Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü "Ümmetim Acısını da Bana Yükle Canımı Öyle Al" Hadisi Sahih mi?

عبيد Çevrimdışı

عبيد

إذا لم تخلص فلا تتعب
Selamün aleyküm we Rahmetullah
Peygamber Efendimiz Azrail'i çağırır ve: "Emanetini al", der.
Azrail canını almaya başlayınca, Peygamber efendimiz çok terler ve yüzü kızarmaya başlar Azrail'e der ki : "Ya Azrail, ümmetimin canını da böyle mi alacaksın?" Azrail buyurur ki : "Ya Resulallah, kimsenin canını sizinki kadar kolay almadım, almayacağım." Efendimiz ağlamaya başlar. "Ümmetim bu acıya dayanamaz. Onların acısını da bana yükle, canımı öyle al", der. Ve Peygamber efendimiz şahadet parmağını kaldırıp üç kere: "Şahit ol yâ Rab (ya Refiki ala )", der ve canını teslim eder.
Böyle bir rivayet var mı? Varsa kaynağı nedir?
Selametle
 
Abdulmuizz Fida Çevrimiçi

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Âleykum selam we rahmetullahi we berakatuh;

ilgili rivâyet sahih kaynaklarda hiç rastlanmadığı gibi muteber olmayan eserlerde dâhi denk gelemedik. Zaten içerik olarak da sahihe benzemiyor. Zira azrail (Meleku'l mevt = ölüm meleği) kulların emriyle gidip gelen değil, Allah'ın emriyle eceli gelen kulların ruhunu / canını kabzeden bir memurdur. Ayrıca İslam ummetinin ölüm acısını Rasulullah'a yükleyebilecek bir imkanı yoktur. Bu zaten adil de değildir, doğru da değildir. Binlerce yıldır ölüm acısı çekilmektedir de.

Eserlerimizde Rasulullah'ın vefat anı şöyledir:

Ebu Umam’den gelen zayıf bir rivayette:
Rasulullah (s.a.v.)’in ani ölümden Allah’a sığındığı ve ölmeden önce biraz hastalık çekmek istediği” bildirmiştir.
(Nuraddin el Heysemi, Mecmau’z-Zevaid, 2/318)

"Cebrâil, ölüm meleği ile birlikte geldi. Rasûl-u Kibriyâ Efendimizin (a.s.) hal ve hatırını sordu.
Sonra, "Ölüm meleği (Azrail) içeri girmek için izin ister." dedi.
Rasulullah (a.s.) musâade edince, Ölüm meleği içeri girdi ve önünde oturup şöyle buyurdu: "Yâ RasûlAllah!.. Yüce Allah, senin her emrine itaat etmemi bana emretti. İstersen ruhunu alacağım, istersen sana bırakacağım." dedi.

Rasulullah (s.a.v.), Cebrâil'e baktı. O da : "Yâ RasûlAllah, Mele-i A'lâ seni beklemektedir." dedi.
Bunun üzerine Rasulullah (s.a.v.): "Ey ölüm meleği! Gel, memuriyetini yerine getir." buyurdu.
(İbn Sâd, Tabakat, II/259; ibn-i Kesîr, Sîre, IV/550)

Mubârak başları Âişe (r.anha)'nin kucağında, göğsüne dayalı idi. Yanında su kabı vardı. İki elini suya batırıp ıslak ellerini mubârak yüzlerine sürdü. Mubârak dudaklarından "Lâ ilâhe İllAllah" cümlesi döküldü.
Sonra ellerini yüzünden kaldırdı. Gözlerini evin tavanına dikti. "Allah'ım! Refik-i Alâ" cümlesini tekrarlaya tekrarlaya altmış üç yaşında iken mubârak ruhu Refik-i Alâ'ya yükseldi.
(Tabakât, II/229; Musned, IV/89; Buharî, 3:96; ibn-i Kesîr, Sîre, IV/475)
 
Üst Ana Sayfa Alt