Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Soru Yahudi Kadının Öldürülmesi Hadisinin Sıhhati ve Açıklaması Nedir?

SalihBeratt Çevrimdışı

SalihBeratt

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Esselâmu Aleyküm ve Rahmetullah,

Âmâ bir müslüman adama yahudi bir kadının acıyıp ona yemek verdiği ve bir zaman sonra bu âmâ adamın yahudi kadının Resûlullah (s.a.v)'e hakâret ettiğini duyunca onu boğarak öldürdüğüne dâir ve bu olay Resûlullah (s.a.v)'e aksettiğinde yahudi kadını öldüren adama cezâ verilmeyeceğine dâir bir cevabının olduğuna dâir bir hadis okuduğumu hatırlıyorum. Bu hadisi Cem'ul Fevâid'de ya da Müsned-i Şihâb'da okuduğumu düşünüyorum.


Bu hadisi ayrıntılı olarak bilen birisi tam metni ve kaynağı atabilir mi?
 
Son düzenleme:
Abdullah el Hanbeli Çevrimdışı

Abdullah el Hanbeli

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Esselâmu Aleyküm ve Rahmetullah,

Âmâ bir müslüman adama yahudi bir kadının acıyıp ona yemek verdiği ve bir zaman sonra bu âmâ adamın yahudi kadının Resûlullah (s.a.v)'e hakâret ettiğini duyunca onu boğarak öldürdüğüne dâir ve bu olay Resûlullah (s.a.v)'e aksettiğinde yahudi kadını öldüren adama cezâ verilmeyeceğine dâir bir cevabının olduğuna dâir bir hadis okuduğumu hatırlıyorum. Bu hadisi Cem'ul Fevâid'de ya da Müsned-i Şihâb'da okuduğumu düşünüyorum.


Bu hadisi ayrıntılı olarak bilen birisi tam metni ve kaynağı atabilir mi?

Ve aleykum selam ve rahmetullahi ve berakatuhu,

حَدَّثَنَا عَبَّادُ بْنُ مُوسَى الْخُتَّلِيُّ أَخْبَرَنَا إِسْمَعِيلُ بْنُ جَعْفَرٍ الْمَدَنِيُّ عَنْ إِسْرَائِيلَ عَنْ عُثْمَانَ الشَّحَّامِ عَنْ عِكْرِمَةَ قَالَ حَدَّثَنَا ابْنُ عَبَّاسٍ أَنَّ أَعْمَى كَانَتْ لَهُ أُمُّ وَلَدٍ تَشْتُمُ النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَتَقَعُ فِيهِ فَيَنْهَاهَا فَلَا تَنْتَهِي وَيَزْجُرُهَا فَلَا تَنْزَجِرُ قَالَ فَلَمَّا كَانَتْ ذَاتَ لَيْلَةٍ جَعَلَتْ تَقَعُ فِي النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَتَشْتُمُهُ فَأَخَذَ الْمِغْوَلَ فَوَضَعَهُ فِي بَطْنِهَا وَاتَّكَأَ عَلَيْهَا فَقَتَلَهَا فَوَقَعَ بَيْنَ رِجْلَيْهَا طِفْلٌ فَلَطَّخَتْ مَا هُنَاكَ بِالدَّمِ فَلَمَّا أَصْبَحَ ذُكِرَ ذَلِكَ لِرَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَجَمَعَ النَّاسَ فَقَالَ أَنْشُدُ اللَّهَ رَجُلًا فَعَلَ مَا فَعَلَ لِي عَلَيْهِ حَقٌّ إِلَّا قَامَ فَقَامَ الْأَعْمَى يَتَخَطَّى النَّاسَ وَهُوَ يَتَزَلْزَلُ حَتَّى قَعَدَ بَيْنَ يَدَيْ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَنَا صَاحِبُهَا كَانَتْ تَشْتُمُكَ وَتَقَعُ فِيكَ فَأَنْهَاهَا فَلَا تَنْتَهِي وَأَزْجُرُهَا فَلَا تَنْزَجِرُ وَلِي مِنْهَا ابْنَانِ مِثْلُ اللُّؤْلُؤَتَيْنِ وَكَانَتْ بِي رَفِيقَةً فَلَمَّا كَانَ الْبَارِحَةَ جَعَلَتْ تَشْتُمُكَ وَتَقَعُ فِيكَ فَأَخَذْتُ الْمِغْوَلَ فَوَضَعْتُهُ فِي بَطْنِهَا وَاتَّكَأْتُ عَلَيْهَا حَتَّى قَتَلْتُهَا فَقَالَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَلَا اشْهَدُوا أَنَّ دَمَهَا هَدَرٌ
İbn-i Abbas radıyallâhu anh’den şöyle rivayet edilmiştir: “Gözleri görmeyen âmâ birisinin bir ümmü veledi[4](cairyesi) vardı. Bu kadın Rasûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem’e küfreder, O’nun hakkında yakışıksız şeyler söylerdi. Âmâ adam onu bundan nehyeder, fakat kadın vazgeçmez, âmâ yine onu meneder, ama dinlemezdi. Kadın bir gece yine Rasûlullah hakkında yakışıksız şeyler söylemeye, ona küfretmeye başladı. Bunun üzerine âmâ hançeri aldı, kadının karnına sapladı ve üzerine yüklenip onu öldürdü. Ayakları arasına bir çocuk düştü. Kadın orasını (yatağı) kana buladı. Sabah olunca olay Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem’e anlatıldı. Rasûlullah halkı toplayıp şöyle dedi:

— Bu işi yapan şahsı Allah'a havale ediyorum (Allah adına yemin vererek arıyorum). Şüphesiz onun üzerinde benim hakkım var, (bana itaat etmesi vaciptir) ama ayağa kalkarsa müstesna.

Bunun üzerine âmâ kişi kalktı, safları yararak ve sallanarak (gelip) Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem’in önüne oturdu ve:

Ya Rasûlullah! Ben o kadının sahibiyim. O kadın, sana küfreder ve hakkında çirkin sözler söylerdi. Onu nehyederdim dinlemez, menederdim vazgeçmezdi. Benim ondan inci tanesi gibi iki oğlum var. O bana karşı da yumuşaktı. Dün gece yine sana sövmeye ve hakkında çirkin sözler söylemeye başladı. Ben de hançeri alıp karnına sapladım, üzerine yüklenip onu öldürdüm! dedi. Bunun üzerine Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem:

— Dikkat edin ve şahit olun ki, o kadının kanı hederdir (kısas gerekmez), buyurdu.[5]

İbn-i Teymiyye rahimehullah bu hadis hakkında şöyle demiştir:

“Bu hadis, sırf peygamber sallallâhu aleyhi ve sellem’e sövdüğü için o kadının öldürülmesinin caiz olduğu hususunda bir nassdır. Keza, (Rasûlullâh’a sövdüğünde) zımmî birisinin öldürülmesine de delildir. Müslüman bir erkek ve Müslüman bir kadının -Rasûlullâh’a sövdükleri zaman- öldürülmeleri evleviyetledir.”[6]

[4] “Ümmü veled” ifadesi, efendisinden çocuk dünyaya getiren cariye anlamında bir fıkıh terimidir.
[5] Ebu Davut, hadis no: 4361. Hadis “sahih”tir.
[6] “es-Sârimu’l-Meslûl ala Şâtimi’r-Rasû”, sf, 66.
 
Öğrenen Müslüman Çevrimdışı

Öğrenen Müslüman

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Ve aleykum selam ve rahmetullahi ve berakatuhu,

İbn-i Abbas radıyallâhu anh’den şöyle rivayet edilmiştir: “Gözleri görmeyen âmâ birisinin bir ümmü veledi[4](cairyesi) vardı. Bu kadın Rasûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem’e küfreder, O’nun hakkında yakışıksız şeyler söylerdi. Âmâ adam onu bundan nehyeder, fakat kadın vazgeçmez, âmâ yine onu meneder, ama dinlemezdi. Kadın bir gece yine Rasûlullah hakkında yakışıksız şeyler söylemeye, ona küfretmeye başladı. Bunun üzerine âmâ hançeri aldı, kadının karnına sapladı ve üzerine yüklenip onu öldürdü. Ayakları arasına bir çocuk düştü. Kadın orasını (yatağı) kana buladı. Sabah olunca olay Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem’e anlatıldı. Rasûlullah halkı toplayıp şöyle dedi:

— Bu işi yapan şahsı Allah'a havale ediyorum (Allah adına yemin vererek arıyorum). Şüphesiz onun üzerinde benim hakkım var, (bana itaat etmesi vaciptir) ama ayağa kalkarsa müstesna.

Bunun üzerine âmâ kişi kalktı, safları yararak ve sallanarak (gelip) Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem’in önüne oturdu ve:

Ya Rasûlullah! Ben o kadının sahibiyim. O kadın, sana küfreder ve hakkında çirkin sözler söylerdi. Onu nehyederdim dinlemez, menederdim vazgeçmezdi. Benim ondan inci tanesi gibi iki oğlum var. O bana karşı da yumuşaktı. Dün gece yine sana sövmeye ve hakkında çirkin sözler söylemeye başladı. Ben de hançeri alıp karnına sapladım, üzerine yüklenip onu öldürdüm! dedi. Bunun üzerine Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem:

— Dikkat edin ve şahit olun ki, o kadının kanı hederdir (kısas gerekmez), buyurdu.[5]

