İbn-i Kayyım el-Cevziyye"Zad'ul Mead" adlı eserinde şöyle der:
"Rasulullah'ın gerek Mekke'de, gerekse Medine'de 23 yıllık risaletine bakacak olursak, Müşriklerden ve Kitap ehli olan Yahudi ve Hristiyanlardan pek çoğunun Rasulullah (s.a.v.)'ın Peygamber olduğuna ve onun sözlerinin hak olduğuna şahitlik ettiklerini, fakat onların bu şahitliklerinin müslüman olmaları için yeterli olmadığını görürüz. Bunun üzerinde ciddiyetle düşündüğümüz zaman anlıyoruz ki İslam, bu şahitliğinde ötesinde bir olgudur. Sadece yalın bir bilgiden ibaret değildir. Sadece bilgi olmadığı gibi dille bir ikrardan ibaret olan şahitlikte İslamın kendisi değildir. O hem bilgi, hem ikrar, hem kabullenme, hem bağlılık, hem itaat etme, hem de tüm hayatta Rasulullah'ın getirdiklerine teslimiyettir."