Selefi: Muhammed bin abdulvahhab vahabilik isminde bir mezheb kurmuş değildir,bu ona ve tevhid ehline büyük bir iftiradır.Zaten kendisi hanbeli mezhebini taklid eden birisiydi.Bir müslümana ingiliz uşağı demende sana hiç yakışmaz çünkü bu sözün iftiradır
Gıfari: bu bir iftira değil, hakikatin söylenmesidir. muhammed bin abduh ingiliz uşağıysa ben napayım ? adam öyle ben bunu red etsem yahut söylemesem ne değişir?
Selefi: İftira değilse bunu Muhammed bin abdulvahab ın ve onun dava arkadaşlarının sözlerinden vahhabi mezhebi diye getirmeniz gerekir,oysaki islamda aslolan beyandır,onların beyanlarıda kendilerinin Hanbeli olduğu şeklindedir.İftiranı tekrarlayarak ısrarla abdulvahaba İngiliz uşağı diyorsun,sanırım hiç tarih okumadın,tağutun albayı Hilmi ışık ın bastırdığı İngiliz casusunun itirafları kitabınsan esinlenerek bu iddiada bulunuyorsan çok insafsızsın,çünkü bu tip iddialarda bulunurken tarafsız kimselerin kitaplarından nakil yapmak esastır.
Gıfari: ibn teymiyye'nin seyri süluk risalesi ile imam rabbaninin seyri sülük risalesi arasıonda fark yoktur.
Selefi: İbni teymiyeye ait seyru suluk risalesi diye bir eser okumadım,eğer sen okuduysan ki rabbaninin seyru sulukundan fark yok diye iddiada bulunuyorsunki ibni teymiyeninkinide okumuşsundur,lütfen bu eseri hangi matbaadan ne zaman çıkmış bizede bildirde okuyalım.
Gıfari: ibn taymiyyenin seyri lillahını okumadıysan hemen okumanı tavsiye ederim çok güzel bir eserdir.
Selefi:Senden bu eserin nereden çıktığını matbaa ismini sordum cevap yazmamışsın,bu tip cevapların ilim talebesine yakışmıyor.
Seledfi: Sizlerle paylaştığım yazılarda sufilerin silsilelerinde adı geçen geylani,rufai gibi zatları eleştirdiğime onları sapıklıkla suçladığıma rastladınızmı,ittihadcı yani vahdeti vucutcu sufiyenin sapkınlıklarını izah etmeye çalıştık malesef gunumuzdeki tarikatlar bu ekolün fikirlerinden etkilenmişlerdir,o yüzden din nasihattir hadisi ile yola çıkarak bu batıl akideden insanları sakındırmak istedik.
Gıfari: sanırım bana sünnet ve kurandan sapmamış bir tane ehli tasavvuf gösterin diyen siz değildiniz
Selefi: Elbetteki bu ben değildim,Şimdi cevapları inceledim bunun uksimu kardeşe ait bir söz olduğunu buldum.
Gıfari: ne vahdeti vücut nede diğer tasavvufi ekolleri açmadınız, tümünü tekfir ettiniz.
Abdülkadir geylani ve ahmeti rufai ehli tasavvuftur. istesende eleştiremezsiniz zaten.neyini eleştireceksiniz.
Selefi:Adil olan bir insan iddialarını karşı tarafın sözlerinide aktararak cevap veren kimsedir,bu adaleti sizde göremiyorum,çünkü ben tüm sufileri tekfir etmedim,bundan ALLAHa sığınırım,yine ben cehaletin mazeret olduğuna inanan bir kimseyim,muhatabıma sözlerin küfür olduğunu söylerim ancak muayyen tekfirden kaçınırım.Geylani’ye gelince o masum değildir,nebiler dışında kimse masum değildir,ancak geylani selefi çizgiye muhalefet etmemiş bir zahiddir,ALLAH ona rahmet etsin.
Gıfari: ibn teymiyye dahi ehli sünnet çizgisindeki sufiyye kesimini kabul etmiştir.tasavvuftaki sarhoşluk halini kabul etmiş, daimi sarhoşluğu red etmiştir.ve onları dahi ayık olduğu zaman o halleri reddettiklerini beyan etmiştir ki, ibn teymiyye ye inanıyorsanız size tavsiyem vahdeti vücuda pek bulaşmamandır.
