Alpaslan Kuytulun Cihad Meselesindeki Belamligi Üzerine

Mukim Çevrimdışı

Mukim

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Vaktim olmadigindan dolayi dönmemistim, sizin gibi birinin belam kavraminin icerigini bilmemesine sastim dogrusu!!!.

Değerli kardeşim bu dediklerine inşeAllah dönüş yapacam. Ama şimdilik şunu bil yeter. Belam kelimesini بلعام arapların bir takım hocaları tanımlamak için kullandığını görmedim fakat bizim bazı türk kardeşlerimiz sık sık kullanmakta. Bir kere daha diyorum. Belam kelimesinin asıl anlamı dinden dönen Allahın ayetlerini beş kuruşa satan adama denir. Şimdi bu çok ağır bir suçlama ve tekfir. Ben senin tekfir konusunda hassas olduğunu bildiğim için onları söyledim. Birisine belam dersen onu tekfir etmiş olursun ıstılah manası budur bu kelimenin, deyyus kelimesinden çok daha ağır ve aşağılayıcı bir ifadedir. Bu sözü kolayca birisi için kullanmamayı tavsiye ediyorum. Şimdilik bu kadar inşeAllah daha sonra ayrıntılı bir açıklama yapacağım. Hepimiz cihad konusunda hassassız. Fakat bundan dolayı öfkelenip bir takım sözler sarfetmeyelim. Bu daha fazla zarara yol açar.
 
S Çevrimdışı

seyful_fazl

Üye
İslam-TR Üyesi
ihvanlar akhiler sevgili dostlar hepinizden Allah razı olsun samimi bir şekilde herkes mantıklı ayrı ayrı değerlendirildiğinde gayette etkili yazılar yazmışınız ama bir bütün çerçevesinde bu önemli mevzuda sizin bu yazdıklarınızı tek tek okuyan bir insan olarak vakfı ve hoca efendiyi 12 yaşından beridir şimdi yaşım 26 tanıyan bir insan olarak tamamiyle .... bir konu olması hasebiyle gecenin bu saatinde fikirlerimi arzetmek istiyorum ...

öncelikle hoca efendi samimi bir insanmı evet kesinlikle buna inanıyorum daha doğrusu biliyorumda ama ben ona çok sordum çok sorulduğunada şahit oldum ve dinledimde cihad hakkındaki görüşlerini ama size şu kadarını net ve kesinlikle söylüyorumki Alparslan kuytulun cihad hakkındaki fikirleri sapıktır.
bilerek yada bilmeden bu zat benim eski hocaefendim türlü oyunlarla akıl mantık uydurmalarıyla göz korkutmalarıyle laf cambazlıklarıyla bu güne kadar en üstün cihad olan kıtal cihadını hep karalamıştır küçük görmüştür güneşi balçıkla sıvamaya çalışmıştır kendi yaptığı işide bütün işlerin üstünde tutmuştur ama ne yazıkki her konudaki derin ilmi bile bu konuda yaptığı hatadan dolayı onu esfeli sefilin durumuna düşmekten alıkoymamıştır ...
hocam cihada gidelimmi dil bilmiyorsunuz gitmeyin, arapçayı öğrenip namazda kılma o zaman kuytul hocam cihada gidelimmi burda adama ihtiyac var gitmeyin orda sanki yok ırzlara gecilirken namuslar hiç edilirken din iman yok sayılıp küfür müslümanların bacılarının başlarını ırzlarını açarken .
.hocam cihada gidelimmi amerika kullanır sizi gitmeyin amerika sanki kendisini kullanmıyor sen fitneden başka bir şey yapamazsın bu amerikancı tutumunla ancak fiyaskodur işin cihada gitme burda amerikanın sana tahsis ettiği kuklalarla yılanın ayaklarıyla savaş dur ahmak ...hocam cihada gideliimmi onların size ihtiyacı yok yapma yav kesinlikle varda bir mucahid gördülermi dünyalar onların oluyorda olmasın diyelim bizim cihad etmeye Allah yolunda kenetlenmeye ihtiyacımız var Alparslan efendi. ...

bu alparslan kuytul gibi belam gercekte amerikanın ve batılın bir numaralı kuklası maşası olan insanlarada samimi olanlarına Allah cc basiret gözlerini açmayı nasip etsin inşAllah kardeşler boşverin bunun gibi sapıkları da Allah cc seçtiği kullarına vAllahi yolunu gösteriyor ...cümleten hayırlı geceler akhilerim ...
 
