Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Güne Düşen

A Çevrimdışı

Ademoqlu

İslam-tr Sakini
İslam-TR Üyesi
Medya kasıtlı olarak mı kullanıyor bilmiyorum ama özellikle ''virüsü yendi, virüse karşı savaşı kazandı'' gibi ifadeler kullanıyor. Bir süre sonra ne yazık ki bizimde dilimizde alışkanlık olabiliyor. İnsanı küfre götürecek kadar tehlikeli olan bu söz yerine ''Allah şifa verdi'' gibi cümleler kullanılsa ne güzel olur. Hepimiz biliyoruz ki şifa veren Allah'dır.
 
eL_Muhacir Çevrimdışı

eL_Muhacir

İlimsiz Mucâhid, kâtil; Cihâdsız âlim, belâm olur
Frm. Yöneticisi
bu iki günlük yasak sayesinde açıktan günah işleyenler,genelevler,barlar,pavyonlar,tekel bayiler vs... kapanması bir nebze de olsa güzel.
RABBİM,islam devletini bu topraklara hakim kılsın amin
 
E Çevrimdışı

Ebuabdullah

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Bismillah.


Kimi kardeşin bir yurt odasından bağlandığı, kimi kardeşin bir köyden bağlandığı, kimi kardeşin Müslümanların yok denecek kadar az yaşadığı bir yabancı ülkeden bağlandığı herkesin farklı bir hikayesi olsada genel olarak aynı akidede olduğu bu forumda, forum etkinliğini artırmak için böyle bir konu açmaya karar verdim. İsmi ne kadar forum olsada aslında benim gözümde bir sosyal mescid yada bir sanal dernek. Her şuurlanan kişinin yolu bu foruma düşmüştür. Bu forum hayatınızdaki bir mescid eksikliğine yada kardeşsizlik yaranıza nispeten merhem oluyor... İnternet ne kadar bir ateş olsada; yanmadan ısınmasını bilmeliyiz çünkü;

Muhammed b. Salih el-Muneccid diyor ki;

''Müslüman kardeşlerinden uzak kalan bir kimse, daha önce gölgesi altında rahat ettiği ve kalbini güçlendirdiği iman havasını kaybeder. Mümin tek başına zayıf, kardeşleriyle birlikte güçlüdür.''

Abdullah b. Mübarek, İsa aleyhisselam'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir;

''Kendisini gördüğünüzde size Allah'ı hatırlatan, konuşması ilminizi artıran ve amelleri size ahirete rağbet ettiren kimselerle beraber olunuz''



Konunun İçeriği:

Yaşanılan bir olay üzerine veya o an aklımıza gelen düşüncelerden; ibret, nasihat, hatırlatma, tefekkür, hatalarımızdan ders çıkarma veya şükür sebebi olan bir şeyse mutluluğumuzu paylaşma adına, duygu ve düşüncelerimizi bu konuda paylaşabiliriz.


Hayırlı olsun.
Güzel düşünmüşsünüz. Rabbim ecrini versin.
 
E Çevrimdışı

Ebuabdullah

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuh
Kardeşim Allah azze ve cell razı olsun güzel bir şey başlatmışsın.bende buna benzer herhangi bir konu varmı,açılmış mı diye merak ediyordum.

Evet bizler avrupada yaşayan müslümanlar olarak bazen sıkıntılar yaşasakta Elhamdulillah bir çok meselede benim izlenimlerime göre türkiye ve diğer “islam ülkelerine” bakarak bir çok güzelliklere şahid oluyoruz. Evvela şunu belirteyimki avrupada İslam inanılmaz bir hızla büyüyor ve müslümanlar çok hızlı bir şekilde çoğalıyor Elhamdulillah.bunun en büyük sebebide tabiki Allah azze ve cellenin takdiri dairesinde ki buralara çok büyük oranlarda savaş ülkelerinden göçün olması.ve göç edenlerinde nerdeyse tamamı Müslümanların yaşadığı ülkelerden gelmesi.islam devletleri diyemiyorum ama Irak,Suriye,Mısır vb. ülkelerdeki müslümanların buralara gelmesi çok şeyi değiştirdi.bazı şehirler,kasabalar,mahalleler varki nerdeyse 90% I Müslüman.camiler doluyor taşıyor Allah’a hamd olsun.
Güzel olan şeylerden bir tanesi de camilerin “Müslüman ülkelerinde” olduğu gibi devlete,diyanete bağlı olmaması ve bu camilerde,mescidlerde tevhidi,şirki,küfrü,tağutu insanlara anlatabilme fırsatlarımızın olması.tabi diyanetin camileride var buralarda ama çok az sayıda ve oralarda dahi zaman zaman hakk söylenebiliyor.bazen problemler olsada genel manada bu konuda bir rahatlığımız var inşaallah bu rahatlık bizleri gevşetmez ve haktan saptırmaz.

