Esselamun aleykum akhi inşallah halletmişsindir işlerini...Bi kardeş için araştırmıştım zamanında özelden yazamadım size sen bana yazar mısın özleden konuşalım inşallah baya yolları var bu işin
Aleykum selam
Türkiye şartlarında neredeyse hiçbir resmi meslek hatta bunlara giden yol (üniversite ve okullar) caiz değil. Ya küfür yahut başka haramlar var. O yüzden bugün birçok cemaat (Selefi olsun Maturidi olsun Mahmud Efendi, Hanzalacı şucu bucu fark etmiyor) çocukları okula göndermeyin diyorlar. Ve çoğu resmi işten devlet memurluğundan vesair uzak dursun diyorlar (hatta bazısı memurları imamları falan tekfir ediyor).
İkinci olarak buradaki küfür yeminleri kalksa bile, okul ortamları haram olduğu için, üniversitenin ya açıktan okunması gerek (okunacaksa en iyi yol), yahut üniversiteye gitmeyip sadece sınav vakitleri gidilir ve sınav bitirilince dönülür. Gruba ders notlarını atarlar zaten genelde ünilerde.
AbdulHakim Hakkani, İslâm Emirliği ve Nizamı adlı kitabında eğitim konusuna detaylıca değinmiştir tavsiye ederim. Kendisi Afganistan'ın büyük alimlerindendir.
üniversitenin insanın maneviyatına ve ahlakına verdiği zarar, ayrıca kişinin Allah'ın haram kıldığı bir ortamda bulunması ona yetiyor zaten küfür olmasa bile. Bunun bir bahanesi olamaz. Üniversiteye başlayan, başlamakta olan çoğu kişi bozulup dininden uzaklaşmıştır.
Üniversite öncesinde de bütün çocukların put önünde hizaya çekilip marş okutturulduğu (eskiden bir de andımız okutturulup put tazim ettiriliyordu, Allah'a sığınırız müşriklerin şerrinden) bir sistem mevcut. Dolayısıyla cevaz verilmesi mümkün değil. Çocuğu okula göndermemek efdaldir, şayet en kötü durumda o zaman okula yine göndermeyip uzaktan eğitim yapılır. Eğer putu tazimden başka seçenek hiç bırakmıyorlarsa çocuk yapmamak yahut hicret etmek daha iyidir.)
Küfür meselesine gelirsek, diyelim bir oyun indiriyorsunuz
Eğer bir anlaşmazlık olursa Fransa mahkemeleri bununla yetkilidir
Bunu imzalamak küfür olmaz deniyor. Velevki ihtilaf oldu Fransa'ya gitmezsin ordu gönderecek halleri yok seni getirmeye uyduruktan bir oyun için.
Bu tür bir görüşü Türkiye'de
AbdulKadir Polat belirtmiştir. Bazı deliller veriyor videosunu izleyebilirsiniz.
Arap âlimlerden Muhammed Salih el-Muneccid'e göre ise, bu gibi şeyler zaruret miktarınca kabul edilir. Mesela bugün bazı uygulamaları indirmek zarurettir bunlar indirilebilir sadece çünkü Allah dini kolay kılmıştır diyor. Bunlar da günümüz zarureti olduğu için mecburiyet kadarı ile indirilir. Gerekmeyenden uzak durulur.
Çoğu alimimizin ittifakı şudur ki mesleklerde bahane olmaz. Sözleşmenin bizzat içinde ihtimalli bir şey yok seni direkt bir put için yemin ettiriyor öyle alıyor. Etmezsen almıyor. O yüzden devlet memurluğundan, küfür yeminleri kaldırılana kadar uzak duralım.
Ben kendim bizzat çoğu örneğini biliyorum ki, haramdan uzaklaşmak için memur olmayan yahut memurluktan uzak duranlara bir yerden hayırlı rızık kapısı açılmaktadır. Bunun örneği olan bazı hocalar da vardır.
İhsan Şenocak hoca, diyanetten atılmış ama kitapları fazlaca tutmaya başlamış ve geçimini şuan kolaylıkla sağlamaktadır.
Ebu Hanzala hoca, memur olmaktan uzak durmuş ve sonra evlenmeye karar vermiş, sadece evlenirken kendilerine dağıtılan altınlar vesilesiyle bir ev bulup kiraya vermiş, geri kalan para ile de tanıdığı bir ticaretçi vesilesi ile yatırım yapmıştır ve iki yerden de yeteri kadar para kazanmakta, işe gitmeden hayatını rahatlıkla sürdürmektedir.
Hadis:
“Ey insanlar! Allah’tan sakının ve rızkınızı güzel yoldan isteyin. Hiç kimse Allah’ın kendisine takdir ettiği rızkı elde etmeden ölmeyecektir. Öyleyse Allah’tan sakının ve rızkınızı güzel yoldan isteyin. Helal olanı alın, haram olanı terk edin!"
(Hadis: İbn Mace, Ticaretler bâbı, 2.)