!sLaM4eVeR Çevrimdışı

!sLaM4eVeR

لا اله الا الله
Admin
Değerli kardeşim bu dediklerine inşeAllah dönüş yapacam. Ama şimdilik şunu bil yeter. Belam kelimesini بلعام arapların bir takım hocaları tanımlamak için kullandığını görmedim fakat bizim bazı türk kardeşlerimiz sık sık kullanmakta. Bir kere daha diyorum. Belam kelimesinin asıl anlamı dinden dönen Allahın ayetlerini beş kuruşa satan adama denir. Şimdi bu çok ağır bir suçlama ve tekfir. Ben senin tekfir konusunda hassas olduğunu bildiğim için onları söyledim. Birisine belam dersen onu tekfir etmiş olursun ıstılah manası budur bu kelimenin, deyyus kelimesinden çok daha ağır ve aşağılayıcı bir ifadedir. Bu sözü kolayca birisi için kullanmamayı tavsiye ediyorum. Şimdilik bu kadar inşeAllah daha sonra ayrıntılı bir açıklama yapacağım. Hepimiz cihad konusunda hassassız. Fakat bundan dolayı öfkelenip bir takım sözler sarfetmeyelim. Bu daha fazla zarara yol açar.

Ancak yazabiliyorum, malum zaman.

Ahi sende demis oldugun türkiyede kullanilan anlaminda kullaniyorsun. Bak sadece senin yapmis oldugun tanimdan yola cikarak türkiyede kullanilan belam kelimesini örneklendireyim.

Dini bes kurusa satmak demissin, aynen demis oldugun cümle bu kavramin icine girer, bak size örneklendirim.

Türkiyede belam denirken, hiyanet kurumundaki umum olarak bu kurumun icinde imam vazifesinde bulunup, tagutu, demokrasiyi, hükümeti mesru gösterip Allahin dinini gizleyenler. Ne icin peki, asagi yukari 1500 tl, lojman ev ve .... 5 kurus degil ama sadece gecim icin yetecek bir para oldugundan seninde tanimina uygun olsa gerek.

Kurulan diyanet isleri, su an universitelerde olan ilahiyat fakulteleri vs genel olarak diyorum bunlarin kurulus amaci sadece sisteme belam (tagut) yetistirmektir. Ve sistem karsiliginda onlara ne vermekte, imamlara 1500-2 bin tl yard.doc ve proflara 3-5 bin tl arasi para ve makam... Arapcan cok iyi olsa gerek firavun dönemindeki ayetleri benden iyi anlarsin. Bunlar arasinda ben pek bir fark göremiyorum.

Yine arapcaniz cok iyidir, araf suresi 175 ve 176 da anlatilan kissadaki durumu ele alirsak, suan dünyanin 4 bir yaninda Allahin dini, peygamberimiz savin uyguladigi seriati yeniden hakim kilmak icin mucadele eden mucahidler bulunmakda ama öteki yandan onlarin yaptiklarini gecersiz kilmak, onlari gündemden düsürmek, onlara destegin önünü kesmek icin türlü kelime ve zihin oyunlari yapip insanlari saptiranlar bulunmaktadir. Tipki kuytul hocanin ögrenigi gibi, adam bir cok videosunda mucahideri acik acik karalamaktan geri durmuyor, kimse kafasina silah dayamadigi halde mucahidlerin önünü kesici bir cok konusma yapmaktadir. Bu yapilanlari daha baska ayetlerle benzestirmek zor olmasa gerek, tevbe suresi 81 de o zamanin munafiklari gibi ha bu sicakda savasa cikmayin de ha da orada ölmeyin, orada savasmayin abdye hizmet edersiniz demek ne fark var.

Ayetin devaminda Rabbimiz cehennem atesinin daha sicak oldugunu da belirtmekte.

Simdi mesele belam, munafik ya da kafir demek degil kardesim, kisisel olarak isimlendirmelere karsi oldugum gibi, hakkin önüne set olup hele hele oturdugu yerden herhangibi mazeretide olmaksizin cihad edenlere her türlü saldirip camur at izi kalsin mantigi ile savasanlari da oturup konusmamiz gerek.

Bir kardes baska bir konuda yazmis, 1 günlük sehid olan sahabeler hangi fakulteden mezun oldu demis aynen o sekilde Ilk dönemde iran fethedilirken kimlerle fethedildi bunu düsünürsek bu tür konusmalarin sadece insanlarin kalbine vehm sokmak oldugunu da görürür.