inşaallah zaman zaman buralardan bir şeyler eklemeye çalışacağım
Avrupa bugün islama gebedir kim ne derse desin.
Bizdeki münafık kafirler ıslamı bildikleri için ıslam ın önüne nasıl set çekeceklerini çok iyi biliyorlar.
 
Muddessir Çevrimdışı

Muddessir

الحمد الله
Moderatör
Melekler, kardeşlerimizdi.
Az ötemizde Bedir’de savaşan..
Uhud’da gaddar ve loş bir hırsı
hırpalayan kardeşlerimiz vardı..
Biliyorduk.! Hâllerden bir hâldi.
Yaşadığımız hâllerden bir hâl.
Bir kişiydik hepimiz ama
İçimizde bir iman izdihamı.
Göklerce uğuldayan
Uğuldayan sevda çağlayanları..
 
A Çevrimdışı

Ademoqlu

İslam-tr Sakini
İslam-TR Üyesi
Belki babanız şımarır, benim sözümden çıkar diye korkudan kucağına alıp size öpmemiştir belki ipek ipek saçlarınızı taramamıştır belki sizi uyurken sevmiştir belki gözleriyle sevmiştir belki gizlediği duyguları dualarında açığa çıkarmıştır. Allah babalarımıza rahmet etsin, iman üzere bir ölüm nasip etsin. Geçici olan ayrılıklarımızı cennette sonlandırsın.


 
Ummu Aişe Çevrimdışı

Ummu Aişe

حسبنا الله ونعم الوكيل
Site Emektarı
69. Kim Allah'a ve O Rasûl'e itaat ederse işte onlar Allah'ın kendilerine in'âm buyurduğu peygamberler, sıddîkler, şehidler ve sâlihlerle birliktedirler. Ne güzel arkadaştırlar onlar!

Hafız Ebu Nuaym'ın..' Hz. Aişe'den rivayetinde o şöyle anlatıyor: Bir adam Allah'ın Rasûlü (sa)'ne geldi ve: "Ey Allah'ın elçisi, sen bana kendimden, ailemden ve çocuklarımdan daha sevgilisin. Ben evdeyken seni hatırlıyorum, hatırlayınca da sana gelip yüzüne bakmamaya sabredemiyorum, senin ayrılığına dayanamıyorum. Benîm ve senin ölümünü hatırladığımda da biliyorum ki sen cennete girdiğinde elbette diğer peygamberlerle birlikte yüksek bir mertebeye yükseltileceksin. Ben ise cennete girdiğimde -eğer oraya girebilirsem- korkarım seni orada göremeyeceğim." dedi. Allah'ın Rasûlü ona herhangi bir cevap vermedi de Cibrîl inip "Kim Allah'a ve O Rasûl'e itaat ederse işte onlar Allah'ın kendilerine in'âm buyurduğu peygamberler, sıddîkler, şehidler ve sâlihlerle birliktedirler..." âyet-i kerimesini indirdi.[164]

