Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Tarikat Önderi Sofulara Atfedilen Özellikler

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
esedullah1230 Çevrimdışı

esedullah1230

Üye
İslam-TR Üyesi
TARİKAT ÖNDERİ SOFULARA ATFEDİLEN ÖZELLİKLER


“ Müslümanımsı mistiklerce evliyâ denilen bu insanlar hakkındaki inanışlardan bazıları şunlardır.

1- Bunlar masum, günahsız, yüce ve yanılmaz şahsiyetlerdir; kutsal birer kişiliğe sahiptirler.
2- Gizliyi ve özellikle gönüllerden geçenleri bilirler.
3- Duaları makbûldür; ne dilerlerse Allah o dileği yerine getirir.
4- Aynı anda birkaç yerde bulunabilirler.
5- İslam ordularının ön saflarında düşmana karşı çarpışır ve zafer sağlarlar.
6- En uzak mesafeleri en kısa bir zamanda kat ederler.” V.b. (Tarikatta Rabıta ve Nakşibendilik, Yazan Ferid Aydın, Ekin Yayınları, kasım 1996 baskısı, sayfa 286- 287) .

İnsan-ı kâmil yani şeyhin bu alemde istediği gibi tasarrufta bulunabileceğini söylemeleri.

“İnsan-ı kâmil de bu âlemde İlâhi isimler aracılığıyla dilediğince tasarrufta bulunur.” (Muhyiddin İbn el-arabi, Nakş El-Füsus Şerhi, İsmail Ankaravi, Ribat Yayınları, hazırlayan İlhan Kutluer 1981 Ocak baskısı, sayfa 14) .

Bayazidi Bestami’nin bazı söylevlerinden seçmeler:

“Allah’a andolsun ki benim bayrağım Muhammed (S.A.V) ’in bayrağından daha büyüktür! Benim bayrağım nurdur. Altında bütün insanlar ve cinler ve peygamberlerden olanlar bulunuyor.” (Bayazidi Bestami ve İslam Tasavvufunun özü, Celal Yıldırım, Demir Kitabevi, Aralık 1978 baskısı, sayfa 263) .
“Benim bir benzerim ne gökte bulunur; ne de benim sıfatlarımın bir benzeri yeryüzünde bilinir! ” (Yukarıda adı geçen kitap, sayfa,sayfa 265) .

“Musa Peygamber, Allah’ı görmek istedi. Ben ise Allah’ı görmeyi değil, Allah beni görmeyi irade buyurdu! ” (Yukarıda adı geçen kitap, sayfa 320) .

Şeyh Abdulkâdir Geylani’nin bazı söylevlerinden seçmeler:

Şeyh Muhyiddin Abdulkâdir Geylani’ye ait olduğu kabul edilen Füyûzât-ı Rabbâniyye adlı eser, Kadirilerden Seyyid Muhammed Said’in oğlu Seyyid İsmail tarafından kaleme alınmış olup, müellif, “Gavs-i A’zam’a ait zikir, fikir, vird ve manzumelere, duâ ve niyazlara olan ehl-i tarikatın ihtiyacını ve bu hususta kendisine birçok defalar baş vurulduğunu, böyle bir eserin hazırlanması için kendisini teşvik edenlerin istek ve ısrarlarının kesilmediğini söyler ve buna bilhassa dikkati çekmek ister.” (Füyûzât-ı Rabbâniyye, Şeyh Abdulkâdir Geylâni, Çeviren Celâl Yıldırım, önsözden, Bedir Yayınevi 1975) .
Bu eser Kadiri tarikat inde kabul görmüş olması dolayısıyla, pirleri konusunda tarikat zihniyetini belirtmesi açısından önemlidir. Eserde şu ifadeler yer almaktadır;

“Benim emrim, Allah’ın emridir; eğer ol! dersem oluverir.”
“Hepsi de Allah’ın emriyledir, ama sen benim kudretime hükmet! ”
“Benim kabrim Beytullah’dır, gelen onu ziyaret eder.”
“Ona seğirtir de izzet ve Rıfat ile yüce makama erişir.”
“Benim ocağımı tavaf et yedi defa, emânıma sığın!
Her yıl beni ziyâret için meşguliyetten sıyrıl! ”
“Bana doğru haccedip gelin, evim kurulu bir kâbe.
Beytin sâhibi yanımdadır, koruluğu haremimdir.”
“Her KUTUB tavaf eder Beytullah’ı yedi defa.
Ben ise Beyt’in kendisiyim çadırımı tavaf ediciyim.”
(Alıntılar, Füyûzât-ı Rabbâniyye, Şeyh Abdülkadir Geylâni, Çeviren Celâl Yıldırım, sayfalar, 57-67-68-69. Bedir Yayınevi 1975) .

Yukarda ki iddialarda, Allah gibi “Ol” emrine sahip olduğu söylenmekte. Kâbe’nin tavaf edilmesine alternatif olarak, evinin tavaf edilmesi istenmekte. Namaz kılmaması konusunda da şöyle denmektedir.

“Bana dediler ki: “Ey filan! Namazı terk ettin.”
Bilmezler ki ben Mekke’de namaz kılarım...”
(Füyûzât-ı Rabbâniyye, sayfa 73.)

Peygamberlerden üstün olduğunun söylenmesi:

“Mûsa Rabbine münacaat ederken beraberinde idim,
Mûsâ’nın ASA’sı benim asamdan medet gördü.”
“Yakub’un gözü kapanıp kör olduğunda onunla beraberdim,
Yakub’un gözleri ancak benim nefesimle iyileşip şifa buldu.” (Füyûzât-ı Rabbâniyye, sayfa 74.)
Ve bunun gibi birçok sözleri var veya ona mal edilmektedir.

[[ NOT: Şunu özellikle belirteyim ki, falan sözü falan şahıs söylemiştir derken, hiçbir zaman, hiçbir yazım da o şahsın kişiliğini kastetmemekteyim, zira; Peygambere iftira edenler o şahsa da iftira etmiş olabilirler, ben sadece geçerli kaynaklarda o şahsa mal edilen sözü belge olarak kullanmaktayım, yoksa o sözü, belgede yer alan şahıs bizzat söylemiş olabileceği gibi, söylememişte olabilir. Ben şahısları değil, tarihi süreçte yapılan ve hala yapılmakta olan; Kuran karşıtı öğretileri ortaya koyup, Kuran ölçüsüne göre eleştirmeyi hedeflemekteyim.]]

Şeyh Ahmed’el - Rüfai içinse:

Peygamberin türbesine gittiğini, peygamberin mezardan elini çıkardığını ve Ahmed’el - Rüfai’nin onu öptüğünü anlattıkları çok meşhur bir rivayetleri var. Ayrıca şöyle diyorlar:
“Meselâ: Vaıza, ya da derse başladığı zaman, yakındakiler, konuşmalarını nasıl duyuyorsa.. Uzaktakiler de, aynı şekilde işitir ve duyarlardı..
Hatta sağırlar bile, onun konuşmalarını, diğerleri gibi duyarlardı. (Onları Âlemi, Ahmed’el Rüfai, çeviren Abdulkâdir Akçiçek, Bahar yayınları, Beşinci baskı sayfa 41) .

Mevlânâ Celâleddinin sözlerinden örnekler:

Peygamber olduğunu ilân etmesi,

“Bu kitap Mesnevi kitabıdır, mesnevi, hakikate ulaşma ve yakin sırlarını açma hususunda din asıllarının, asıllarının asıllarıdır. Tanrı’nın en büyük fıkhı, Tanrı’nın en aydın yolu, Tanrı’nın en açık bürhanıdır...”
“Mesnevi Âlemlerin Rabb’inden inmedir: Bâtıl ne önünden gelebilir, ne ardından. Tanrı onu korur, gözetir.”
(Şark İslâm Klasikleri, Mesnevi, Mevlâna, M.E.G.S.B. Yayınları, İstanbul 1988 çeviren Veled İzbudak. Cilt 1. Önsözden) .

Aklınca, Kur’an’a nazire yapıyor, zira Kuran’da şöyle denmiştir. Mealen:

- Kendilerine zikir (Kuran) geldiğinde onu inkâr edenler (şüphesiz bunun sonucuna katlanacaklardır) . Halbuki o, eşsiz bir kitaptır. 41/41

- Ona önünden de ardından da bâtıl gelemez. O, hikmet sahibi çok övülen Allah’tan indirilmiştir. 41/42

Bu naziresinin yanında bir de şöyle diyor:

“Biguşâdent hazine heme hil’at pûşid
Mustafa bâz biyâmed heme imân ârid.”
Yani:
“Hazineyi açtılar, hepiniz elbiseler giyin,
Mustafa gene geldi, hepiniz iman edin.”
der. (Mevlânâ Celâleddin, İnkılâb Kitabevi, İstanbul 1985, Dördüncü Basım. Abdulbâki Gölpınarlı, sayfa 203.)

Bununla da yetinmeyerek, peygamberden üstün olduğunu şu sözlerle ifade ediyor:

“İmrûz menem Ahmed ni Ahmed-i pârine
İmrûz merem anka ni murgak-i baçine”
...............................
(Yukarıda. adı geçen eser. Mevlânâ Celâleddin, sayfa 203) .
Yani:
“Bugün Ahmed benim:
Ama dünkü Ahmed değil.
Bugün anka benim:
Ama yemle beslenen kuşcağız değil”

Ve devamla, Allah olduğunu söylüyor.

“Enelhak kadehiyle
bir yudumcuk içen sızdı
Tanrılık şarabından
Şişelerle, küplerle içtim ben, sızmadım,
ben, sultanların aradığı sultan.”

“Ben hacetler kıblesiyim.
Gönlün kıblesiyim ben.
Ben Cuma mescidi değilim,
insanlık mescidiyim ben.”
................................
“Gönlü sâf sûfiyim ben;
benim tekkem âlem,
medresem dünya benim.
Değilim abalı sûfilerden.”

“İster münacaat eri ol sen,
meyhane rindi istersen;
bundan sanki ne çıkar?
Yok Cumartesiymiş, yok Cumaymış,
Bence ne fark var?
(Yukarıda. adı geçen eser. Mevlânâ Celâleddin, sayfa 292) .
Başka bir söylevinde:
“Tekmil medreseler minareler bir gün yıkılmayacaksa,
iman küfür olmayacaksa bir gün,
küfür bir gün imanın yerine geçmeyecekse,
işte o zaman halimiz tamam:
Artık bir daha ne kalenderliğin yolu yordamı bulunur,
ne de dünyamıza layık bir adam.”
(Yukarıda. adı geçen eser. Mevlânâ Celâleddin, sayfa 297) .