Ramazan el buti örneginde de bunu gördük, yasaminda olan bir cok sapiklik dogru olsa bile yasaminin sonuna dogru icindeki itikadi ispatliyici bir belamligi yapip firavun tarafina gecip, firavunun sihirbazi olma konumuna gelmistir. (Zahiren)

Simdi cikip ha kaffir bessas esad ile savas de ha da mucahidlere katilmayin onlar abdye hizmet ediyor demek, acaba ne fark var kardesim?

Malesef dünya sevgisi ve ölüm korkusu hepimize sirayet etmis durumda...

Sanirim baska ayetleri ele alip, mustafa islamoglu, bayindiri,telefilere deginmeye gerek olmasa gerek.
 
Mukim Çevrimdışı

Mukim

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Ancak yazabiliyorum, malum zaman.

Ahi sende demis oldugun türkiyede kullanilan anlaminda kullaniyorsun. Bak sadece senin yapmis oldugun tanimdan yola cikarak türkiyede kullanilan belam kelimesini örneklendireyim.
Dini bes kurusa satmak demissin, aynen demis oldugun cümle bu kavramin icine girer, bak size örneklendirim.

Türkiyede belam denirken, hiyanet kurumundaki umum olarak bu kurumun icinde imam vazifesinde bulunup, tagutu, demokrasiyi, hükümeti mesru gösterip Allahin dinini gizleyenler. Ne icin peki, asagi yukari 1500 tl, lojman ev ve .... 5 kurus degil ama sadece gecim icin yetecek bir para oldugundan seninde tanimina uygun olsa gerek.

Kurulan diyanet isleri, su an universitelerde olan ilahiyat fakulteleri vs genel olarak diyorum bunlarin kurulus amaci sadece sisteme belam (tagut) yetistirmektir. Ve sistem karsiliginda onlara ne vermekte, imamlara 1500-2 bin tl yard.doc ve proflara 3-5 bin tl arasi para ve makam... Arapcan cok iyi olsa gerek firavun dönemindeki ayetleri benden iyi anlarsin. Bunlar arasinda ben pek bir fark göremiyorum.

Yine arapcaniz cok iyidir, araf suresi 175 ve 176 da anlatilan kissadaki durumu ele alirsak, suan dünyanin 4 bir yaninda Allahin dini, peygamberimiz savin uyguladigi seriati yeniden hakim kilmak icin mucadele eden mucahidler bulunmakda ama öteki yandan onlarin yaptiklarini gecersiz kilmak, onlari gündemden düsürmek, onlara destegin önünü kesmek icin türlü kelime ve zihin oyunlari yapip insanlari saptiranlar bulunmaktadir. Tipki kuytul hocanin ögrenigi gibi, adam bir cok videosunda mucahideri acik acik karalamaktan geri durmuyor, kimse kafasina silah dayamadigi halde mucahidlerin önünü kesici bir cok konusma yapmaktadir. Bu yapilanlari daha baska ayetlerle benzestirmek zor olmasa gerek, tevbe suresi 81 de o zamanin munafiklari gibi ha bu sicakda savasa cikmayin de ha da orada ölmeyin, orada savasmayin abdye hizmet edersiniz demek ne fark var.

Ayetin devaminda Rabbimiz cehennem atesinin daha sicak oldugunu da belirtmekte.

Simdi mesele belam, munafik ya da kafir demek degil kardesim, kisisel olarak isimlendirmelere karsi oldugum gibi, hakkin önüne set olup hele hele oturdugu yerden herhangibi mazeretide olmaksizin cihad edenlere her türlü saldirip camur at izi kalsin mantigi ile savasanlari da oturup konusmamiz gerek.

Bir kardes baska bir konuda yazmis, 1 günlük sehid olan sahabeler hangi fakulteden mezun oldu demis aynen o sekilde Ilk dönemde iran fethedilirken kimlerle fethedildi bunu düsünürsek bu tür konusmalarin sadece insanlarin kalbine vehm sokmak oldugunu da görürür.

Ramazan el buti örneginde de bunu gördük, yasaminda olan bir cok sapiklik dogru olsa bile yasaminin sonuna dogru icindeki itikadi ispatliyici bir belamligi yapip firavun tarafina gecip, firavunun sihirbazi olma konumuna gelmistir. (Zahiren)

Simdi cikip ha kaffir bessas esad ile savas de ha da mucahidlere katilmayin onlar abdye hizmet ediyor demek, acaba ne fark var kardesim?