Bazıları bu âyet-i kerimenin, ansardan Abdullah ibn Zeyd ibn Abdirabbih hakkında nazil olduğunu söylemişlerdir. Rüyasında kendisine ezan gösterilen sahabî de bu zâttır. Bir gün Hz. Peygamber (sa)'e gelmiş ve: "Ey Allah'ın elçisi, sen ve biz öldüğümüzde sen yüceler yücesinde olacaksın, seni göremeyeceğîz ve seninle bir arada olamayacağız." deyip üzüntüsünü dile getirmişti de bunun üzerine bu âyet-i kerime nazil oldu. Bu sahâbînin, Hz. Peygamber (sa)'in vefatı üzerine "Ey Allah'ım, benim gözlerimi kör et de sevgilimden sonra sevgilime kavuşuncaya kadar bir şey görmeyeyim." diye dua ettiği ve hemen o anda gözlerinin kör olduğu da nakledilmektedir.[165]

Kelbî'den rivayete göre de Hz. Peygamber (sa)'in azatlı kölesi Sevbân ibn Bucdud (veya Cahder, künyesi: Ebu Abdullah veya Ebu Abdurrahman. Yemen, Himyer asıllı. Esir edilmiş, Hz. Peygamber tarafından satın alınarak azat edilmişti. Allah'ın Rasûlü (sa) onu azat ettikten sonra: "İstersen ailene geri dön, istersen bizden, ehl-i beytimizden ol." buyurmuş, o da Hz. Peygamber (sa)'le birlikte kalmayı yeğlemiş ve Efendimiz'in vefatına kadar O'ndan hiç ayrılmamıştı,[166] hakkında nazil olmuştur. Allah'ın Rasûlü (sa)'nü çok sever, ondan ayrı kalmaya sabredemezdi. Bir gün Hz. Peygamber (sa)'in yanına geldi, yüzü sararmış, sanki iyice arıklamış, yüzünden üzüntüsü okunuyor bir haldeydi. Allah'ın Rasûlü (sa) ona: "Ey Sevbân, senin benzini sarartan nedir?" diye sordu. Sevbân: "Ey Allah'ın Elçisi, ne bir hastalığım, ne bir acım var. Fakat seni görmediğim zamanlar seni özlüyor ve senin yanına gelinceye kadar şiddetli bir yalnızlık hissediyorum. Bu dünya böyle de, sonra âhireti hatırladım ve seni orada hiç görememekten korktum. Çünkü ben biliyorum; sen diğer peygamberlerle birlikte yüce mertebelere yükseltileceksin, ben cennete girersem herhalde aşağılarda, senin mertebenden daha aşağıda bir yerde olacağım. Şayet cennete giremezsem zaten ebediyyen seni görmem bir daha mümkün olmayacak." dedi de Allah Tealâ bu âyet-i kerimeyi indirdi. Mesrûk'tan gelen rivayette ise Sevbân yerine benzer yakınmanın bazı ashabdan geldiği kaydedilmekle yetinilmektedir.[167]


Rabbim günahlarımızı bağışlasın, o nimet verdiklerinden olmamızı nasip eylesin, amin..
 
E Çevrimdışı

Ebuabdullah

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi

Rabbim günahlarımızı bağışlasın, o nimet verdiklerinden olmamızı nasip eylesin, amin..
Amin ecmain.
 
Nesîbe Lena Çevrimdışı

Nesîbe Lena

"عِشْ حَمِيداً، وَمُتْ شَهِيدًا"
Moderatör
Bu günüme düşen Allah tealanın o mübarek kitabının vecizelerinden bir vecizeyi kıymetli bir vesile ile fehmetmem oldu.

Screenshot_2020-04-27-16-10-42-1.png

Allah teala bu ayetinde "Allah'ın ipine sımsıkı yapışın/bağlanın" diye buyurmuş kullarına. Ve dahi öncesinde "Müslüman olarak ölün" buyurduktan sonra bunun formülü olarak "Allah'ın ipine sımsıkı yapışın" diye buyuruyor. Öylesine muazzam bir uyum ki..
Malumunuz arapça kelimelerin birden fazla anlamdaşları olabiliyor. Burada 'Ip" kelimesine ele alırsak, ip kelimesinin de bir çok anlamı vardır ve Allah subhanehu ve teala burada "حبل" kelimesini kullanmıştır.