 
E Çevrimdışı

Ebu Katade

Guest
subhanALLAH ne kadar çirkin ve şirk içeren sözler.....
 
yağmur@hicret Çevrimdışı

yağmur@hicret

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
S'a. 2. MADDE İnsanların bu yola girmelerinde en büyük etkenlerden biri herşeyi bildiklerni zannedyrlr......Allah korusun....paylaşım için Allah razı olsun Selametle.......
 
boran el muvahhid Çevrimdışı

boran el muvahhid

Üye
İslam-TR Üyesi
bu konuyla ilgili

ŞEVKANİ ''ED-DURRU'N-NAZİD'' İSİMLİ KİTABINDA ŞÖYLE DER:

''ASIL BELA VE MUSİBET SÖZÜNÜ ETTİĞİMİZ SALT TEVESSÜLÜN VE BİR KİMSEYE ŞEFAATÇİ EDİNMENİN ÖTESİNDE BİR ŞEYDİR.BU, HALKTAN BİRÇOK KİMSENİN VE HAVASTAN BAZILARININ MEZARDA YATAN ÖLÜLER VE SALİH OLDUKLARI BİLİNEN DİRİLER HAKKINDA, ANCAK ALLAH'IN GÜCÜNÜN YETTİĞİ ŞEYLERE ONLARIN DA GÜÇLERİNİN YETTİĞİNE VE SADECE ALLAH'IN YAPACAĞI ŞEYLERİ ONLARIN DA YAPABİLECEĞİNE İNANIR HALE GELMELERİDİR.HATTA KALPLERİNDE GİZLEDİKLERİ ŞEYLERİ ONLARIN DİLLERİYLE SÖYLEDİĞİNE BİLE İNANIRLAR.SONUNDA BAZEN ALLAH İLE BERABER, BAZEN MÜSTAKİL OLARAK ONLARA DUA EDERLER, ONLARA İSİMLERİYLE SESLENEREK YARDIM İSTERLER.FAYDA VE ZARAR VERMEYE GÜCÜ YETEN KİMSEYE GÖSTERDİKLERİ SAYGIYI ONLARA DA GÖSTERİRLER.NAMAZ VE DUA İÇİN RABLERİNİN HUZURUNA DURDUKLARI ZAMAN GÖSTERDİKLERİ TEVAZU VE HUŞUYA İLAVE BİR HUŞU VE TEVAZUU ONLARA GÖSTERİRLER.

BU BİR ŞİRK DEĞİLSE BİZ ŞİRKİN NE OLDUĞUNU HİÇ BİLMİYORUZ DEMEKTİR!EĞER BU BİR KÜFÜR DEĞİLSE, DÜNYADA HİÇ KÜFÜR YOK DEMEKTİR.''
 
ibni kayyım Çevrimdışı

ibni kayyım

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
arkadaşlar bunlar cahillik belirtileri delille konuşamıyor papağan gibi aynı şeyleri yazıp bastırmaya çalışıyor...nerde kaldı delil nerde kaldı nas....imam ebu hanifenin delillerini getirin...o bizim de imamımızdır...bunlar koyu hanifist ama ebu hanfeyi tanımıyorlar
 
I Çevrimdışı

IMAMI AZAM

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
BANA CEVAP YAZMAKLA MESKULLER
HAYIRDIR BIRAKIN YAZSINLAR :
BEN EHLI SÜNNET CEMAATINE BAGLIYIM KARDES NE OLDU RAHATSIZMI OLDUNUZ
 
I Çevrimdışı

IMAMI AZAM

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
arkadaşlar bunlar cahillik belirtileri delille konuşamıyor papağan gibi aynı şeyleri yazıp bastırmaya çalışıyor...nerde kaldı delil nerde kaldı nas....imam ebu hanifenin delillerini getirin...o bizim de imamımızdır...bunlar koyu hanifist ama ebu hanfeyi tanımıyorlar
PEKI EGER ONA BAGLI ISENIZ SITENIZDE ONUN DININDEN OLANLAR DIYE HITAP EDIYORSUNUZ::
BEN SADECE SIZIN NASIL EHLI SÜNNET DÜSMANLIGI YAPTIGINIZI IFSA EDMEYE CALISIYORUM::
SIZIN HAKKINIZDA EHLI SÜNNET ALIMLERININ CEVAPLARI YETERINCE VAR ACIP OKUYABILIRSIN:
 
H Çevrimdışı

hizhizmetci_tr

Üye
İslam-TR Üyesi
SELAMUN ALEYKUM KARDEŞLERİM


…..Ibn-i Teymiyye Levh-i Mahfuzdaki yazıdan haberdar olduğunu söylüyo


Ibn-i Kayyim El Cevziyye burada hocası Ibn-i Teymiyye’nin çok feraset sahibi olduğunu anlatıyor ve buna iki misal getiriyor. Birincisinde Tatarların Sam’a saldıracaklarını önceden haber veriyor. Ve dediği gibi oluyor.


Ama en önemlisi ikinci misal. Burada Ibn-i Teymiyye Tatarların kesinlikle maglub olacaklarını, Müslümanların muzaffer olacaklarını anlatıyor.


Ve bu konuda 70’den fazla yemin ediyor. Ona diyorlar ki : « Insaallâh de ! » O da cevap veriyor : « Tahkik için insaallâh diyeyim ama buna bağlamıyorum » yani kesin olacağını biliyorum.


Ve öğrencisi diyor ki : sonra söyle dedi : « Beni zorladıklarında dedim ki : çok konuşmayın, Allâh Levh-i Mahfuz’da onların bu toprakta mağlup olacaklarını yazdı ! ».


Ve dediği gibi oluyor. Ibn-i Kayyim bu tür ferasetlerin hocasında yağmur kadar çok olduğunu anlatıyor. (6)



6- Medâric-üs Sâlikîn, C. 2 sayfa 489 (Ibn-i Kayyim el Cevziyye)





Bu sözü bir Sûfî dese ne derdiniz ?


Arapça Metin;









……………………….İBN TEYMİYYE


Bazı kimselerin resulullahın veya ümmetine mensub Salih bir şahsiyetten bir dilemeleri ve bu dileklerin yerine gelmesidir .


BU DA ÇOK GÖRÜLEN BİR OLAYDIR


şunu bilmen gerekir ki resululahtan ve gerekse ümmetinden olan Salih bir şahsiyetin bu dilekleri karşılamış olmaları söz konusu dilekler de bulunmanın mutlaka müstehab olduğunu göstermez .


böyle bir dileğin yerine gelmesi yanı basında dua edilen mezarda yatan ÖLÜNÜN


KERAMETİ olarak sayılabilir…1 diyor ibn teymiyye



tercumede şöyle yazıyo mezarda yatan ölünün kerâmeti olarak sayılabileceği gibi


dilek sahibinin Salih biri olmasından kaynaklanabilir diyo







………İbn Teymiyye:…… Böyle bir dileğin yerine gelmesi, yanı başında duâ edilen


mezarda yatan ölünün kerâmeti olarak sayılabilir…1 diyor ibn teymiyye


[1] İbn Teymiyye, İktizâu’s-Sırâti’l Müstekîm, s: 373-374, Dârul Marife, Beyrut




DEVAMLA ŞÖYLE DİYOR : Fakat onunla bunun arasında fark yoktur. Bilmemiz gerekir ki, mezarların başında namaz kılmanın ve buraları mescid edinmenin yasaklanması mezarlarda yatan şahsiyetleri hor ve önemsiz saymaktan kaynaklanmıyor.




İbn Teymiyye böyle bir dilekte bulunmayı doğru bulmamakla beraber, böyle dileklerin Allah’ın (Celle Celalühü) izniyle kabul olunduğunu, itiraf etmiştir.


Şeytandandır, demiyor, Ölünün kerâmetindendir, diyor. İbn Teymiyye’ye tabi olanlar şeytandandır, diyorlar.





........................İbn Teymiyye’nin Evliyanın Kerâmetler ile İlgili Görüşleri



Allah dostlarının yaptıkları kerâmeti şeytandan sayanların âlimlerinden İbn Teymiyye şöyle diyor:

Allah dostu zannedilen bazı kişiler kendilerinden mukaşefe sadır olur veya çoğunun yapmadığı harikuladelikler gösterirler.


Mesela: İşâretle bir şahsı öldürüvermesi, vasıtasız bir şekilde havalarda uçması, olduğu yerde görülmesine rağmen aynı zamanda


Mekke’de ve benzeri yerlerde görülmesi, su üstünde yürümesi, tasını boşlukta tutarak içine su doldurması, bilinmeyen yerlerden gıda alması,


zaman zaman insanların gözlerinin önünden yok olması, uzaklardan kendisini yardıma çağıranın yardımına, bulunduğu yerden yardım etmesi,


çalınan bir malın nereye saklandığını hiç aramadan haber vermesi gibi harikulade şeyler.

Bütün bu saydığımız şeyleri yapmakta olmaları veli olduğunu göstermez, ispatlamaz. Gerçek evliyanın kanaati odur ki; bir kimse havada uçsa su, üstünde yürüse gene de aldatıcı olabilir. Ve arkasından kayıtsız şartsız gidilmez.



Fakat bu fevkalâdelikleri göstermenin yanında Allah (Celle Celalühü) Resülüne itaat ettiği de açıkça görünüyorsa, onun yasak ve emirlerini olduğu gibi yerine getiriyorsa böylesinin bir veli olduğuna inanılabilir ve sözleri yerine getirmeye değer bulunabilir.


Gerçekte velinin kerâmetleri yukarıda saydıklarımızdan daha büyüktür. (Havada uçması, bir anda başka yerde gözükmesi, su üstünde yürümesi, yardım isteyenlerin yardımına uzaktanda olsa yetişmesi gibi.)



Yaptıkları ve söyledikleri Kur’ân ve sünnete uygun düşüyorsa ne kadar güzel. Zira veliler, imânlarının nuruyla bâtınî gerçeklerin yüze vurmasıyla, İslâm şeriatına sımsıkı sarılmalarıyla bilinir ve tanınırlar ..1 diyor ibn teymiyye




[1] El-Furkan Beyne Evliyâi’r-Rahmâni ve Evliyâi’ş-Şeytâni, s. 61-62, el-Mektebu’l İslâmî, 4.Baskı, Beyrût, 1397. Trc. İbn Teymiyye, Allah (c.c.)’ın velileriyle şeytanın velileri arasındaki fark. S: 73. Pınar Yayınları, 2003.



İbn Teymiyye şunları anlatır:


Esvedül-Ansî, peygamberlik iddiasında bulunduğu zaman Ebû Müslim’i çağırtmış ve ona “benim peygamberliğimi tasdik ediyor musun?” diye sormuş.


“Hayır tasdik etmiyorum” diye cevaplamış. Bunun üzerine Esved “Peki Muhammed’in Allah (Celle Celalühü)’ın Rasulü olduğunu kabul ediyor musun?” Elbette kabul ediyorum cevabını alan Esved gazaba gelmiş, bir ateş yakılmasını ve Müslimin ateşin içine atılarak yakılmasını emretmiş adamlarına.


Bu emri yerine getiren adamları, Müslimi ateşin içinde namaz kılarken gördüler, hiçbir şey olmuyormuş gibi Ebû Müslim, Allah (Celle Celalühü) Rasulunun vefatından sonra Medine’ye gelmişti. Hz. Ömer (Radıyallahu Anh) onu kendisiyle Hz. Ebû Bekir arasına oturtmuştu.

Hz. Ebû Bekir (ö.13/634) (Radıyallahu Anh) hazır bulunanlara “Allah (Celle Celalühü)’a hamd olsun ömrüm sona ermeden Allah (Celle Celalühü)’ın Rasulu Muhammedin ümmetinde İbrahim Halilullah gibi ateşe atılıp da kurtulan birini görmeyi bana nasip etti.”..1



[1] İbn Teymiyye, El-Furkan Beyne Evliyâi’r-Rahmâni ve Evliyâi’ş-Şeytâni, el-Mektebu’l İslâmî, 4.Baskı, Beyrût,


1397. Trc. Allah (c.c.)’ın velileri ile şeytanın velileri arasındaki fark / Pınar Yayınları. 162, -2003





............................... ŞEVKANİ NİN ŞU SÖZÜNÜ DE GÖRMEK LAZIM..:




Kendisine bu yüce bağışların ve güzel sıfatların ihsan edildiği bir


kimseden Şeriata zıt düşmeyecek kerâmetlerin görünmesi uzak bir ihtimal değildir. Çünkü veli, Allah (Celle Celalühü) duâ ettiğinde onun duâsını kabul eder istediğini kendisine verir.


Velilerin çoğunda gözüken uzak mesafeleri kısa zamanda kat etme, isabetli keşifler yapma ve beşeri kuvvetlerin ekserisinin aciz kaldığı işleri başarma gibi fevkalade halleri şeytani işler ve iblisî tasarruflar olarak kabul edenler isabetli davranmamışlardır.

Zira bu iddia çok açık bir yanılmadır. Çünkü duâsı kabul olunan bir velinin Allah (Celle Celalühü)’tan kendisini ulaşılması aylar süren en uzak mesafelere bir anda ulaştırmasını isteyebilir, bunun gerçekleşmesi imkansız değildir.


Hak Teala dilediği olan dilemediği olmayan, her şeye kadîr, kuvvet sahibi iken velilerden kendisine bu gibi isteklerde bulunanın duâsına icabet etmemesine ne sebep olabilir…1


[1] Allah dostları tevhid yayınları sayfa 28


Allah’ın, “işiten kulağı olurum” demesiyle veli kulların çok uzak mesafelerdeki şeyleri işitmesi, Allah’ın(Celle Celalühü) “yürüyen ayağı olurum” demesiyle bir anda çok uzak mesafelere gidip gelme gücüne sahip olamasını bazılarının anlayamaması onun sorunu






....NE OLUCAK BU ALİMLERİN BU TÜR SÖZLERİDE VAR ACABA KONULARI TAM OLARAK ANALİZ EDEMİYOMUYUZ..?
 
H Çevrimdışı

hizhizmetci_tr

Üye
İslam-TR Üyesi
selamun aleykum kardeslerim


neces varlık neden dedin kardeşim bana neces diyeceğine yukarda yazdığımı cevab versene

ben neces değilim ben seyyidim eğer karşımda olsaydın ehli beyte neces diyemezdin

bu sitede cihattan guzel amellerden bahsediliyo senin bu yaptığın hiç güzel bir müslümana yakışmıyo site yönetci kardeslerim ben im görüşlerim farklı olabilir

fakat bu arkadaşın bana şu sözunu söylemesine sizin sitenizde olsa söylemesine usade edecekmisiniz lütfen uyarmanızı rica ediyom arkadaşı
 
Usud-ul Harb Çevrimdışı

Usud-ul Harb

Üye
İslam-TR Üyesi
Bana kardesim filan deme !
Git o iman ettigin gavsin etegini op sen !
Ebu Talib de peygamberin amcasi idi, hic kimsede Allah Rasulune onun kadar yardim etmedi, yeri geldi kendi kabilesine karsi kilicini cekerek '' Kanimin son damlasina kadar benim vurusursunuz da ancak ona zarar vermeye kalkarsiniz '' dedi.
Sen ne yaptin ey sapik herif ? Kactir gelip gelip o tapdigin mezarlari ve oluleri buraya tasimaya kalkiyorsun.
Sana NECES dedim ve yine NECES diyorum ! Tevbe-28'i de buna delil olarak gosteriyorum.
Senin gibilerin kardesliginden Allah'a siginirim !
 
