HADİS İNKARCILARINI DEŞİFRE ETMEK ALLAH RASÛLÜNE ÎMAN EDEN VE ONUN HADİSLERİNİ SAVUNAN HER İLİM EHLİNİN GÖREVİDİR
Ben geçenlerde “HADİS İNKARCILARINI İYİ TANIYALIM” diye bir yazı yayınlamıştım. Yazının sonunda Ahmet Kalkan’ı da hadis inkarcısı îlan etmiştim. Bunun üzerine onun derslerine katılanlardan bazıları saldırıya geçmişler ve Ahmet Kalkan’ın ne büyük bir ilim adamı(!) olduğundan falan dem vurmuşlardı.Ayrıca, Ahmed Kalkan’ın cenaze namazına katılan bazı ilim ehlinin (ki bizim ehli sünnet âlimi dediğimiz kişilerdir bunlar), “Ahmed Kalkan’ın cenâze namazına katıldıklarını, eğer Ahmed Kalkan sapık olsaydı veya hadis inkarcısı olsaydı bu âlimler onun cenaze namazına katılırlar mıydı?” Diye soru soruyorlar ve bu âlimlerin onun cenaze namazına katılmasını onun meşruiyetine bir delil gösteriyorlar.
Ben onun cenaze namazına katılan hocalardan bende telefon numarası olan veya Facebook’da arkadaşım olarak kayıtlı olan bazı ilim ehline ulaştım. Kendilerine ulaşamadığım ilim ehlinin ise derslerine katılan öğrencilerine, tanıdıklarına ulaştım. Onun bir videosunu gönderdim ve bunları söyleyen hadis inkarcısı değil mi diye sordum. Böyle birinin cenâze namazına bir ilim ehli katılabilir mi diye de ikinci bir soru sordum. Bana verdikleri cevap; “biz onun hadis inkarcısı olduğunu biliyoruz ama geçmişte (iyi olduğu zamanlar) aramızda şöyle şöyle münâsebetler vardı bundan dolayı bir ahde vefa olarak orada bulunduk”, dediler. Bazıları da, “ben bunun böyle olduğunu bilmiyordum, ilah, tagut gibi kavramları açıklamasına bakarak bunun tevhid ehli olduğunu zannediyordum, bu adam nasıl böyle bir hale gelmiş? Bu tam bir hadis inkarcısı olmuş çıkmış”, dediler.
Bir iki gün önce bir kardeşimiz bana Ahmet Kalkan’ın bir videosunu ulaştırdı. Ben bile bu videosunu dinlemeden önce bunun bu kadar azılı bir hadis düşmanı olduğunu bilmiyordum. Adam diyor ki: “Allah rasûlü bazı istisnâlar hâriç hadis falan yazdırmadı, sahâbeye de hadis falan ezberlemelerini söylemedi. Sahâbede hadis falan yazmadı, hadisleri hıfzedip nakletmediler, Buhârî’ye falan da yazılı bir hadis falan ulaşmadı.”
Bu ne demek? Bu, sahâbe hadis falan yazmadı ise, hadisleri hıfzedip kendilerinden sonrakilere nakletmediler ise, bütün hadislerin, ahad olsun, meşhur olsun, mütevâtir olsun, uydurma olduğunu söylemek değil mi? Bu, “Buhârî’ye de yazılı bir hadis metni falan ulaşmamıştır” diyen birisinin Buhârî’deki bütün hadislerin uydurma olduğunu söylemesi ve dolayısı ile İmam Buhârîlerin, Muslimlerin ve diğer hadis âlimlerinin kitaplarındaki tüm hadislerinin uydurma olduğunu söylemesi değil midir?
Şimdi ben bu adamın bana ulaştırılan videosunun linkini vereceğim ve bunun cenazesine katılan ve bizlerin de hüsnü zan beslediğimiz ilim ehli kardeşlerimize soracağım, bu adamın bu videosunu biliyor muydunuz? Bu adama bu ve buna benzer videolarını bildiğiniz halde mi rahmet okudunuz ve cenâze namazına katıldınız yoksa bilmeden mi katıldınız? Eğer bilmeden katıldıysanız, bu videosunu dinledikten sonra Allah rasûlünün yolundan gittiğini, onun bizlere kadar ulaşan tüm sahih hadislerinin baş göz üzerine olduğunu devamlı ikrâr eden siz ilim ehlinin bir açıklama yapma borcu yok mudur? Şâyet bu adamın hakkındaki görüşlerinizi açıklamazsanız yârın Allah rasûlünün ikâbı ile karşılaşacağınızdan korkmuyor musunuz? Yahu kardeşlerim, en azından biz hatalı isek çıkın bizim hatalı olduğumuzu söyleyin yâhu.
Bu yazımı okuyacak olan kardeşlere bir teklifim daha var. Ahmet Kalkan'ın aşağıda linkini vereceğim videosunu ne kadar hadis âlimi, fıkıh ve akâid àlimi varsa gönderin ve hocam bunları diyen adamın hükmü nedir? diye sorun.Dünyada 500 âlime bu adamın bu videosunu dinletseniz bu adam hakkında, "kezzââb, kezzââb" diye tepki vereceklerdir.
İşte Ahmet Kalkan’ın o videosunun linki:
Şimdi bu videoyu tüm ilim ehli veya ilim ehli olmasa bile, Allah Rasûlünü sevdiğini iddia eden, Allah rasûlünün bize kadar ulaşmış olan tüm sahih hadisleri başımız gözümüz üzeredir diyen tüm Müslümanlar bir dinlesin ve düşünsün. Bu adam hakkında hâlâ hüsnü zanda bulunabilecekler mi? Allah Rasûlünün sevgisi ile bu adama olan muhabbet bir kalpte olabilir mi?