حبل kelimesinin anlamı ise, bir kimseyi kurtarmak için yukarıdan aşağıya doğru uzatılmış ip olarak yapılır.
SubhanAllah.
Şüphesiz Allah her şeyden münezzehtir.
 
A Çevrimdışı

Ademoqlu

İslam-tr Sakini
İslam-TR Üyesi
Benimde bu günü-me düşen.


Geçenlerde bir yazı okudum, hangi hocaya ait idi ismi hatırıma gelmiyor ancak Uhud dağına bakarken kardeşlerine sorduğu şu soru beynimde şimşekler çaktırmaya yetti..
Bu hocamız Uhud dağına uzun uzun bakıp sormuş; -Okçular tepesini terk eden sahabeler kimdi?
Cevap yok.. Tekrar etmiş..
-Okçular tepesini terk eden sahabeler kimdi?!!! Sonunda muhibbanları mahçup bir şekilde; -Bilmiyoruz hocam.. demişler.

İşte o an her birimizin beynini, kalbini titretmesi gereken şu kelamlar dökülmüş dilinden.. Okçular tepesini terk eden sahabeler kimdi?
İnanın bunu bende bilmiyorum..
Aslında hiç kimse bilmiyor!
Bu asla İslam tarihinde de yazmaz..
Hatta o okçular kimdi öz çocukları da bilmez, karıları da bilmez.
Çünkü Ashab-ı kiram kimseye söylememiş, saklamış!
Radiyallahu Teala Anhum Ecmain..
Ağızlarından bu konu hakkında hiçbirşey çıkmamış.

Hatta ve hatta yıllar sonra Cemel, Sıffın gibi hadiselerde birbirlerine ters düştükleri vakitlerde bile; -Sen zaten Uhud'da da tepeyi terketmiştin!" dememişler!
Orada dahi birbirlerini hataları ile vurmamışlar.
Ya Rabbi..
Bu nasıl bir ahlak.. Bizler Uhud'un aslında bir yenilgi değil zafer olduğunu yeni anladık.. Bu ne edeb.. Birbiri hakkında konuşmak için en ufak bir fırsatı kaçırmayan, hatta "amaan olanı söylüyorum, benim niyetim temiz" diye nefsini aldatıp, ağzından akan kardeşinin ölü etinin kanlarını temizleyeceği yerde, aksine en ufak bir fırsatı kaçırmayan bizlerin buradan alacağı çok ders var...
Hele ki şu mübarek ayda..
Şu sözleri mıhlayalın gönlünüze.. Ve şeytanın bize her yaklaştığı an tekrar edelim var gücümüzle.. "Hayatında kimsenin ayıbını örtmemiş biri, Uhud şehidi Hazreti Hamza'ya ne yüzle Fatiha okuyabilir ki...?" Ah... Bu Ramazan-ı Şerif ellerimizden kayıp gitmeden artık bunların idrakına varalım kardeşlerim...

/Yağmur İbic
 
Nesîbe Lena Çevrimdışı

Nesîbe Lena

"عِشْ حَمِيداً، وَمُتْ شَهِيدًا"
Moderatör
Ramazanın 11. günü bizi ortası mağfiret olan bu aya eriştiren Allah'a hamd olsun.
Bugün daha önceden duyduğum bir olayı tekrar duymak nasip oldu ve galiba bu kez ilk duyduğuma nazaran daha çok etkiledi beni. Beni etkileyen ve daha dikkatli olmamı gerektiren bu yaşanmış olayı sizlerle de paylaşmak isterim.

Konumuz gereği dilimizi her anlamda temizlemiz gerektiği konusu geçerken şu olay anlatıldı. Bir ablanın dilinden

"Ben kardeşimi çok seviyordum ve çok kıymet veriyordum. Hatta o kadar çok seviyordum ki sürekli ona dualar ediyordum. Onun için sürekli yaptığım bir duam vardı. 'Allahım' derdim, 'Allah'ım sana elem vermesin, Allah sana acı hissetirmesin....' diye dua ederdim.