Selefi: Ehli sünnet çizgisine uyan bir kesim adı ne olursa olsun başımızın tacıdır,önemli olan kavramların içinin neyle doldurulduğudur, İbni teymiye sarhoşluk haline kabul etmiştir sözü eksik bir ifadedir,o sarhoşluk la söylenen küfür sözleri söyleyen kişiyi mazur görmüştür yoksa sarhoşluk halini övmüş değildir,zaten aklı olan bir kimse bu hali övmez.İabni Teymiye ye inanıyorsanız sözüde çok tuhaf bir sözdür bizim örneğimiz Kitab ve Süğnnettir,biz rasulullahın sözünün üzerine bir sözü öncelemeyiz,ibni teymiye de hataları ile sevabları ile bir insandır,ondan gelen Kurana ve sahih sünnete uyan sözleri alırız,uymayanları red ederiz.Vahdeti vucud ve vahdeti şuhud inancından ALLAH bizleri korusun.
Gıfari: bilhassa ibn taymiyyenin kullukla ilgili sözlerine baktığımız zaman ehli sünnet çizgisindeki suffiyye kesminin görüşleriyle fark yoktur.hatta arş mevzusunda ,istiva mevzusunda bazı tekfir edilen sufiyye kesmiyle aynı çizghidedir.risalelerini al oku, faydalan, matba ismi varayim mi
Selefi:Kulluk risalesi ve İbni teymiye Külliyatı elimde mevcuddur canım kardeşim,ve kulluk risalesini defalarca okudum.Ben sizden matbaa ismini seyru suluk risalesi için istedim,bunu isteyişimde ilme verdiğim önemdendir.Sanırım siz bunu anlayamadınız.Yada ben anlatamadım.
Gıfari: özellikle yine baktığımızda ibn teymiyye, muhyiddin arabiyi iki kesimde incelenmiştir.1.si anlaşılabişmesi için şöyle diyorum: vahdeti vücutun evvelki ve sonraki durumu olarak,vücudda sonraki yazdığı eserleri ile zaten kendisini
tekfir ettiği malumunuzdur.ama baktığımızda ibn taymiyyenin arş kürs ve istiva mevzusunda ibn arabi ile bir farkları olmadığını anlayacaksınız.
Selefi: Sevgili kardeşim biz okumadığımız eserler hakkında yorum yapmaktan kaçınırız,İbni teymiyenin muhiddin Arabi incelemesinide çok iyi biliyorum hatta kendisi Fususul hikem i okuyuncaya kadar muhiddin arabiye hunsu zan beslediğini söylemiştir.
Muhiddin arabiye gelince ben onun 3 risalesini okudum,bu risalelerinde arş kürsü ve istivaya selefi muvahhid bir şekilde yaklaştığına şahid olmadım,bu okuduğum eserler şunlardır.
1-Fususul hikem 2- Fuhuhatı Mekkiye 3- Şeytanın Hileleri
Gıfari: size tavsiyem kuran sünnet ve mücdehitlerin sözlerininde hüccetine inanmanızdır çünkü ibn teymiyyede böyledir.
Selefi: Biz Hüccet olarak Kitab – Sünnet-Sahabenin icması ve Ehli sünnetin İcmasını delil olarak alıyoruz,Bunun dışında Sünnete muhalif olmayan Kıyas da bizim için bir delildir.Müctehidlerin sözlerine gelince İmam malik in sözü bizim için örnektir:
Şu kabirde yatan müstesna(rasulullahın kabrini işaret ediyor)Her insanın sözü alınırda red edilirde.Burada ölçü Kuran ve Sünnettir.
Gıfari:siz hem suffiyyeyi sapıklıkla suçluyorsunuz hemde futuhul gaybı okuyorsunuz, lütfen samimi olalım.
Selefi:İnsaf ehli Muhaliflerin görüşlerinide okuyan kimsedir,Abdulkadir Geylani Selefi Zahidlerdendir.Elbetteki eserleri bizim için değerlidir.Ancak beni tanıyan kimseler bilirlerki ben İslami alanda kitab yazan tüm eserleri okumaya açık olan ve okuyan bir insanımdır,yine karşı görüşü red ederkende kendi eserlerini okuyum tetkik eserek red yoluna giderim yoksa reddiyelerden alıntı yaparak red yoluna gitmem,Bu ne ilim ehline ne ilim talebesine yakışan bir metot değildir,bunu ancak Mutaassıb taklidciler yaparlar.
Gıfari: hatta ibn taymiyye selefi şeyhlerinden olarakta görülmektedir.çünkü kendisi bize göre selefi şeyhidir. ama vahhabi değildir.ki hataları olmuştur, her beşerde olduğu gibi, bu hatalarada yine alimler ulemalar cevap vermiştir, ama bu noktalarda kimse ibn teymiyye yahut başka birisini tekfir edemez çünkü hayatı boyunca kendisini kuran ve sünnete vakfetmiş birisidir.ALLAH bu ümmetin salihlerine rahmet eylesin ve onların çizgisinden ayırmasın çünkü onlar islamı yaşama ve dinin ahkamını anlatma noktasında bizlere mürşidlik yapmışlardır.ister bunlar cüneydi bağdadi olsun, veya ibn teymiyye ,benim görüşüme göre bir fark yoktur.bu meselelerde bu kadar anlattıktan sonra , aslı konuda sizin dediğiniz gibi, küfür islam alemine saldırı içinde iken ihtilaflı konuları bir kenarı bırakıp küfürle mücadele etme noktasında tek vücud olmamaız lazımdır.
Selefi: Şeyh kelime olarak yaşlanmışi manasında kullanılan bir terimdir,ıstılahi anlamda ise İlimce yaşlanmış insanlara kullanılır.Ve selefiler onu kendisine şeyh bilmiştir ve onun eserlerinden istifade etmişlerdir.ALLAH kendisine rahmet etsin.Vahabi değildir sözü yersiz bir sözdür,İddia ettiğiniz gibi abdulvahab bir mezheb kursa bi,le ibni teymiyenin ona tabi olması mumkun değildir,çünkü muasır değillerdir İbni teymiye onsan yüzyıllar öncesinde yaşamıştır.İbni Teymiye nin’de ifade ettiğiniz gibi bir çok hataları olmuştur,hatta cumhura muhalefet ettiği noktalarda olmuştur,O da diğerleri gibi masum değildir.Ancak ona muhalefet edenler hatalarından çok ibni teymiyenin doğru ictihadlarına karşı gelmişlerdir.Bu muhalefette kelamcılar ve bidat ehli sufiyyeden gelmiştir.
Selefi: onun geylaniye gavs dediği bir iftiradır,ibni teymiyeyi bu iftiradan tenzih ederim.Abdulkadir geylaniye gelince o selefi zahidlerdendir,
Gıfari: abdülkadir geylani için ibnm teymiyyenin o benim şeyhim dediği doğru olup aksi iftiradır.
Selefi: Siz önceki ifadenizde gavs ifadesini kullanmıştınız ben bu ifadeden ibni teymiyeyi tenzih ettim,ve bu iddianız iftira niteliği taşıyordu sanırım bunu düzelttiniz ancak surçü lisan ettiğinizi beyan etmemişsiniz.
Selefi:Mezarlar üzerinde bina yapmak, bunların üzerine örtü koymak, süslemek, ışıklandırmak, el sürmek, mezarları mescid edinmek, ölü birisinin yüzüsuyu hürmetine ALLAH'tan birşey istemek ve buna benzer şeylerin hepsi haram olan bid'atlerdendir. Cündüp b. Abdullah (r.a) şöyle rivayet etti: Rasulullah (s.a.s)'in şöyle dediğini duydum:
«Sizden öncekiler nebilerinin mezarlarını mescid ediniyorlardı. Mezarları mescid edinmeyin. Bunu size yasaklıyorum.» (Müslim)
Gıfari: hz. haticenin evi mescid değil adı üzerinde bir evdi. oranın yıkılmasındaki amaç nedir anlamadım, neden suud hükümetini bu kadar koruyorsanız.
Selefi:İslamda rasulullahın evide dahil kutsal yapılar değildir,buraların yıkılıp yıkılmaması tamamen bir tercihtir,ancak birileri oralara kudsiyet iddiasında bulunurlarsa o yerlerin yıkılması maslahat açısından vaciptir.Çünkü şerre kapı açan yolların kapanması gerekir.
