Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Soru Eşcinsel Olanlara Karşı Kötü Konuşmak Günah mıdır?

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
S Çevrimdışı

seyfuAllah

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
16;125(Ey Resulüm!) Rabbinin yoluna hikmetle ve güzel ögütle çagir! Ve onlarla en güzel sekilde mücadele et. Süphesiz Rabbin kendi yolundan sapanlari en iyi bilendir ve O, hidayete kavusanlari da en iyi bilendir.

insanlarla kim olursa olsun herzaman en iyi hikmetli bir sekilde konusmak Allahin emridir. insanlarla dalga gecmek kotu konusmak giybet yapmak kafir olsa bile bizlere herhangi bir fayda getiremeceginden dolayi uzak durulmasi gerekir. peygamber efendimiz sav kafirler hakkinda bile giybet yani kotu laf soylememistir bedirde olen islama karsi savas ve cehennemi boylayanlara "simdi Allahin belirtikleri sozlerin dogru oldugunu anladinizmi demistir"
Allahu alim
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Homoseksüellik - Lût'ilik

"Onlar ki ırzlarını korurlar. Ancak eşlerine ve sahib olduklarına (yani cariyeler ine) başka. Onlar (bundan dolayı) yerilmezler" (Mearic, 30)

"Biz Lût'a da bir hüküm, bir ilim verdik. Onu çirkin işler işleyen kasabadan kurtardık. Doğrusu onlar kötü, fasık bir kavimdi." (Enbiya 74)

"Lût'u da (peygamber olarak kavmine gönderdik). O, kavmine şöyle demişti: "Göz göre göre hala o hayasızlığı yapacak mısınız?" - "Siz ille de kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşacak mısınız? Doğrusu siz beyinsizlikte devam edegelen bir kavimsiniz!" (Neml 54 - 55)

"Ey Lût! biz Rabb'inin elçileriyiz. Onlar kesinlikle sana ulaşamayacaklar" dediler. Onu, kavminin başına gelecek bir belâyla müjdelediler ve şöyle dediler: "Gecenin bir kısmında aileni yürüt; içinizden karından başka hiç kimse geri kalmasın. Çünkü ötekilerine erişen (azab) ona da erişecektir. Onlara vaadedilen zaman sabah(vakti)dir. Sabah yakın değil mi?" (Hûd, 81)

"(Azab) emrimiz gelince oranın üstünü altına getirdik, üzerine de taş yağdırdı ki (bu taşlar)çamurdan taşlaşmış, (onlara azab için) hazırlanmış, istif edilmiş." (Hûd, 82)

Homoseksüelliğin Cezası


Homoseksüelliğin yol açtığı fesad en büyük zararlardan olduğundan dolayı dünya ve ahiretteki cezası da en büyük cezalardan olmuştur.
İlim ehli onun cezasının zinadan fazla mı, az mı, yoksa ikisinin cezasının da aynı mı olduğu hususunda 3 görüşe sahibdirler.

1 - Ebû Bekir, Ali, Halid b. Velîd, Abdullah b. Zubeyr, Abdullah b. Abbas, Câbir b. Zeyd, Abdullah b. Muammer, Zuhrî, Rebîa b. Ebî Abdirrahman, İmam Malik, ishak b. Râheveyh, iki rivayetten en doğrusuna göre -İmam Ahmed, - iki görüşünden birinde İmam Şafiî onun cezasının zinanın cezasından çok olduğu, evli olsun bekâr olsun her halûkârda öldürüleceği görüşündedirler.

2 - Atâ b. Ebî Rebâh, Hasan-ı Basrî, Saîd b. Museyyeb, İbrahim Nehaî, Katâde, Evzâî, Şafiî'nin iki görüşünden birine göre İmam Şafii- ki takibcileri bu görüşünü benimsemişlerdir, kendisinden yapılan ikinci rivayete göre İmam Ahmed, Ebû Yusuf ve Muhammed; onun cezasıyla, zinanın cezasının aynı olduğu görüşündedirler.

3 - Hâkim ve Ebû Hanîfe ise homoseksüelin cezasının zina edenin cezasından hafif olduğunu, cezasının ta'zir cezası olduğu görüşündedirler.

Üçüncü Görüşü savunanlar şu delilleri getirmişlerdir:

