Selamun aleyküm.
Nisâ, 64. Ayet: Biz hangi peygamberi gönderdikse, sırf Allah'ın izni ile itaat edilmek üzere gönderdik. Eğer onlar kendilerine zulmettikleri zaman sana gelseler de Allah'tan günahlarının bağışlanmasını dileselerdi ve Resul de onların bağışlanmasını dileseydi, elbette Allah'ı affedici, merhametli bulurlardı.
Sofiler bu ayeti tevessüle delil olarak getiriyorlar. Bu ayeti nasıl anlamalıyız?
Eğer "bu ayet tarihseldir" dersek herhangi bir sorun teşkil etmiyor. Ama "hayır, bu ayet tarihsel değil, evrenseldir" dersek "O zaman peygamber efendimizin kabrine gidip ondan günahlarımızı bağışlaması için Allah'a dua etmesini isteyebiliriz" diyorlar. Yani bu cihetle ölü ile tevessüle, zat ile tevessüle ruhsat çıkmış oluyor. Peki siz ne diyorsunuz bu konuda?
Nisâ, 64. Ayet: Biz hangi peygamberi gönderdikse, sırf Allah'ın izni ile itaat edilmek üzere gönderdik. Eğer onlar kendilerine zulmettikleri zaman sana gelseler de Allah'tan günahlarının bağışlanmasını dileselerdi ve Resul de onların bağışlanmasını dileseydi, elbette Allah'ı affedici, merhametli bulurlardı.
Sofiler bu ayeti tevessüle delil olarak getiriyorlar. Bu ayeti nasıl anlamalıyız?
Eğer "bu ayet tarihseldir" dersek herhangi bir sorun teşkil etmiyor. Ama "hayır, bu ayet tarihsel değil, evrenseldir" dersek "O zaman peygamber efendimizin kabrine gidip ondan günahlarımızı bağışlaması için Allah'a dua etmesini isteyebiliriz" diyorlar. Yani bu cihetle ölü ile tevessüle, zat ile tevessüle ruhsat çıkmış oluyor. Peki siz ne diyorsunuz bu konuda?