Bir kaç sene sonra bir gün kardeşim hastalandı ve apar topar hastaneye kaldırdık.
Öğrendik ki kardeşim çok hastaydı. Doktor, hastalığının çok ilerlediğini ve ağrıyı hissettiren sinirlerin öldüğünü söyledi."

SubhanAllah...
Bu yaşanan olaydan benim çıkardığım, değil dua ederken günlük konuşmalarımızda dahi ne söylediğimizin farkında olmalıyız ki günlük bir konuşmada espiri yoluyla söylenen bir şeyin daha sonrasında yaşandığına da şahit oldum.
İkinci ise acının da bir nimet olduğunu anladım. Vücudumuzda en ufak bir organımız bile ağrıdığında vücudumuz hemen alarma geçiyor ve biz bundan dahi şikayet ediyoruz.

Şimdi anlıyor muyuz "Kahrolası insan ne kadar da nankördür" ayetini..

Allah her daim hayrın güç yettirebildiğimizi nasib eylesin. Sabreden ve şükreden kullarından eylesin.
 
Q Çevrimdışı

Qamar Al Quds

silik
İslam-TR Üyesi
"Zaman" bedelsiz elde edildiği için kıymeti tam manasıyla bilinmeyen, har vurup harman savururken cepte biten para kadar kıymet görmeyen, nasıl olsa hep yarının hep bir 24 saatin daha varlığına güvenilerek çar çur etmeye çekinilmeyin gafletimiz.
Oysa yalnız bakiyesine bakamadığımız için hep daha çok var zannetmemizden başka hiçbir delil yok elimizde.
Ancak geçip gidişi dokununca yüreğimize dönüp bakıyoruz “âh, geçti Ramazan” , “âh ki bitti gençlik” diye yakınıyoruz…
Ne yazık ki yolun burasından sonra geriye hiçbir dönüş yok.
Sürekli hazırdan yediğimiz, üzerine hiçbir birikim koyamadığımız, en fazla tükettiğimiz, en lüzumsuz tükettiğimiz, çok kıymetli deyip çok kıymetsizce bitirdiğimiz zamanımızın bizlerin şâhidi olacağını biliyor muyuz?

Ramazan’ın Rabbine bizlerden nasıl bahsedeceğini hiç düşündük mü?
 
Q Çevrimdışı

Qamar Al Quds

silik
İslam-TR Üyesi
Mahşer meydanını bir an gözümüzün önüne getirelim. Herkese karneleri dağıtılıyor. Karnesini alana deniliyor ki:

“Kitabını oku! Bugün sana hesap sorucu olarak kendi nefsin yeter.” (İsra, 14)

Kötülükleri yapanlar amellerinin yazılı olduğu kitabı okuyunca bir de ne görsünler:

“Suçluların, onda yazılı olanlardan korkmuş olduklarını görürsün. "Vay halimize! Bu nasıl kitapmış! Küçük büyük hiçbir şey bırakmaksızın (yaptıklarımızın) hepsini sayıp dökmüş!" derler. BöyIece yaptıklarını karşılarında bulmuşlardır. Senin Rabbin hiç kimseye zulmetmez.” (Kehf, 49)

Kötülükleri yapanların dilinden "keşke yapmasaydım!" sözü acı bir pişmanlıkla dökülüyor

“Herkesin, iyilik olarak yaptıklarını da kötülük olarak yaptıklarını da karşısında hazır bulduğu günde (insan) isteyecek ki kötülükleri ile kendisi arasında uzun bir mesafe bulunsun. Allah, kendisine karşı (gelmekten) sizi sakındırıyor. Allah kullarına çok şefkatlidir.” (Âl-i İmran, 30)

Öyle ise ey dost!