Size bunu cevap olarak yazmıştım sanırım atlamışsınız,Suud hükümetini korumaya gelince ALLAH muhafaza biz kafir olan hiçbir hükümeti korumayız,biz onları tekfir ediyoruz ve Kutsal toprakların Yahudi ve Amerikan işbirlikçileri tarafından işgal edildiğine inanıyoruz,Ama şunada inanıyoruzki Hilafet Hicazda yakındır.Kardeşlerimiz Kafir yönetime silahları ile karşılık veriyorlar.
Gıfari:ki o zaman islam şurasının ihanette olduğunu söylemeniz lazım gelir, çünkü küfre rıza küfürdür. o zaman mekkedeki alimlerin durumu ne olur, onların arkasında namaz kılmaz caiz olur mu? bu konudaki fetvanızı alabilir miyiz?
Selefi: Suuddaki şura elbetteki haindir,bir çoğu satılmış belamlardır,Üstad Cuheyman el Uteybi de o belamların fetvası ile katledilmiştir.oysaki onun amacı hicaz yurdunu yine Hilafet yurdu haline getirmekti.Onların arkasında namaz kılmaya gelince bu konuda size Üstad Ebu Muhammed Makdisinin Tekfirde aşırılıktan sakındırma adlı risalesini tavsiye ederim,o Cuma namazı ve vakit namazlarını bu tip imamların arkasında namaz kılınırmı diye konu edinmiş ve selef alimlerinden nakiller yapmıştır.Bu risaleyi www.elhadid.com dan indirebilirsiniz.Kitab Türkçeye tercüme edilmiştir.
Gıfari:bide o kırmızı yazı belgedir,söylediğin gibi iddia değildir, haber merkezlerinden orjinalini alabilirsiniz.sizin cevap olarak belirttikleriniz ise hakiki manada iddiadır.
Selefi: Belge diye sunduğunuz yazı Hz.Haticenin evinin yıkılıp oraya abdesthane yapıldığını göstermektedir,oysaki siz Hz.Haticenin kabrinin tuvalet yapıldığını iddia etmiştiniz.
İfadeniz şuydu: Birde vahabi selefiliğinin islam dünyasına açtığı zararları sormuşsun, hz. hatice r.a ın kabrinin üzerine umumi hela inşa eden bir zihniyetdir vahabi selefiliği.
SON SÖZÜMÜZ RABBİM BİZİ O KENDİLERİNE NİMET VERDİĞİN MUTLU KİMSELERİN YOLUNA İLET; O GAZABA UĞRAMIŞLARIN VE SAPMIŞLARIN YOLUNA DEĞİL.
Gıfari: bu bir iftira değil, hakikatin söylenmesidir. muhammed bin abduh ingiliz uşağıysa ben napayım ? adam öyle ben bunu red etsem yahut söylemesem ne değişir?
Selefi: İftira değilse bunu Muhammed bin abdulvahab ın ve onun dava arkadaşlarının sözlerinden vahhabi mezhebi diye getirmeniz gerekir,oysaki islamda aslolan beyandır,onların beyanlarıda kendilerinin Hanbeli olduğu şeklindedir.İftiranı tekrarlayarak ısrarla abdulvahaba İngiliz uşağı diyorsun,sanırım hiç tarih okumadın,tağutun albayı Hilmi ışık ın bastırdığı İngiliz casusunun itirafları kitabınsan esinlenerek bu iddiada bulunuyorsan çok insafsızsın,çünkü bu tip iddialarda bulunurken tarafsız kimselerin kitaplarından nakil yapmak esastır.
Gıfari: ibn teymiyye'nin seyri süluk risalesi ile imam rabbaninin seyri sülük risalesi arasıonda fark yoktur.
Selefi: İbni teymiyeye ait seyru suluk risalesi diye bir eser okumadım,eğer sen okuduysan ki rabbaninin seyru sulukundan fark yok diye iddiada bulunuyorsunki ibni teymiyeninkinide okumuşsundur,lütfen bu eseri hangi matbaadan ne zaman çıkmış bizede bildirde okuyalım.
Gıfari: ibn taymiyyenin seyri lillahını okumadıysan hemen okumanı tavsiye ederim çok güzel bir eserdir.
Selefi:Senden bu eserin nereden çıktığını matbaa ismini sordum cevap yazmamışsın,bu tip cevapların ilim talebesine yakışmıyor.