İbn-i Teymiyye rahimehullah bu hadis hakkında şöyle demiştir:

“Bu hadis, sırf peygamber sallallâhu aleyhi ve sellem’e sövdüğü için o kadının öldürülmesinin caiz olduğu hususunda bir nassdır. Keza, (Rasûlullâh’a sövdüğünde) zımmî birisinin öldürülmesine de delildir. Müslüman bir erkek ve Müslüman bir kadının -Rasûlullâh’a sövdükleri zaman- öldürülmeleri evleviyetledir.”[6]

[4] “Ümmü veled” ifadesi, efendisinden çocuk dünyaya getiren cariye anlamında bir fıkıh terimidir.
[5] Ebu Davut, hadis no: 4361. Hadis “sahih”tir.
[6] “es-Sârimu’l-Meslûl ala Şâtimi’r-Rasû”, sf, 66.
Benim de aklıma ilk bu hadis geldi ama baş kısmındaki yemek olan kısım, kadının yahudiliği ve boğarak öldürme şekliyle acaba başka rivayetlerde mi geçiyor yoksa çok farklı bir olay daha mı var?
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin

 
M Çevrimdışı

Muaz_muslim

Üye
İslam-TR Üyesi
Bugünki darül küfür toprağındada bu hüküm geçerlimidir? Darül küfürde birisi rasulullah(sav)'e sövdüğü için birini öldürmesinin hükmü nedir?
 
SalihBeratt Çevrimdışı

SalihBeratt

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Bugünki darül küfür toprağındada bu hüküm geçerlimidir? Darül küfürde birisi rasulullah(sav)'e sövdüğü için birini öldürmesinin hükmü nedir?
Bu konu hakkında kesin hüküm verecekler hakkında

"Ben müşriklerle ikâmet eden her müslümandan beriyim."

rivâyetini düşünerek konuşmalarını tavsiye ederim.

Diyelim ki bunun câiz olduğuna hükmedildi. Ve müslüman bir kardeşimiz bu fiilde bulundu:

Kişi küfür beldesinden kaçamazsa (yüksek ihtimalle) onu yakalarlarsa esir alacaklar, yakalayamazlarsa o müslüman kardeşimiz fareler gibi kanalizasyonlarda, yer altında, karanlıklarda gizlenerek, kaçarak belki de zillet bir duruma düşerek yaşayacak. Belki namaz vaktinde abdest almaya fırsatı bile olmayacak. Namazını kılamayacak. Belki pis yerlerde gezmekten hasta olacak ve ilaç bile bulamayacak.

Yakalarlarsa (yüksek ihtimalle) hapiste ona işkence edecekler. Acılar içinde sızlanacak, vücûdu kan revân içinde olacak. Pek çok yerinde morluklar oluşacak belki sakat kalacak. Müslüman kardeşlerini satmalarını isteyecekler (işkence ile). En sonunda ise (o da belki) onu öldürecekler. Ama zaten o kişi de ölümü istediği için ona eziyet olsun diye öldürmeyi tercih bile etmeme ihtimâlleri olacak.

İşkencelerden sonra serbest bırakılırsa (ki bu serbest bırakılma işi düşük bir ihtimal) muhtemelen onu sürekli tâkip edecekler. Hicret etmek istese "Hicret edip kendinden olanlarla toplanıp bizden biraz daha mı öldüreceksin!?" Diye belki izin vermeyecekler. Zillet içinde bir hayâtı ona dayatacaklar. Ve belki en küçük bir vukuat yaşadığında ona ağır eziyetler edecekler. Müslümanlara yardım çağrısında bulunsa belki sesini ulaştıramayacak. Aşağılık kâfirler ne mektup atmasına ne telefona ne de internete izin vermeyecek belki de. Ben müslüman bir kardeşimin böyle bir zillete uğramasına gerçekten üzülürüm.

Bu yüzden yukarıdaki rivâyeti esas alarak düşünmek çok mühimdir.

Ama bu mesele Dâr-ül İslâm'da gerçekleşse böyle bir duruma mâruz kalma ihtimâli oldukça düşecek.

Kanaatim odur ki: Hicret edip İslâm'ı, Dâr-ül İslâm'da yaşamak güzel olan ve kalbimin hoşuna gidendir.

Bu konu hakkında Dâr-ül İslâm beldesinde belki kesin hüküm verilebilir ama Dâr-ül Harp yahut Dâr-ül Küfr'de bu mesele daha farklı olabilir.

Âlim olmadığım için bu soruya cevap vermiyorum. Sâdece küçük bir hatırlatma yapmak istedim.

Bu yazılardan sonra şu neşid aklımda canlandı: Al Qawlu Qawlu Sawarim | Web'e Özel
 
Son düzenleme:
Üst Ana Sayfa Alt