önce DİB’nın elindeki onca yetki ve imkâna rağmen ülkenin dinî hayatında neden bir türlü kuşatıcı ve birleştirici olamadığı sorusunu sorması ve bunun üzerinde kafa yorması gerekmez miydi?" ifadeleriyle Diyanet İşleri Başkanlığı'nı hedef aldı.
"Laik bir sistemde halkın dini tercihlerine yalnızca güvenlik gerekçesiyle müdahil olunabileceğini" söyleyen Sifil, "İslam bu ülkenin harcıdır ve fakat hukukî olarak hiçbir kişinin/resmî-gayri resmî kurumun tekelinde değildir" ifadelerini kullandı.
Kaynak: Mepa News
İlahiyatçı Ebubekir Sifil, Diyanet'in yayınladığı öne sürülen raporu eleştirdi.
Kısa bir süre önce Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayınlandığı öne sürülen ve "Gizli" ibaresini taşıyan bir rapor sosyal medyada paylaşıldı.
"Dini-Sosyal Teşekküller, Geleneksel Dini-Kültürel Oluşumlar ve Yeni Dini Yönelişler" başlığıyla yayınlanan rapor Türkiye'de faaliyet gösteren İslami yapılanmaların tasnif edildiği bir içeriğe sahip.
"Kuran İslamı", "Selefi Söylem", "Mehdici ve Mesiyanik Söylem", "Gelenekçi", "Dini-Siyasi Teşekküller", "Risale-i Nur Grupları", "Tarikatlar" gibi başlıklar içeren raporda İslami yapılanmalara dair bilgiler yer alıyor. Raporun sonuç bölümünde ise "toplumun ahengini bozan, dini ve dini değerleri istismar eden" akımlara karşı dört unsurun öne çıktığı belirtiliyor: Hukuk, Diyanet İşleri Başkanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve İlahiyat fakülteleri.
İlahiyatçı Ebubekir Sifil, sosyal medya aracılığıyla yaptığı açıklamalarda söz konusu raporu sert bir biçimde eleştirdi.
Raporda "Objektif değerlendirmelerin yanında önyargı yüklü yaklaşımların da mevcut olduğunu" belirten Sifil, çalışmanın "fişleme görüntüsü verdiğini" dile getirdi.
1. İnternette bir metin dolaşıyor.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nca hazırlanan “Gizli” ibareli metinde İslam adına faaliyet gösteren (birkaç istisna dışında) kişi, vakıf, dernek, tarikat ve cemaatler incelenmiş.
Objektif değerlendirmeler yanında önyargı yüklü yaklaşımlar da mevcut
— Ebubekir Sifil (@EbubekirSifil) 7 Nisan 2019
Ebubekir Sifil, "“Fişleme” görüntüsü veren böyle bir çalışmanın altına imza atmadan önce DİB’nın elindeki onca yetki ve imkâna rağmen ülkenin dinî hayatında neden bir türlü kuşatıcı ve birleştirici olamadığı sorusunu sorması ve bunun üzerinde kafa yorması gerekmez miydi?" ifadeleriyle Diyanet İşleri Başkanlığı'nı hedef aldı.
"Laik bir sistemde halkın dini tercihlerine yalnızca güvenlik gerekçesiyle müdahil olunabileceğini" söyleyen Sifil, "İslam bu ülkenin harcıdır ve fakat hukukî olarak hiçbir kişinin/resmî-gayri resmî kurumun tekelinde değildir" ifadelerini kullandı.
Kaynak: Mepa News