Malesef dünya sevgisi ve ölüm korkusu hepimize sirayet etmis durumda...

Sanirim baska ayetleri ele alip, mustafa islamoglu, bayindiri,telefilere deginmeye gerek olmasa gerek.

Değerli kardeşim, Belam kelimesi ile ilgili olarak tartışmayı fazla uzatmadan noktalandırmak istiyorum. Çünkü ne Kuran'da ne Sünnette ne klasik ulemanın eserlerinde ve nede çogu Müslümanların kullanmamış olduğu bir kelimeyi kullanmanın ben pek hayrını görmüyorum. Bu kelime İsrailliyatta geçmektedir. Bir terim/tanımlama oluşturulacaksa eğer bu İslami kaynaklara dayanılarak yapılması gerekir. İsrailliyattan alınan bir kelime ile müslümanları tanımlamayı doğru bulmuyorum bu Sünnete aykırı bir davranıştır.

Gelelim Alparslan Kuytul meselesine:
Alparslan hoca birçok sohbetinde Suriye cihadına değinmekte. Kanaatimce bunu müslümanların gündeminde tutmak için yapıyor. Ve Suriyedeki cihadi bizatihi eleştirmemekte. Yani esetten yana bir tavır sergilemiyor. Veya size karşı saldıranlara karşı saldırmayın demiyor. Alparslan hoca müslümanlara karşı uygulanan orantısız güce temas etmekte. Bu orantısız güç daha çok müslümanın ölmesini sağlıyor. Böyle bir güce karşı bir alt yapı olmadan, bir istihbarat olmadan, bir cemaat olmadan, bir strateji olmadan savaş başlatmanın sonuçlarının iyi olmayacağı düşüncesinde Alparslan hoca. !slam4ever kardeş diyorsun ki bir günlük şehid olan sahabiler hangi fakülteden mezun olmuştur. Bu çok doğru bir tespittir. Fakat o dönemi bu dönemle kıyaslamak doğru degil. Ozamanın şartları bu zamanın şartlarından çok daha farklı idi. Kaldı ki Allah Rasulu (s.a.v.) belirli bir alt yapısı olmadan, istihbaratı olmadan, bir "cemaatı" olmadan ve bir stratejisi olmadan müşriklere karşı savaşmamıştır. En önemlisi bir devleti ve bir ordusu olmadan silahlı savaşmamıştır. Medineye silahsiz gitti ve yine kan dökmeden hilafeti orda kurdu. Bu nasıl oldu? İşte Alpaslan Kuytul bu metoda temas etmekte. Önce biz güçlenelim ardından cihad ederiz demek istiyor aslında. Ve şu bir gerçektir ki müslümanlar şu asırda güçsüz, dağılmış, halifesiz (imamsız), her biri ayrı yolda ve en kötüsü birbirini yemekte ve parçalamakta. Böyle bir durumda sen cihad etsen belki bir kaç kişi kurtulur fakat arzuladığımız şeyler olmaz (güçlü bir İslami devlet mesela) demeye çalışıyor. Tüm bu zulümleri durdurmak için güçlü bir İslami devlet şart. Alpaslan hoca bu asırda orantısız güce karşı sadece silahla cihad etmenin neticelerini bildiği için bu yorumları yapıyor. Hoca bu yüzden "bir nevi" siyaset (tağuta boyun eğmeden) yapmanın önemine değiniyor. Müslümanlar siyaseti öğrenmeli artık ve bu siyaset tıpkı Allah Rasulunun (s.a.v.) yaptığı gibi yapılmalı diyor. Yani oynanan oyunları iyi tahlil etmeli ve ona göre önlem almalı, adım atmalı. Bunu sürekli tenbihlemesi niçin sizi öfkelendiriyor? Amerikanın istihbarat yapısına sürekli değinmesi normal çünkü bu düşmanın gücünü anlatmak ve buna karşı mücadele yapılırken dikkat edilmesi gerekilen hususları söylemesi faydalı olabilir. Bir cemaat kurmayı, bir strateji belirlemeyi, bir istihbarat oluşturmayı ve bir çok yerde adamımız olması gerektiğinden bahsediyor. Mesela Mısırdaki devrime bakın (her ne kadar orada istediğimiz olmasada) adamlar orada fazla kan dökmeden ve fazla zaman kaybetmeden Hüsnü Mübareki devirdi.