Herkesin hükmü cevabında olacaktır. Selam ve dua ile.
Ben geçenlerde “HADİS İNKARCILARINI İYİ TANIYALIM” diye bir yazı yayınlamıştım. Yazının sonunda Ahmet Kalkan’ı da hadis inkarcısı îlan etmiştim. Bunun üzerine onun derslerine katılanlardan bazıları saldırıya geçmişler ve Ahmet Kalkan’ın ne büyük bir ilim adamı(!) olduğundan falan dem vurmuşlardı.Ayrıca, Ahmed Kalkan’ın cenaze namazına katılan bazı ilim ehlinin (ki bizim ehli sünnet âlimi dediğimiz kişilerdir bunlar), “Ahmed Kalkan’ın cenâze namazına katıldıklarını, eğer Ahmed Kalkan sapık olsaydı veya hadis inkarcısı olsaydı bu âlimler onun cenaze namazına katılırlar mıydı?” Diye soru soruyorlar ve bu âlimlerin onun cenaze namazına katılmasını onun meşruiyetine bir delil gösteriyorlar.
Ben onun cenaze namazına katılan hocalardan bende telefon numarası olan veya Facebook’da arkadaşım olarak kayıtlı olan bazı ilim ehline ulaştım. Kendilerine ulaşamadığım ilim ehlinin ise derslerine katılan öğrencilerine, tanıdıklarına ulaştım. Onun bir videosunu gönderdim ve bunları söyleyen hadis inkarcısı değil mi diye sordum. Böyle birinin cenâze namazına bir ilim ehli katılabilir mi diye de ikinci bir soru sordum. Bana verdikleri cevap; “biz onun hadis inkarcısı olduğunu biliyoruz ama geçmişte (iyi olduğu zamanlar) aramızda şöyle şöyle münâsebetler vardı bundan dolayı bir ahde vefa olarak orada bulunduk”, dediler. Bazıları da, “ben bunun böyle olduğunu bilmiyordum, ilah, tagut gibi kavramları açıklamasına bakarak bunun tevhid ehli olduğunu zannediyordum, bu adam nasıl böyle bir hale gelmiş? Bu tam bir hadis inkarcısı olmuş çıkmış”, dediler.
Bir iki gün önce bir kardeşimiz bana Ahmet Kalkan’ın bir videosunu ulaştırdı. Ben bile bu videosunu dinlemeden önce bunun bu kadar azılı bir hadis düşmanı olduğunu bilmiyordum. Adam diyor ki: “Allah rasûlü bazı istisnâlar hâriç hadis falan yazdırmadı, sahâbeye de hadis falan ezberlemelerini söylemedi. Sahâbede hadis falan yazmadı, hadisleri hıfzedip nakletmediler, Buhârî’ye falan da yazılı bir hadis falan ulaşmadı.”
Bu ne demek? Bu, sahâbe hadis falan yazmadı ise, hadisleri hıfzedip kendilerinden sonrakilere nakletmediler ise, bütün hadislerin, ahad olsun, meşhur olsun, mütevâtir olsun, uydurma olduğunu söylemek değil mi? Bu, “Buhârî’ye de yazılı bir hadis metni falan ulaşmamıştır” diyen birisinin Buhârî’deki bütün hadislerin uydurma olduğunu söylemesi ve dolayısı ile İmam Buhârîlerin, Muslimlerin ve diğer hadis âlimlerinin kitaplarındaki tüm hadislerinin uydurma olduğunu söylemesi değil midir?
Şimdi ben bu adamın bana ulaştırılan videosunun linkini vereceğim ve bunun cenazesine katılan ve bizlerin de hüsnü zan beslediğimiz ilim ehli kardeşlerimize soracağım, bu adamın bu videosunu biliyor muydunuz? Bu adama bu ve buna benzer videolarını bildiğiniz halde mi rahmet okudunuz ve cenâze namazına katıldınız yoksa bilmeden mi katıldınız? Eğer bilmeden katıldıysanız, bu videosunu dinledikten sonra Allah rasûlünün yolundan gittiğini, onun bizlere kadar ulaşan tüm sahih hadislerinin baş göz üzerine olduğunu devamlı ikrâr eden siz ilim ehlinin bir açıklama yapma borcu yok mudur? Şâyet bu adamın hakkındaki görüşlerinizi açıklamazsanız yârın Allah rasûlünün ikâbı ile karşılaşacağınızdan korkmuyor musunuz? Yahu kardeşlerim, en azından biz hatalı isek çıkın bizim hatalı olduğumuzu söyleyin yâhu.
Bu yazımı okuyacak olan kardeşlere bir teklifim daha var. Ahmet Kalkan'ın aşağıda linkini vereceğim videosunu ne kadar hadis âlimi, fıkıh ve akâid àlimi varsa gönderin ve hocam bunları diyen adamın hükmü nedir? diye sorun.Dünyada 500 âlime bu adamın bu videosunu dinletseniz bu adam hakkında, "kezzââb, kezzââb" diye tepki vereceklerdir.
İşte Ahmet Kalkan’ın o videosunun linki:
Şimdi bu videoyu tüm ilim ehli veya ilim ehli olmasa bile, Allah Rasûlünü sevdiğini iddia eden, Allah rasûlünün bize kadar ulaşmış olan tüm sahih hadisleri başımız gözümüz üzeredir diyen tüm Müslümanlar bir dinlesin ve düşünsün. Bu adam hakkında hâlâ hüsnü zanda bulunabilecekler mi? Allah Rasûlünün sevgisi ile bu adama olan muhabbet bir kalpte olabilir mi?
Herkesin hükmü cevabında olacaktır. Selam ve dua ile.
Moderatör tarafında düzenlendi: