E
Çevrimdışı
İbrahim ne Yahudi'ydi, ne Nasrani. Dosdoğru Müslüman'dı ve müşriklerden değildi Aliimran/67İbrahim Aleyhisselam’ın “Bu benim rabbimdir” sözü hakkında
Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:
وَكَذَلِكَ نُرِي إِبْرَاهِيمَ مَلَكُوتَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَلِيَكُونَ مِنَ الْمُوقِنِينَ فَلَمَّا جَنَّ عَلَيْهِ اللَّيْلُ رَأَى كَوْكَبًا قَالَ هَذَا رَبِّي فَلَمَّا أَفَلَ قَالَ لَا أُحِبُّ الْآفِلِينَ فَلَمَّا رَأَى الْقَمَرَ بَازِغًا قَالَ هَذَا رَبِّي فَلَمَّا أَفَلَ قَالَ لَئِنْ لَمْ يَهْدِنِي رَبِّي لَأَكُونَنَّ مِنَ الْقَوْمِ الضَّالِّينَ فَلَمَّا رَأَى الشَّمْسَ بَازِغَةً قَالَ هَذَا رَبِّي هَذَا أَكْبَرُ فَلَمَّا أَفَلَتْ قَالَ يَاقَوْمِ إِنِّي بَرِيءٌ مِمَّا تُشْرِكُونَ إِنِّي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذِي فَطَرَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ حَنِيفًا وَمَا أَنَا مِنَ الْمُشْرِكِينَ
“Biz İbrahim’e yakîn sahiplerinden olsun diye göklerin ve yerin melekûtunu böylece gösteriyorduk. Gece onu örtünce bir yıldız görmüş ve demişti ki: “Bu rabbimdir” O kaybolunca da: “Ben kaybolanları sevmem” demişti. Ardından ayı doğarken görünce: “Bu rabbimdir” demişti. O da kaybolunca: “And olsun ki rabbim beni hidayet etmeseydi elbette sapanlardan olurdum.” demişti. Sonra güneşi doğarken görünce: “Bu rabbimdir, bu daha büyük” demişti. O da batınca: “Ey kavmim! Ben sizin şirk koştuğunuzdan uzağım.” demişti. “Muhakkak ki ben hanif olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana çevirdim ve ben müşriklerden değilim.” (En’am 75-79)
Ayetlerin Tefsirinde Selefin İttifak Etmeleri
İbn Abbas radıyallahu anhuma dedi ki: “Melekût’tan kastedilen; güneş, ay ve yıldızlardır. İbrahim aleyhi's-selâm yıldızı görünce
“Bu rabbimdir” dedi ve yıldız kayboluncaya kadar ona ibadet etti. Yıldız kaybolunca:
“Ben sönenleri sevmem” dedi. Sonra ayı gördü ve
“Bu rabbimdir” deyip, kayboluncaya kadar ona ibadet etti. Ay kaybolunca:
“Eğer rabbim beni hidayet etmeszse elbette sapan topluluktan olurum” dedi. Güneşi görünce:
“Bu rabbimdir, bu daha büyük” dedi ve kayboluncaya kadar ona ibadet etti. Güneş de kaybolunca:
“Ey kavmim! Ben sizin ortak koştuklarınızdan uzağım” dedi.”[1]
Mucahid rahimehullah dedi ki: “Melekût’tan kasıt göklerin ve yerlerin ayetleridir. İbrahim aleyhi's-selâm’a yedi kat gök yarıldı ve bakışları Arş’a varıncaya kadar semaya, semadakilere baktı. Yedi kat yer kendisine yarıldı ve içindekilere baktı.”[2]
Katade rahimehullah dedi ki: “Bize anlatıldığına göre İbrahim aleyhi's-selâm zorba bir idareciden kaçırılıp yerin altında bir mahzene konuldu. Allah ona rızkını parmaklarında vermişti. Parmaklarından birini emdiğinde onda rızkını buluyordu. İbrahim aleyhi's-selâm mahzenden dışarı çıkınca Allah ona, göklerin melekûtunu gösterdi. İbrahim aleyhi's-selâm dağları, denizleri, nehirleri, ağaçları, bütün hayvanları ve yaratıkları gördü.
İkrar/tasdik/organlarla amel
Kardeş şirki şöyle düşün bir sigara olarak düşün her şirke girdiğinde bir pif o sigaran içiyorsun razıysan şirk kolarsa müşrik olursun razı değilsen örneğin (tağutlardan) buda şirk ama işte bu kişiler yanş razı olmayanlar için cehalet mazarettir
Cehaletşn mazaret olmadığı kişiler şirkten razı olupta müşrik olanlar içindir hatta hğccet sunmadan önce dahi bu kişiler ahirette imtihana tabi tutulacak hüccet sunulurda hücceti yalanlar işte o zaman kibri ortaya çıkar mürşrik olur
Son düzenleme: