Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Soru Maturidilerin ve Eş'arilerin Şirk Tanımı Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?

كوكهان Çevrimdışı

كوكهان

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Mâtüridî ve Eş'ari âlimlere göre istiğase, tevessül gibi kavramların şirk olabilmesi için yardım istenen kişiye rububiyet vasıfları yüklenmesi lazım, onun rububiyetine inanılması lazım, onun Allah'ın izni dışında, Allah'tan bağımsız bir şekilde yardım edebileceğine inanılması lazım. Oysa hiçbir Mâtüridî ve Eş'ari böyle iman etmiyor. Onların savunması bu. Peki siz ne düşünüyorsunuz bu konuda? Sizce onların bu savunması yanlış mı?
 
عبد الرحمن Çevrimdışı

عبد الرحمن

قُل آمَنتُ بِاللهِ ثُمَّ استَقِم
İslam-TR Üyesi
Bu Maturidi ve Eşari alimlerin savunması olmaktan ziyade günümüzde Hatem el-Avni gibi bir takım kendisini Eşariyye mezhebine nisbet eden ulemanın ortaya koyduğu bir argümandır, ancak yaygın olduğunu itiraf etmek gerekir.

İmam Senusi şirk-i esbab hususunda böyle bir kaide (tesir bizzata itikad) koymuş olmakla birlikte Eşari mezhebi de Maturidiyye mezhebi de aynı zamanda ibadette şirke dair açıklamalar yapmıştır. Örnek olarak İmam Senusi'den şu pasaj gösterilebilir:

وأما الشرك التقرب الذي دان به متقدمو الجاهلية، فشبهتهم الحامِلةُ لَهُم على ذلك: تَسوِيل الشيطانُ اللَّعين لهم إذ وسوس لَهُم: إنَّ عِبادَتِكُم للمولى العظيم على ما أنتم عليه من غاية الضُّعفِ والدَّناءةِ والعجزِ والمهَانةِ، و تركِكُم التقرب إليه بعبادة من هو أعلى منكم عنده وأشرف وأقوى، كالملائكة والشَّمس والقمر والنُّجوم والنَّار ونحوها، سُوءُ أدَبٍ عظيم، ألا ترى في الشّاهِد أنَّ تخطَّي الأدنى الحَقير جِدا خدمة الحاكم والقائد والوزير ونحوهم مما هو شريف عند الملك إلى الملك إبتداء سوء أدب على الملك، لَما فيه مِن تجاسُرِ الحقير على القربِ منه وعدم مراعاة هيبته و عظمته بالتوسل إليه من بُعدٍ بِمَن يُمكِنهُ التوصُّلَ إلى خِدمته من أعوانه و خواص مماليكه

Mesele tevessül veya istigasenin ibadet telakki edilmesinde. Tevessülü günümüzde neredeyse kimse ibadet, dolayısıyla şirk olarak telakki etmez. İbn Baz bidattır der. Abdullah b. Muhammed b. Abdülvehhab şirk-i ekber olarak telakki etmiş gözüküyor Dürer-i Seniyye'ye bakılırsa. Ancak Suud uleması bunu savunmaz. Belki onun da orada tevessülden kastı tevessül bi cah değil de istigasedir. İstigase ibadet olarak telakki edilirse şirk olur, yoksa olmaz. Müstegas'ın rububiyetine iman ettiği takdirde müşrik olacağı zaten aşikar. Ancak bunu iddia etmeden ibadette bulunsa yine şirke düşer.

Bu mesele Arap müşriklerin itikadına kıyasla işleniyor genellikle. Ancak Mekkeli müşriklerin ilahlarına ne derece rububiyet vasfı yükledikleri ve ayetlerin buna taalluku nihai olarak ayrıştırması zor bir mesele, çünkü müşrikler arasında farklı gruplar vardı ve ayetler bu meseleyi tafsil etmez, müşriklerin ilahlarından şefaat talep etmelerini ve onlara kurban gibi ibadetler ile tazimde bulunmalarını icmali bir yol ile eleştirir. Ancak şirk dönemi Kabe'de getirdikleri telbiyede bazı rivayetlere göre "la şerike leke illa ma melekte" şeklinde şürekaya yalnızca teb'î bir rububiyet yükledikleri anlaşılıyor. Şürekanın müşriklerin itikadında Tanrı'nın kızları olması da bununla bağdaşır. Ve onların indinde Tanrı dünyayı yaratmış ve insanlara rızkı sağlıyordu. Bu delillerle istişhad edilirse rububiyyeti Allah'a hasretmenin, veya aslını ona isnat etmenin şirkten kurtarmadığı sonucuna varılır.

Bununla birlikte istigasenin müşriklerin ibadetiyle mahiyet ve keyfiyet bakımından örtüştüğünü ispatlamak gerekir. Ve bence konu bu düzeyde tartışılmalı, çünkü ulema güneşe secde edenin müşrik olduğu konusunda müttefiktir, isterse bu sacid güneşin evrendeki en zayıf varlık olduğuna itikat etsin.
 
Üst Ana Sayfa Alt