Seledfi: Sizlerle paylaştığım yazılarda sufilerin silsilelerinde adı geçen geylani,rufai gibi zatları eleştirdiğime onları sapıklıkla suçladığıma rastladınızmı,ittihadcı yani vahdeti vucutcu sufiyenin sapkınlıklarını izah etmeye çalıştık malesef gunumuzdeki tarikatlar bu ekolün fikirlerinden etkilenmişlerdir,o yüzden din nasihattir hadisi ile yola çıkarak bu batıl akideden insanları sakındırmak istedik.
Gıfari: sanırım bana sünnet ve kurandan sapmamış bir tane ehli tasavvuf gösterin diyen siz değildiniz
Selefi: Elbetteki bu ben değildim,Şimdi cevapları inceledim bunun uksimu kardeşe ait bir söz olduğunu buldum.
Gıfari: ne vahdeti vücut nede diğer tasavvufi ekolleri açmadınız, tümünü tekfir ettiniz.
Abdülkadir geylani ve ahmeti rufai ehli tasavvuftur. istesende eleştiremezsiniz zaten.neyini eleştireceksiniz.
Selefi:Adil olan bir insan iddialarını karşı tarafın sözlerinide aktararak cevap veren kimsedir,bu adaleti sizde göremiyorum,çünkü ben tüm sufileri tekfir etmedim,bundan ALLAHa sığınırım,yine ben cehaletin mazeret olduğuna inanan bir kimseyim,muhatabıma sözlerin küfür olduğunu söylerim ancak muayyen tekfirden kaçınırım.Geylani’ye gelince o masum değildir,nebiler dışında kimse masum değildir,ancak geylani selefi çizgiye muhalefet etmemiş bir zahiddir,ALLAH ona rahmet etsin.
Gıfari: ibn teymiyye dahi ehli sünnet çizgisindeki sufiyye kesimini kabul etmiştir.tasavvuftaki sarhoşluk halini kabul etmiş, daimi sarhoşluğu red etmiştir.ve onları dahi ayık olduğu zaman o halleri reddettiklerini beyan etmiştir ki, ibn teymiyye ye inanıyorsanız size tavsiyem vahdeti vücuda pek bulaşmamandır.
Selefi: Ehli sünnet çizgisine uyan bir kesim adı ne olursa olsun başımızın tacıdır,önemli olan kavramların içinin neyle doldurulduğudur, İbni teymiye sarhoşluk haline kabul etmiştir sözü eksik bir ifadedir,o sarhoşluk la söylenen küfür sözleri söyleyen kişiyi mazur görmüştür yoksa sarhoşluk halini övmüş değildir,zaten aklı olan bir kimse bu hali övmez.İabni Teymiye ye inanıyorsanız sözüde çok tuhaf bir sözdür bizim örneğimiz Kitab ve Süğnnettir,biz rasulullahın sözünün üzerine bir sözü öncelemeyiz,ibni teymiye de hataları ile sevabları ile bir insandır,ondan gelen Kurana ve sahih sünnete uyan sözleri alırız,uymayanları red ederiz.Vahdeti vucud ve vahdeti şuhud inancından ALLAH bizleri korusun.
Gıfari: bilhassa ibn taymiyyenin kullukla ilgili sözlerine baktığımız zaman ehli sünnet çizgisindeki suffiyye kesminin görüşleriyle fark yoktur.hatta arş mevzusunda ,istiva mevzusunda bazı tekfir edilen sufiyye kesmiyle aynı çizghidedir.risalelerini al oku, faydalan, matba ismi varayim mi
Selefi:Kulluk risalesi ve İbni teymiye Külliyatı elimde mevcuddur canım kardeşim,ve kulluk risalesini defalarca okudum.Ben sizden matbaa ismini seyru suluk risalesi için istedim,bunu isteyişimde ilme verdiğim önemdendir.Sanırım siz bunu anlayamadınız.Yada ben anlatamadım.
Gıfari: özellikle yine baktığımızda ibn teymiyye, muhyiddin arabiyi iki kesimde incelenmiştir.1.si anlaşılabişmesi için şöyle diyorum: vahdeti vücutun evvelki ve sonraki durumu olarak,vücudda sonraki yazdığı eserleri ile zaten kendisini
tekfir ettiği malumunuzdur.ama baktığımızda ibn taymiyyenin arş kürs ve istiva mevzusunda ibn arabi ile bir farkları olmadığını anlayacaksınız.