H Çevrimdışı

hizhizmetci_tr

Üye
İslam-TR Üyesi
selamun aleykum kardeşlerim


site yönetici arkadaşlar bu sözlere sessiz mi kalıcaksınız bu sitde böyle hakaretlere musade etmiyodunuz ben söylemiş olsaydım bu sözleri ne olurdu

usdul anlaşıldı neslimi katleden hz aliyi öldüren hariciler hz hasanı katledenlerin yolundan gidiyon gidicen o katillerde senin gibi düşunuyolardı Allah için tekfir edip resulullah ın soyuna hakaret edip Allah için din için islam için öldüduklerini sanıyolardı

sana bi şey demiyom senin gibiler tarihte oldu bugunde olucak yarında benim üzüldüğüm bu sitede bir kişi çıkıp seni uyarmıyo işte o beni üzüyo onlarda senin yaptığına ortak oluyo



sen merak etme bu kafayla hem dunyada hemde ahirette gereken cezayı görucen ölüm uzak deyil çok yakın bunu tadıcaksın işte o zaman bu site de korunduğun gibi korunmucan hak ettiğin muameliyi görücen çunki

bilmene rağmen resulullahın ehli beytinden olan bir seyyite tekrar tekrar ağır hakaretler ettin haricilerin sonu belli hz huseyini şehit edenlerin sonu belli vallahi seni sonun aynı olucak yakında bunu görucen seni bu sitede tanıyanlar buna şahit olucaklar

şimdi zehirini sana verilen zamana kadar kus kus kusabildiğin kadar

savunduklarım bu sitde var hadisler mesheb imanlarının görüşü ibn teymiyyenın görüşü dayandığım naslar geriye dön bak bir tane ilmi cevabın varmı hep hakaret

ben gavstan hiç bahsetmedim işte site burda bahsettiysem söyle nerde sen niyetimi bilmeden beni yargıladın infaz ettin bunun islamda yeri varmı

her kese saygılar
 
tawh1d Çevrimdışı

tawh1d

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
selamun aleykum kardeşlerim


site yönetici arkadaşlar bu sözlere sessiz mi kalıcaksınız bu sitde böyle hakaretlere musade etmiyodunuz ben söylemiş olsaydım bu sözleri ne olurdu

usdul anlaşıldı neslimi katleden hz aliyi öldüren hariciler hz hasanı katledenlerin yolundan gidiyon gidicen o katillerde senin gibi düşunuyolardı Allah için tekfir edip resulullah ın soyuna hakaret edip Allah için din için islam için öldüduklerini sanıyolardı

sana bi şey demiyom senin gibiler tarihte oldu bugunde olucak yarında benim üzüldüğüm bu sitede bir kişi çıkıp seni uyarmıyo işte o beni üzüyo



sen merak etme bu kafayla hem dunyada hemde ahirette gereken cezayı görucen ölüm uzak deyil çok yakın bunu tadıcaksın işte o zaman bu site de korunduğun gibi korunmucan hak ettiğin muameliyi görücen çunki

bilmene rağmen resulullahın ehli beytinden olan bir seyyite tekrar tekrar ağır hakaretler ettin haricilerin sonu belli hz huseyini şehit edenlerin sonu belli vallahi seni sonun aynı olucak yakında bunu görucen seni bu sitede tanıyanlar buna şahit olucaklar

şimdi zehirini sana verilen zamana kadar kus kus kusabildiğin kadar

savunduklarım bu sitde var hadisler mesheb imanlarının görüşü ibn teymiyyenın görüşü dayandığım naslar geriye dön bak bir tane ilmi cevabın varmı hep hakaret

ben gavstan hiç bahsetmedim işte site burda bahsettiysem söyle nerde sen niyetimi bilmeden beni yargıladın infaz ettin bunun islamda yeri varmı

her kese saygılar

الْفِتْنَةُ أَكْبَرُ مِنَ الْقَتْلِ

Fitne adam öldürmekten daha büyük bir günahtır.

[Suratu'l Baqara / 217]
 
H Çevrimdışı

hizhizmetci_tr

Üye
İslam-TR Üyesi
selamun aleykum kardeşlerim


Hz Ali yi ve Hz Hüseyini öldurenler Hz Ali nin fitne çıkardığını düşünerek öldürdler


Hz Huseyini katleden ler fitne çıkardığını düşündükleri için ölürdüler


benim yazdığım alimlerin sözleri hadisler yukarda tam tersine ben muslumanların birliği için uğraşıyom

burda zat ile tevessül konuşuldu selefiliğin aslında zat ile tevessüle şirk denmediği halde bazı genç selefiler bu dua şekline şirk diyor bunu desteklemek için kafirler için inen ayetleri delil getiriyolardı bu hatalarını düzeltmeye çalıştım bu mu fitne

bunun şirk olmadığını hem sizin hem bizim alimlerin sözüyle isbatladım o yazım sitede olması lazım


1..İbn Teymiyye nin Talebesi İbn Kesîr . İbn Teymiyye nin devlet ve ulemânın huzurunda

, Tevessül ile ilgili görüşünden kendi isteğiyle vazgeçip,

Bir insanın duasında Resulullahtan faydalanma şeklini kabul ettiğinı söylüyo



[1] el-Bidâye ve’n-Nihaye c: 14/47, 707 inci sene geçti başlığının altında

Daru’l-kütübi’l-ilmiyye. 3 baskı Beyrut/1987


.......Ahmet b. ...Hanbelî:

Tevessülü kabul etmeyen müslümanlardan bazıları Hanbelî, bazıları da tüm mezheblerden faydalandıklarını söylüyorlar.