Abdulmuizz kardeşimiz bir çok yerde cihad etmenin farz-ı ayn olduğunu söylüyor fakat cihadla alakalı detaylara girmiyor. Hangi durumda farz-ı ayn? Suriyedeki cihad farz-ı ayn mıdır? Suriye zaten darul-harb idi ve orada ilk etapta başlatılan cihad değil özgürleştirme operasyonu idi. Yani şimdi değişmiş olması durumu degiştirmez. Çünkü savaşı başlatan taraf müslümanlar oldu. Orada 3 yıl önce aynı halk esede oy veriyordu, herşey normaldi sonra birden ne olduda onu devirmeyi bir görev bildiler? Ve savaşanların çoğu şuanda sadece esedi devirme derdinde ve topraklarını zalim eset ordusuna karşı müdafa etmekte. Suriyede hilafeti kurma derdi olanların sayısı çok düşük genele bakıldığında.

Hiç kuşkusuz Afganistanda, Filistin ve Iraktaki durumlar farklıdır. Çünkü kafirler orayı işgal etmeye gelmişlerdir. Onlara karşı var gücümüzle savaşmak farz-ı ayndır. Abdullah Azzamda bunu söylemiştir. Fakat Suriyedeki mesele çok karışık olduğundan bu hüküm aynen orası içinde geçerli demek için fazla delile ihtiyacımız vardır. Oraya gitmeyin diyen Alparslan hoca bu noktaya temas etmekte ve orada yapılan cihad bizim anladığımız farz-ı ayn cihadı değil demektedir aslında. Sayıları 20.000 askeri geçmeyen bir İslami ordusu ile hilafet kurmak kolay değildir. Ve ayrıca İslam fıkıhında savaştan geri çekilme sebebinden bahsetmek istiyorum. Bu konuyu belki biraz aydınlatır diye düşünüyorum ve Alparslan hocanın dediklerini. Tüm ulema düşman asker sayısının, müslüman asker sayısının iki katı olmadığı zaman savaştan geri çekilmenin caiz olmadığında müttefiktir. Fakat düşman asker sayısı iki kattan fazla olduğu zaman savaştan geri çekilmek caizdir. Buna dair delil Enfal suresi 66. ayet.

Allah, bundan böyle, bu konudaki yükünüzü hafifletti ve bünyenizde bir zaaf belirdiğini bildi. Buna göre eğer sizden yüz sabırlı kişi olursa, bunlar iki yüz kâfiri yenerler. Eğer sizden bin sabırlı kişi olursa, bunlar Allah'ın izni ile iki bin kâfiri yenerler. Allah sabırlılarla beraberdir. '

Ayrıca büyük fıkıh Alimi İbn Maceşun ابن الماجشون şöyle der "iki kattan fazla olma şartı (askeri) sayı ile değil, kuvvet bakımındandır". Yani mesela düşmanın atı ve silahı bir mücahidden daha kuvvetli olursa, mücahid önünden çekilebilir demiştir. (bu İmam Maliktende rivayet edilir). Ki bu gayet mantıklıdır müslümanlar başarması zor olan bir savaşa niye girsinler plan ve proje olmadan? Bakınız İmam Şafii ne demiştir: "Eger kafirler sayı ve savaş gücü bakımından müslümanlardan çok olmaz ve dolayısıyla onların zulmüne uğrama tehlikesi bulunmazsa müslümanların kafirlere fidye vermesi caiz değildir". Ki hepimizde iyi biliyoruz ki kafirler şu anda bizden sayıca ve güç bakımından daha güçlü. Onlara karşı bir silahlı mücadele başlatmak (dikkat edin başlatmaktan bahsediyorum savunmaktan değil) onları def edeceğimiz anlamına gelmiyor. Alparslan bunun için daha kalıcı ve sağlam çözümlere ihtiyacımız var demekte aslında.