Selefi: Sevgili kardeşim biz okumadığımız eserler hakkında yorum yapmaktan kaçınırız,İbni teymiyenin muhiddin Arabi incelemesinide çok iyi biliyorum hatta kendisi Fususul hikem i okuyuncaya kadar muhiddin arabiye hunsu zan beslediğini söylemiştir.
Muhiddin arabiye gelince ben onun 3 risalesini okudum,bu risalelerinde arş kürsü ve istivaya selefi muvahhid bir şekilde yaklaştığına şahid olmadım,bu okuduğum eserler şunlardır.
1-Fususul hikem 2- Fuhuhatı Mekkiye 3- Şeytanın Hileleri
Gıfari: size tavsiyem kuran sünnet ve mücdehitlerin sözlerininde hüccetine inanmanızdır çünkü ibn teymiyyede böyledir.
Selefi: Biz Hüccet olarak Kitab – Sünnet-Sahabenin icması ve Ehli sünnetin İcmasını delil olarak alıyoruz,Bunun dışında Sünnete muhalif olmayan Kıyas da bizim için bir delildir.Müctehidlerin sözlerine gelince İmam malik in sözü bizim için örnektir:
Şu kabirde yatan müstesna(rasulullahın kabrini işaret ediyor)Her insanın sözü alınırda red edilirde.Burada ölçü Kuran ve Sünnettir.
Gıfari:siz hem suffiyyeyi sapıklıkla suçluyorsunuz hemde futuhul gaybı okuyorsunuz, lütfen samimi olalım.
Selefi:İnsaf ehli Muhaliflerin görüşlerinide okuyan kimsedir,Abdulkadir Geylani Selefi Zahidlerdendir.Elbetteki eserleri bizim için değerlidir.Ancak beni tanıyan kimseler bilirlerki ben İslami alanda kitab yazan tüm eserleri okumaya açık olan ve okuyan bir insanımdır,yine karşı görüşü red ederkende kendi eserlerini okuyum tetkik eserek red yoluna giderim yoksa reddiyelerden alıntı yaparak red yoluna gitmem,Bu ne ilim ehline ne ilim talebesine yakışan bir metot değildir,bunu ancak Mutaassıb taklidciler yaparlar.
Gıfari: hatta ibn taymiyye selefi şeyhlerinden olarakta görülmektedir.çünkü kendisi bize göre selefi şeyhidir. ama vahhabi değildir.ki hataları olmuştur, her beşerde olduğu gibi, bu hatalarada yine alimler ulemalar cevap vermiştir, ama bu noktalarda kimse ibn teymiyye yahut başka birisini tekfir edemez çünkü hayatı boyunca kendisini kuran ve sünnete vakfetmiş birisidir.ALLAH bu ümmetin salihlerine rahmet eylesin ve onların çizgisinden ayırmasın çünkü onlar islamı yaşama ve dinin ahkamını anlatma noktasında bizlere mürşidlik yapmışlardır.ister bunlar cüneydi bağdadi olsun, veya ibn teymiyye ,benim görüşüme göre bir fark yoktur.bu meselelerde bu kadar anlattıktan sonra , aslı konuda sizin dediğiniz gibi, küfür islam alemine saldırı içinde iken ihtilaflı konuları bir kenarı bırakıp küfürle mücadele etme noktasında tek vücud olmamaız lazımdır.
Selefi: Şeyh kelime olarak yaşlanmışi manasında kullanılan bir terimdir,ıstılahi anlamda ise İlimce yaşlanmış insanlara kullanılır.Ve selefiler onu kendisine şeyh bilmiştir ve onun eserlerinden istifade etmişlerdir.ALLAH kendisine rahmet etsin.Vahabi değildir sözü yersiz bir sözdür,İddia ettiğiniz gibi abdulvahab bir mezheb kursa bi,le ibni teymiyenin ona tabi olması mumkun değildir,çünkü muasır değillerdir İbni teymiye onsan yüzyıllar öncesinde yaşamıştır.İbni Teymiye nin’de ifade ettiğiniz gibi bir çok hataları olmuştur,hatta cumhura muhalefet ettiği noktalarda olmuştur,O da diğerleri gibi masum değildir.Ancak ona muhalefet edenler hatalarından çok ibni teymiyenin doğru ictihadlarına karşı gelmişlerdir.Bu muhalefette kelamcılar ve bidat ehli sufiyyeden gelmiştir.