Mahşerde kitabında neyi okumak istiyorsan buyur şimdi onu yaz! Karneni sevinerek alıp övünerek gösterenlerden olmaya çalış. Karnesini aldığında sevinecekler de var, üzülecekler de var. İşte bak:

“(Ey insanlar! ) O gün (hesap için) huzura alınırsınız; size ait hiçbir sır gizli kalmaz. Kitabı sağ tarafından verilen:" Alın, kitabımı okuyun" der. “Doğrusu ben, hesabımla karşılaşacağımı zaten biliyordum." Artık o, hoşnut kalacağı bir hayat içindedir, yüce bir cennette, meyveleri sarkmış halde. Onlara denir ki "Geçmiş günlerde işlediklerinize (iyi amellerinize) karşılık, âfiyetle yiyin, için. Kitabı sol tarafından verilene gelince der ki:" Keşke, bana kitabım verilmeseydi! Şu hesabımın ne olduğunu bilmeseydim!. Keşke ölümümle her şey son bulsaydı! Malım bana hiç fayda sağlamadı; bütün yetkilerim de benden (koptu), yok olup gitti.” (Hâkka, 18-29)

Rabbimiz amel defterini aldığında sevinenlerden eylesin.
 
A Çevrimdışı

Ademoqlu

İslam-tr Sakini
İslam-TR Üyesi
Eskiler, annesi olmayan yetimin, kucağında çocuğu olmayan kadının yanında çocuklarını öpmezmiş. Günümüzde ise Whatshapp durumlarından geçilmiyor. Kapitalizm insanları nasıl bencil yapıyor, insanların kalbini nasıl katılaştırıyor.
 
ruhisukut Çevrimdışı

ruhisukut

Önce tanı sonra bağlan!
İslam-TR Üyesi
Saat 02.27...

Tam bir buçuk yıllık emeğim olan yaklaşık 130 tane videomun dosyaları ellerimden uçup gitti... Ham dosyalardan bahsetmiyorum. Bizzat After Effects'te, Premiere Pro'da işlemiş olduğum, editlediğim, montajladığım ve üzerinden effektler yaptığım videoların çalışma dosyalarından bahsediyorum. Kısacası şuan o videolardan birini düzenleyerek yeniden paylaşmak istesem yapamayacağım. Sadece yazdığım videoları kullanabileceğim. Velhasıl... Bu ufak hatanın telafisi yok. Üzgünüm. Çok üzgünüm.
 
ruhisukut Çevrimdışı

ruhisukut

Önce tanı sonra bağlan!
İslam-TR Üyesi
Saat 02.27...

Tam bir buçuk yıllık emeğim olan yaklaşık 130 tane videomun dosyaları ellerimden uçup gitti... Ham dosyalardan bahsetmiyorum. Bizzat After Effects'te, Premiere Pro'da işlemiş olduğum, editlediğim, montajladığım ve üzerinden effektler yaptığım videoların çalışma dosyalarından bahsediyorum. Kısacası şuan o videolardan birini düzenleyerek yeniden paylaşmak istesem yapamayacağım. Sadece yazdığım videoları kullanabileceğim. Velhasıl... Bu ufak hatanın telafisi yok. Üzgünüm. Çok üzgünüm.

Kısacası; günüme, geceme hüzün çöktü. Peki "Dersimi aldım mı?" tabi ki aldım. Ama bu bir buçuk seneme yayılan emeklerime mal oldu.
 
Ummu Aişe Çevrimdışı

Ummu Aişe

حسبنا الله ونعم الوكيل
Site Emektarı
Saat 02.27...

Tam bir buçuk yıllık emeğim olan yaklaşık 130 tane videomun dosyaları ellerimden uçup gitti... Ham dosyalardan bahsetmiyorum. Bizzat After Effects'te, Premiere Pro'da işlemiş olduğum, editlediğim, montajladığım videoların çalışma dosyalarından bahsediyorum. Kısacası şuan o videolardan birini düzenleyerek yeniden paylaşmak istesem yapamayacağım. Sadece yazdığım videoları kullanabileceğim. Velhasıl... Bu ufak hatanın telafisi yok. Üzgünüm. Çok üzgünüm.
İnna lillahi ve inna ileyhi raciun. Hayır görürüz şerdir, şer görürüz hayırdır. Vardır Rabbimizin bir planı ahi.. Tamamlamak şimdilik nasip olmasa da, ecir sabit olmuştur Allah'ın izniyle.
 
Üst Ana Sayfa Alt