Rasulullah SallAllahu Aleyhi Ve Sellem'in Diniyle Veya Onun Mükafat ve Ceza Olarak Bildirdiği Şeylerle Alay Etmek
tebuk seferin de olmuştur
Allah-u teala şöyle buyuruyor:
"Onlara soracak olursan: "Biz andolsun ki eğlenip oynuyorduk" diyecekler. De ki: "Allah'la, ayetleriyle ve Rasulüyle mi alay ediyorsunuz? Özür beyan etmeyin, inandıktan sonra küfre girdiniz." (Tevbe: 65-66)
Ayette geçen; "biz andolsun ki eğlenip oynuyorduk" sözünü söyleyenler yaptıkları işi şöyle açıklıyorlardı.
"Biz gerçek manada alay etmeyi kasdetmiyorduk, biz ancak eğlenip oynuyorduk, eğlenmeyi ve oynamayı kastediyorduk. Uzun yol yorgunluğunun ağırlığını hafifletmek için sadece şaka yapıp eğlenmekti gayemiz."
Fakat yüce Allah, onların bu savunmalarına rağmen onları yine de tekfir etti. Çünkü Allah, rasulü ve dini konusunda eğlenme ve oynama caiz değildir. O nedenle ayetteki kimseler işte böyle sözleri söyledikleri için küfre girdiler. Oysa onlar bu alay sözünü söylemelerinden önce mü'mindiler.
Bu durumda şu iyi anlaşılmalıdır ki; Allah-u teala ve Rasulü Muhammed sallAllahu aleyhi ve sellem ile ve onun dininden ve şeriatinden herhangi bir şeyle alay etmek küfürdür ve İslam milletinden çıkmaktır. Alay eden kimse şaka ve eğlence niyetiyle yapıyor olsa bile...
Allah-u teala, O'nun ayetleri veya Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem'le ya da onun getirdiği din ve şeriatten herhangi bir şeyle alay eden kimse, söylediği sözün gerçeğini kastetmediğini iddia etse bile kafir olur. Bu kimse namaz kılsa da, oruç tutsa da böyle bir söz söylediği için mürted olur. İster o sözü söylerken kalbiyle o söze inansın, isterse inanmasın fark etmez, yine de kafir ve mürted olur.
Ayette söz konusu olan kimseler böyle yaptıklarında kafir olacaklarını bilmiyorlardı. Bu sebeple sözün gerçek mahiyetini kastedmediklerinden ve şaka yoluyla söylediklerinden dolayı özür sahibi olacaklarını zannediyorlardı. Buna rağmen mazeretleri kabul edilmedi ve onları irtidat etmekten alıkoymadı.
İşte Allah-u teala'nın bu konudaki hükmü budur. O, dilediği şekilde hüküm verir ve hükmünde takipçisi yoktur.
Alay etmek iki kısımdır:
1 - Açık bir şekilde alay etmek:
Tevbe 65-66 ayetlerinin haklarında nazil olduğu kişilerin yaptıkları gibi...
Veya İslam dini hakkında; "bu beşinci dindir" veya "bu din saçma sapandır" sözlerini sarf etmek gibi...
2 - Açık olmayan alay:
El, kaş veya gözle dil uzatmak suretiyle yapılan alaydır. Allah-u teala'nın kitabı okunduğunda hafife almak kastıyla veya Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem'in sünneti zikredildiğinde ya da İslam şeriatiyle ilgili herhangi bir şey yapıldığında umursamayıp hafife alarak sesleri yükseltmek, dine bağlı olanlarla dininden dolayı alay etmek gibi...
Hafife almak, küçük görmek alaya girer.
Dinle alay etmek çok tehlikeli bir davranış olduğu için dinle alay edenlerle beraber oturmak da şiddetli bir şekilde yasaklanmıştır.
Allah-u teala şöyle buyuruyor:
"Allah size Kur'an'da: "Allah'ın ayetlerinin inkar edildiğini ve onlarla alay edildiğini işittiğiniz zaman, başka bir söze geçmedikleri müddetçe o kafirlerle oturmayın. Aksi halde siz de onlar gibi olursunuz" diye hüküm indirdi. Muhakkak ki Allah münafıkların ve kafirlerin hepsini cehennemde toplayacaktır." (Nisa: 140)
nebi ile rasul arasındaki fark nedir