Selefi: onun geylaniye gavs dediği bir iftiradır,ibni teymiyeyi bu iftiradan tenzih ederim.Abdulkadir geylaniye gelince o selefi zahidlerdendir,
Gıfari: abdülkadir geylani için ibnm teymiyyenin o benim şeyhim dediği doğru olup aksi iftiradır.
Selefi: Siz önceki ifadenizde gavs ifadesini kullanmıştınız ben bu ifadeden ibni teymiyeyi tenzih ettim,ve bu iddianız iftira niteliği taşıyordu sanırım bunu düzelttiniz ancak surçü lisan ettiğinizi beyan etmemişsiniz.
Selefi:Mezarlar üzerinde bina yapmak, bunların üzerine örtü koymak, süslemek, ışıklandırmak, el sürmek, mezarları mescid edinmek, ölü birisinin yüzüsuyu hürmetine ALLAH'tan birşey istemek ve buna benzer şeylerin hepsi haram olan bid'atlerdendir. Cündüp b. Abdullah (r.a) şöyle rivayet etti: Rasulullah (s.a.s)'in şöyle dediğini duydum:
«Sizden öncekiler nebilerinin mezarlarını mescid ediniyorlardı. Mezarları mescid edinmeyin. Bunu size yasaklıyorum.» (Müslim)
Gıfari: hz. haticenin evi mescid değil adı üzerinde bir evdi. oranın yıkılmasındaki amaç nedir anlamadım, neden suud hükümetini bu kadar koruyorsanız.
Selefi:İslamda rasulullahın evide dahil kutsal yapılar değildir,buraların yıkılıp yıkılmaması tamamen bir tercihtir,ancak birileri oralara kudsiyet iddiasında bulunurlarsa o yerlerin yıkılması maslahat açısından vaciptir.Çünkü şerre kapı açan yolların kapanması gerekir.
Size bunu cevap olarak yazmıştım sanırım atlamışsınız,Suud hükümetini korumaya gelince ALLAH muhafaza biz kafir olan hiçbir hükümeti korumayız,biz onları tekfir ediyoruz ve Kutsal toprakların Yahudi ve Amerikan işbirlikçileri tarafından işgal edildiğine inanıyoruz,Ama şunada inanıyoruzki Hilafet Hicazda yakındır.Kardeşlerimiz Kafir yönetime silahları ile karşılık veriyorlar.
Gıfari:ki o zaman islam şurasının ihanette olduğunu söylemeniz lazım gelir, çünkü küfre rıza küfürdür. o zaman mekkedeki alimlerin durumu ne olur, onların arkasında namaz kılmaz caiz olur mu? bu konudaki fetvanızı alabilir miyiz?
Selefi: Suuddaki şura elbetteki haindir,bir çoğu satılmış belamlardır,Üstad Cuheyman el Uteybi de o belamların fetvası ile katledilmiştir.oysaki onun amacı hicaz yurdunu yine Hilafet yurdu haline getirmekti.Onların arkasında namaz kılmaya gelince bu konuda size Üstad Ebu Muhammed Makdisinin Tekfirde aşırılıktan sakındırma adlı risalesini tavsiye ederim,o Cuma namazı ve vakit namazlarını bu tip imamların arkasında namaz kılınırmı diye konu edinmiş ve selef alimlerinden nakiller yapmıştır.Bu risaleyi www.elhadid.com dan indirebilirsiniz.Kitab Türkçeye tercüme edilmiştir.
Gıfari:bide o kırmızı yazı belgedir,söylediğin gibi iddia değildir, haber merkezlerinden orjinalini alabilirsiniz.sizin cevap olarak belirttikleriniz ise hakiki manada iddiadır.
Selefi: Belge diye sunduğunuz yazı Hz.Haticenin evinin yıkılıp oraya abdesthane yapıldığını göstermektedir,oysaki siz Hz.Haticenin kabrinin tuvalet yapıldığını iddia etmiştiniz.
İfadeniz şuydu: Birde vahabi selefiliğinin islam dünyasına açtığı zararları sormuşsun, hz. hatice r.a ın kabrinin üzerine umumi hela inşa eden bir zihniyetdir vahabi selefiliği.
SON SÖZÜMÜZ RABBİM BİZİ O KENDİLERİNE NİMET VERDİĞİN MUTLU KİMSELERİN YOLUNA İLET; O GAZABA UĞRAMIŞLARIN VE SAPMIŞLARIN YOLUNA DEĞİL.