Mezheb imâmlarından Ahmed b. Hanbelî (ö.241/855) tevessülü kabul ediyor; mezhebinin görüşü de bu yönde¬dir.

......Ayrıca

Elbânî’nin Tevesseül adlı eserinin 62. sayfasında

Ahmet b. Hanbel’in tevessülü kabul ettiğini yazıyor.

İmam Ahmed'in oğlu Abdullah, babasının, Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem)'in saçıyla tevessülde bulunduğunu; onu öptüğünü ve içine daldırdığı kaptaki suyu şifa niyetiyle içtiğini söylemiştir.

ez-Zehebî, Siyeru A'lâmi'n-Nübelâ, XI, 212


2........Muhammed bin Abdulvahhâb’ yetiş ya abdulkadir diyerek istemeyi kabul etmediğini söyledikten sonra şöyle diyo

Ama birisi çıkar duâ ederken

“Allah’ım! Ben senden Peygamberlerin ya da Salih kullarının vesilesi ile şunu şunu istiyorum” diye duâ etse,

sadece Allah’a duâ ettikten sonra, herhangi bir kabrin yanında duâ ediyor olsa bile, bu bizim reddettiğimiz bir şey değildir.1

1.. Muhammed bin Abdulvahhab tüm eserleri 3.kısım, s:68 Muhammed bin Suud İslâm fakültesinde Muhammed bin Abdulvahhab haftasında neşrolunmuştur.





3..
Ebu’l Ferec İbnu’l Cevzî: Nefsimi terbiye edemedim bazı salih kişilerin
...
kabrine gidip onları aracı yapıp düzelmem için duâ ettim.

“Saydul-Hatır müminlere öğüt, Ebul Ferec El-Cevzî (İbn Cevzî), Tevhid yayınları, s.99-100, Baskı, 1998.


4....Şevkani zat ile tevessülü kabul ediyo .....

Şevkanî, ed-Dürru’n-Nedide, s. 5-6, Ducvi Makâlât fit-Tevessül Kitabu

Buğye Aliyyü’l-Kârî, Fethu Bâbi’l-İnâye, 3/30.



5.....
İbn Teymiyye,…….İzzuddîn b. Abdusselâm’ın …. sadece Peygamber ile

tevessülü kabul ettiğini söylüyor.

İbn Teymiyye Külliyatı, c.1 s.179, Tevhid Yayınları ,1998.





6……………....Âlûsî: ..... Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve

Sellem) zatı ve makamı ile tevessülü kabul ediyor. Diğer insanlarla olanı kabul etmiyor

Âlûsi Ruhul-Meani VI-128





7....
Şehid Abdullah Azzam (rh)


''Fi zilali'.sureti'.tewbe'' [Tevbe Süresinin gölgesinde Cihad Dersleri) adlı eserinin (buruc yayınları) kitabının 555. sayfasına da şu başlığı atıyor:



Hz. Peygamber'i (sav) Dualarda Aracı Kılmanın….Hükmü:


Bu hususta uyanık olun. Birçok genç meseleyi bilemiyorlar. Peygamberi Allah'a duada aracı yapmanın ne demek olduğunu idrak edemiyorlar.

Sen kendilerine Peygamberin vesile edilmesini zikrettiğinde onlar: "Vesile edinmek ne?" diye sorup duruyorlar.

Aslında Peygamber'i vesile etmenin ne demek olduğunu izah etmek gerekiyor. Peygamberi vesile etmek:

"Ey Allah'ım! Sen beni Rasulullah'ın yüzü suyu hürmetine affet, onun vasıtası ile bana merhamet eyle!" şeklindeki dualardır. Bu tür dualar kişiyi müşrik yapmaz.

Çünkü yüce Mevla'nın katında Rasulullah'ın özel bir mevkiinin bulunduğunu kim inkâr edebilir? Bineanaleyh Peygamber'i aracı kılma şirk değildir.


Şehid Abdullah Azzam (rh) kitabın 555 sayfasında zat ile tevessüle şirk diyenlere şöyle diyor

"Haşalillah! Bundan Allah'a sığınırım, bundan Allah'a sığınırım, bundan Allah'a sığınırım. Efendiler! Ne oluyor size, kendi kafanızdan şirkler çıkarıyorsunuz.



Rasulullah'ın hayatta iken onun yüzü suyu hürmetinin var olduğunu, öldükten sonra böyle bir şeyin olmayacağını söyleyenlerin herhangi bir delilleri yoktur."



Biz bu meselede İmam Ebu Hanife'nin görüşünü tercih ediyor hakkı için şeklinde dua etmenin mekruh olduğunu söylüyoruz. Fakat hiçbir zaman bunu ne büyük şirk ne de küçük şirk demeyiz

.DİYOR Şehid Abdullah Azzam (rh)








tevvid kardeş bunları yazarak müslümanın diğer müslümana şirk müşrik ifadeleri söylemesine engel olmaya çalıştım Şehid Abdullah Azzam (rh) gibi


fitne mi bu bu kadar alimin sözünü söylemem fitne mi


böyle söylemekle olmaz yazdığım delillerin altına reddiye yazarsın haklı çıkarsın sonra dersin fitne

böyle yapmadın direk hukum verip infaz ettin bu olgun bir davranış deyil


usudul Allah ın takdir ettiği ecelin geldiği zaman bu sözlerinden Allaha hesaba çekileceksin .



herkese saygılar
 
A Çevrimdışı

abdullah11

Guest
ben kominist olan hatta pkk cı olan seyyidler biliyorum. desene onlarda kurtuldu bu zihniyete göre. akide yoksa herkes küfürdedir. ne diyor RASUL : arabın acem e üstünlüğü yoktur ustunluk takvadadır. senın seyyid olman bizleri bağlamaz senın akidede saf ve tevhid ehli olman bağlar bizleri. bir adam dusun seyyid olacak ama açıktan şirk ameli işleyecek sonra biz ona ( يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ إِنَّمَا الْمُشْرِكُونَ نَجَسٌ فَلاَ يَقْرَبُواْ الْمَسْجِدَ الْحَرَامَ بَعْدَ عَامِهِمْ هَـذَا وَإِنْ خِفْتُمْ عَيْلَةً فَسَوْفَ يُغْنِيكُمُ اللّهُ مِن فَضْلِهِ إِن شَاء إِنَّ اللّهَ عَلِيمٌ حَكِيمٌ

(TEVBE suresi 28. ayet)
Ey iman edenler! Müşrikler ancak bir (necis) pisliktir. Onun için bu yıllarından sonra Mescid-i Haram'a yaklaşmasınlar. Eğer yoksulluktan korkarsanız, (biliniz ki) Allah dilerse sizi kendi lütfundan zengin edecektir. Şüphesiz Allah iyi bilendir, hikmet sahibidir. )
ayetini söyleyecemiyecek miyiz. torpil mi geçecegiz. Allah El Adl dır
 
Usud-ul Harb Çevrimdışı

Usud-ul Harb

Üye
İslam-TR Üyesi
Rezil herif.
Seyyidmis, Allah azze ve celle cogu peygamberin hanimina, babasina, amcasina, cocuguna hic bakmadi, sirkte olduklari surece bundan sonra da bakmaz.
Biz seyyidleri severiz, ama senin gibi putlastirmayiz.
NECES herif.
Kalbleri yalnizca Allah bilir.
Sana NECES derken kalbini acip bakmama ne hacet ? Sirk kusuyorsun gunlerdir daha ne lazim senin gibi sapiklari tekfir etmemeye ? Seni tekfir etmeyenin itikadindan sasarim !
Bir de gitmis ummetin nurlarindan nur olan Ali r.a'i ornek getiriyor, beni harici olarak goruyor..Haricilerden de senin gibi olu tapici sapiklardan da Allah'a siginirim.

Sen degil misin bol soslu holywood filmleri izleyip de Mucahidlere sinsice dil uzatan ?
Sen degil misin ilk basta yine ilblise tas cikartircasina yilanca gelip kabirlerden konu acip daha sonra isi rabitaya getiren ?
Sen degil misin onune onca delil serilmesine ragmen okumaya bile cur'et etmeden sapikligina devam eden ?
Gavs'a daha gelemedin, gelecegin gunler de yakindir.Cunku sen ve senin gibi LAIN'leri iyi biliriz biz, tipki o masonlar gibi '' Uykudan yeni uyuyanin gozune gunes gosterilmez, isik yavas yavas gosterilir '' itikadlisinizdir.

Ooo, demek bir de lanetliyorsun beni...Bak bu senin gibi bir tarikat ehli sofuya yakisti mi hic, cık cık cık..
Ben de merak etmeye basladim simdi acikcasi bakalim neler olacak.
Ama dur, bir dahaki rabita seansinda ruhlara ( aferdesin, seytan cinlere ) beni sorarsin sen simdi, buyu filan yaptirirsin he ? Nede olsa bu tur seylere pek yatkinsinizdir sizler :D


Sen menzildensin herhalde.
Soyle bakayim, Adiyaman'a hacc icin kac kere gittin ?
Allah'in laneti sen ve senin gibi mel'unlarin uzerine olsun, amin !
 
USULU'D DİN Çevrimdışı

USULU'D DİN

Üye
İslam-TR Üyesi
lanet okumasaydın daha hayırlı iş olurdu
Resulullah as ın taif hakkındaki duası bize örnektir
 
E Çevrimdışı

Ebu Katade

Guest
usulid din kardeşim haklı lanet falan bune yaaa...
anlatacaksan doğruca anlat, anlattın ama anlamıyorsa bırak gitsin.....
belliki siteyi karıştırmak için burda muhattap olmaya bile gerek yok
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst Ana Sayfa Alt