1 - Bu Allah ve Rasûlunun muayyen bir had cezası belirlemediği bir günahtır. Dolayısıyla cezası leş, kan ve domuz eti yemek gibi tazîr olur.
2 - Bu, fıtratın istek duymadığı eğilim göstermediği bir organla yapılan ilişkidir. Hatta, Yüce Allah'ın hayvanların dahi fıtratına nefret koyduğu iğrenç bir harekettir. Dolayısıyla dişi merkeple ilişkiye giren kimseye olduğu gibi buna da had cezası verilmez.
3 - Homoseksüel lugaten de, şer'an da, örfen de zinakâr diye isimlendirilmez ve dolayısıyla zinâkârların cezasını bildiren şer'î delillerin kapsamına girmez.
4 - Şeriatın genel kaidesi olarak şu öne çıkar:
Bir günahtan zaten fıtrat nefret ediyorsa, fıtratın engellemesiyle yetinilir ve had cezası verilmez. Eğer fıtrat buna aykırı davranıp o iğrenç şeyi işlerse, kişinin fıtratının ona yaklaşımına uygun bir ceza verilir. O yüzden zina, hırsızlık ve içki içmeye had cezası belirlenmiş, leş, kan ve domuz eti yemeye belli bir ceza konmamıştır. Bunun örneği hayvanla ve ölüyle cinsel ilişkiye girene bir had cezasının bulunmayışıdır. Yüce Allah insanların fıtratına, erkeğin kendisi gibi bir erkekle cinsel ilişkiye fail veya mef'ul olarak girmekten iğrenme duygusunu yerleştirmiştir. Zina ise böyle değildir, onda her iki tarafı da yapmaya iten bir dürtü vardır.

Kısaca insanların hemcinslerin birbirlerinin bedenlerinden haz almalarına had cezası yoktur. Nitekim iki kadının birbiriyle hazlanmasına, sevicilik yapmasına bir had cezası yoktur.
Birinci görüşün sahibleri -ki onlar ümmetin büyük çoğunluğunu teşkil etmekteler; hatta bir çok âlim, sahabilerin o görüşte ittifak ettiklerini söylemişlerdir- şunları delil getirmişlerdir:
Günahlar arasında fesadı ve zararı bundan daha büyük bir günah yoktur. Bu küfürden sonra gelir, hatta neredeyse öldürmeden daha büyük bir cinayettir. İnşeAllah bunu ileride anlatacağız.
Yüce Allah Lût kavminden önce hiç kimseyi bu cur'um ile sınamamış ve onları başka hiçbir kavme vermediği bir cezayla cezalandırmıştır. Onlara pek çok azabı birden vermiştir; helak etmiş, memleketlerini üzerlerine yıkmış, yerin dibine geçirmiş, gökten taş yağdırmış ve başka hiçbir ummete vermediği bir çok ceza vermiştir. Bu o günahın fesad ve zararının büyüklüğündendir. Öyle ki, üzerinde bu curum işlendiğinde yerküre neredeyse sarsılır; melekler onu gördüklerinde azab onların üzerine iner, yeryüzü Rabb'inden yardım ister, imdat diye bağırır; dağlar neredeyse yerlerinden sökülürler.
Homoseksüel ilişkide yapılan kişi (mef'ul) için öldürülmek kendisine o günah yapılmaktan daha iyidir. Çünkü bunu yapan onu tamamiyle öldürmüş demektir. Oysa öldürülseydi mazlum ve şehid olarak ölür, belki de ahirette onun faydasını görürdü.

Bunun delili şudur:
Yüce Allah katilin cezasını ölünün akrabalarının insiyatiflerine bırakmıştır, öldürür veya affederler. Fakat homoseksüel için kesin bir had cezası koymuştur. Nitekim Rasûlullah'ın sahabileri bu hususta icma etmişlerdir. Sahîh, açık ifadeli hadisler -ki bunlarla çelişen başka hadisler bulunmamaktadır- buna delalet etmektedir.
Zira Halid Muhammed Velid'den rivayet edildiğine göre, kendisi bir Arab kabilesinde erkeklerle cinsel ilişkiye giren bir adam gördü. Durumu Ebû Bekir'e yazdı. Ebû Bekir de sahabîlerle istişare etti.
En şiddetlileri Ali (r.anh) idi. O şöyle dedi: "Bunu eski milletlerden sadece biri yaptı ve Allah'ın onlara ne yaptığını siz biliyorsunuz. Bana göre o ateşte yakılmalı!" dedi.
Ebû Bekir (r.anhuma) de Halid'e bu emri gönderdi ve adam yakıldı."

İbn Abbas (r.anhuma): "Kasabadaki en büyük binaya bırakılır ve homoseksüel oradan yüzüstü atılır. Sonra taşlanır." demiştir.
İbn Abbas (r.anhuma) bu cezayı Allah'ın Lût kavmine verdiği cezadan çıkarmıştır.

İbn Abbas (radıyallahu anhuma)'dan; Rasûlullah (Salallahu aleyhi vesellem)in şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:
"Lût kavminin yaptığını yapan birisini bulursanız (bilirseniz), yapanı da yapılanı da öldürünüz."
(Ebu Davûd, Hudud, Bab 28, Hadis no: 4462; Tirmizî, Hudûd, Bab 24, Hadis no: 1426; İbn Mâce, Hudûd, Bab 12, Hadis no: 2561)



Homoseksüel
(Livata-İbne-Gay-Lezbiyen, vb. Cinsi Sapkın)'lik Hakkında
Hadisden Çıkan Hükümler :
1- Bir insana arkasından temas eden kişiye, zinâ haddi uygulanır yâni, temas eden kişi muhsansa (sahih bir nikahla bir kadınla evlenip onunla cinsi ilişki kuran birisi ise) recmedilir. Muhsan (evli) değilse yüz değnek vurulur. Bu görüş; Sâid b. Museyyeb, Atâ b. Ebî Rabah, Nehâî, Hasenu'l-Basri, Katâde, Hanefilerden Ebu Yusuf, Muhammed, kuvvetli görüşüne göre İmam Şâfiî ve bazı âlimlerin nakline göre İmâm Mâlik'e aittir.
İmam Şâfiîye göre, pasif durumda olan tarafa da ister erkek olsun ister kadın, ister muhsan olsun ister olmasın yüz değnek vurulur ve bir yıl sürgün edilir.

2- Livâta fiilini işleyen kişi ister muhsan olsun, ister olmasın öldürülür. Bu görüş, Ahmed b. Hanbel, Mâlik b. Enes ve bir rivayete göre İmam Şafiî'ye aittir. Bu görüş, üzerinde durduğumuz hadise muvafıktır.
Lûtî'yi öldürme şekline gelince; üzerine bir bina yıkılır, yüksek bir yerden atılır şeklinde görüşler vardır.

3- Lûtiye had uygulanmaz, ta'zir edilir. Bu görüş de, İmam Azam Ebû Hanife'ye aittir.
Hanefi eserlerinden, el-Hidâye'de, İmamı Âzam'ın görüşü şu şekilde delillendirilmiştir:

"Bu hareket bir zina değildir. Çünkü sahabeler onun öldürülüş şeklinde ihtilâf etmişlerdir. Kimisi ateşle yakılmasını, kimi üzerine bir duvar yıkılmasını, kimisi yüksek bir yerden itilip peşinden taş atılmasını v.s. söylemişlerdir. Bu fiilde, çocuğu telef etmek veya neseblerin karışması da söz konusu olmadığı için bu, zinâ manâsında değildir. Her iki taraftan bu işe istek olmadığı için vukuu da nadirdir. Zinaya ise istek vardır. Lûti'nin öldürüleceğini bildiren haberler ya siyâseten öldürüleceğine delâlet eder ya da bu fiili helâl görenle ilgilidir."

4- Ebûbekir, Ali (radıyallâhû anhûma) gibi, büyük sahabelerin de içinde bulunduğu bir guruba göre, Lûtî kılıçla kafası kesilerek öldürülür.

5- Bâzı Zahirîlere göre, bu çirkin hareketi işleyenlere hiç bir ceza uygulanmaz.
Hattâbî beşinci maddedeki görüşün, doğruya en uzak olduğunu, insanları bu kötü amele teşvike sebeb olacağını söyler.
İbn Ebî’d-Dunya, İbnu’l-Mûzir, İbn Buşran ve Beyhakî’nin Muhammed b. El-Mukender’den, İbn Kudame’nin ise Safvan b. Suleym’den naklettiklerine göre, bir kişinin kadın gibi kendini kullandırdığını duyan Halid b. Velid, konuyu Ebu Bekir (r.anh)’e bildirmiş, Ebu Bekir de Sahabelerden bazı insanları toplayıp onlarla istişare etmiş, heyette bulunan Ali (r.anh):
“Bu işi tarihte yalnız bildiğiniz bir kavimden başka (Lut kavmini kast ediyor) yapan yoktur. Onların akıbetini de biliyorsunuz. Bu sebeble, bu adamı yakmanızı öneriyorum.” demiş ve Ebu Bekir (r.anh) de Halid b. Velide’e onun yakılması için emir göndermiş ve emir yerine getirilmiştir.
(İbn Kudame, eş-Şerhu’l-Kebir, 10/176)
Şevkânî, bu hadisin mursel olduğunu söyleyerek zafiyetine işaret etmiştir. (Neylu’l-Evtar, 7/129)

İlgili Konu:

Erkeğin Kendi Kendine Livata - Homoseksüel Sapkınlığının Hükmü Nedir?

 
E Çevrimdışı

enerjik_ruh_42_1994

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Abdulmuiz bey, benim sorumdan tamamen alakasız yanıt yazmışsın. Sorumu okumadın mı yoksa :)

Ayrıca eşcinsellik derken, erkeklerle bir beraberlik yaşamayı kastetmiyorum. Sadece his olarak erkekten hoşlananı demek istedim eşcinsel derken..
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Abdulmuiz bey, benim sorumdan tamamen alakasız yanıt yazmışsın. Sorumu okumadın mı yoksa :)

Ayrıca eşcinsellik derken, erkeklerle bir beraberlik yaşamayı kastetmiyorum. Sadece his olarak erkekten hoşlananı demek istedim eşcinsel derken..
Size yanıt yazmadım, siz zaten mutlu olacağınız cevabı almıştınız. Benim yazım (kötü konuşmak hakkında olmayıp), merak edenler için sadece konunun detayı hakkında extra açıklamalardır. Zararı olmaz yâni.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst Ana Sayfa Alt