Amerika'dan gelen, tebliğ cemaatinin mensuplarından müslüman bir genç oradaki toplumun rezaletini dile getiren bir anısında şöyle diyordu:
Amerika'ya gittiğimizde, havaalanında gelenleri karşılamak ve "hoş geldiniz" demek için bekleyen çeşitli gruplar vardı. İçlerinde müslümanlar, Araplar, rahibler, rahibeler vs. her kesimden insanlar bulunuyordu. Beyaz giysiler içerisinde bizleri görünce Araplar yanımıza geldiler ve selam verdiler. Rahipler ve rahibeler de yanımıza geldiler ve selam verdiler. Rahibeler selam vererek hoş geldiniz demek için ellerini uzatınca, biz ellerimizi çektik. Buna rahibenin bir tanesi çok şaşırdı ve bizimle tanışmak için adresimizi istedi. Biz de; "falanca mescidde kalıyoruz, biz mescidlerin dışında bir yerde kalmayız" dedik. Rahibe adresimizi aldı ve ertesi günü adreste belirtilen mescide geldi. "Ben, sizlerin neden bana selam vermediğini ve tokalaşmadığını anlamak istiyorum" dedi. Biz de: "İslâm dininde bir erkeğin kendisine helal olmayan yabancı bir kadının eline dokunması haramdır" dedik. Bu cevabı işiten rahibe; "Ben sizin dininize girmek istiyorum. Çünkü ben bir selam vermek istediğimde rahibler elime üşüşmekteler. Ben rahiplerin sarkıntılıklarından kaçmaktayım, Cehennem'den kaçmaktayım" dedi. Şu an manastırlar fesad yuvası haline gelmiştir. Fuhuş, hamile kalmalar ve benzeri garip vakıalar çoktur.
Batı toplumu tamamen bozulmuş ve kokuşmuş bir toplum. Hatta kiliseler dahi... Düşünün! Birçok yerde resmen kadın kadınla, erkek erkekle evlenebilmekte! Fesad... Fuhuş... Ahlâksızlık... Üstad Seyyid Kutup "Seyyid Kutub'un Gözüyle Amerika" isimli kitabında bunu çok iyi dile getirmektedir. Bu kitap basılmamış, ABD elçiliği tarafından matbaadan çalınarak yakıldığı söylenmektedir.
Tevbe Suresinin Tefsiri Şehid Şeyh Abdullah Azzam (r.h)