Ben burada Alparslan Kuytul hocanın dediklerine bir ilmi açıklama getirdim. Bu benimde görüşümdür demiyorum fakat ilmi açıdan bakıldığında söyledikleri savunulabilir ve gerçekçidir. Ona bel'am demek (ki bu tekfir etmektir) veya bu görüşünden dolayı ona başka kötü sözler söylemek hiçte doğru bir davranış değildir. Ve ben Alparslan hocaya bu tip ağır sözleri söyleyenleri tevbe etmeye davet ediyorum. Bu kelimelerin kendilerine dönmemesi için dikkat etmeleri gerekir. Ben Alparslan hocayı eleştirmek yasak demiyorum fakat eleştirecekseniz eğer "söylediklerinin dinen kabul edilir olmadığına" dair deliller getirirsiniz ve İslami edeb kurallarına uyarak bunu yaparsınız. Ve ben bunu ilk önce yüzüne karşı delillerle yapmanızı tavsiye ederim. Davet budur diğeri yani arkasından konuşmak dedikodu ve karalamaktır (sizi vebal altında bırakır benden demesi). Ve ayrıca sadece cihad farz-ı ayndır demek yeterli değildir. Cihad fıkıhındada bir çok mesele vardır ve bunları sadece Abdullah Azzam veya şeyh Makdisinin eserlerinde bulamayabilirsiniz. Cihad fıkhını tam ve doğru anlamak için size Eski Ulemanın veya eski fıkıhçıların mesela İmam Malik, İmam Ebu Hanife vs. gibilerin bu konudaki TÜM içtihadlarına, bu cihad konularında konuşmaya başlamadan önce, bakmanızı tavsiye ederim.

İnşeAllah açıklayabilmişimdir ve inşeAllah hakaret içermeyen ilmi cevaplar alırım.
 
E Çevrimdışı

Et Tevhid vel Cihad

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Kardeş başlıga bakarsan Cihad Konusundaki belamlıgı diyor bir insan bir konuda mürciye bir konuda harici bir konuda cahil olabilir, sen yukarda cihad konusundaki ruhsatlardan bahsetmişsin hocanında konuşmasını kendince tevil edeerek deliller getirmeye calısmıssın, Alparslana kalsa Mucahidler oturup bogazlanmayı beklemeleri lazım gündemi takip ediyormusun bilmiyorum ama esed halka karsı acımasızca soykırıma girdi namuslarına tecavuz edildi yetim bırakıldı yurtlarından edildi bu halk ne yapacak esed bizi kesiyor had, cemaat mı kurak tebligmi yapalım diyecekti? yada evlerinde kendilerine sıranın gelmesinimi bekliyeceklerdi.
Alparlan cihad kıtal noktasında bilgisi nedir eline hiç silah almışmıdır askerlik dışında?

Cihadın başlarında Mucahidler silah bulamıyordu tek şarjörle ameliyeye gidiyorlardı ve Allah subhanehu teala mürted devletlerin ve alparslan gibi liderligindeki cemaatlerin paralarını onlara nasip etmedi ve kendi lütfü ile mucahidleri zenginleştirdi onlara ganimetler bahşetti bugun mucahidlerin elinde yıllarca cihad edecek kadar silah ve mühimmat vardır elhamdulillah ve şunu unutmayınki NİCE AZ TOPLULUKLAR VARDIR Kİ ALLAHIN İZNİ İLE COK TOPLULUKLARA GALİP GELMİŞTİR.

yUKARDAKİ YAZMIŞ OLDUKLARIN SADECE SENİN KENDİ ZANLARIN ALPARLAN HAKKINDA AFGANİSTANDA TALİBAN HAREKETİ YILLARDIR CİHAD EDİYOR VE O BÖLGEDE COK GÜÇLÜLER HAMD OLSUN SENİN BAHSETTİGİN ŞAHIS ORASI İÇİN NE YAPMIŞTIR NE PARA NE ADAM TEK GAYESİ CEMAATİNDEN GENCLER CIKIP GİTMESİN ORALARA TEK AMACI BUDUR HOCANIN CİHADA CIKMAK İSTEYEN GENCLER HAKIINDA YAPTIGI SOHBET NETTE MEVCUDDUR TEKRAR ONU BURAYA EKLEYİP FORUM KİRLİLİGİ YAPMAK İSTENMİYORUM.

ALPARSLANIN CİHAD NOKTASINDA TEK YAPTIGI ŞÜPE BIRAKMAK VE CİHADA KATILIMI ENGELLEMEKTİR BUNUDA HOCA SIFATI İLE YAPMAKTADIR, HOCANIN İLMİDE ACIKTIR SOHBETLERİNDE NE AYET NE HADİS ZİKRETMİYOR GENEL İTİBARİ İLE KELAMDAN BAŞKADA BİŞEY YOK MANTIK KONUŞUYOR.

MERAK EDİYORUM ZAYIFLIGI BAHANE EDİYORSUNUZDA HAZIRLIK OLARAK BU VAKIF NE YAPIYOR ASKERİ BİR HAZIRLIGI NEDEN YOK.

ŞEKİLCİLİKTEN BAŞKA BİR BAŞARISINI GÖRMÜYORUM BEN BU ADAMIN....

SANA BU KİTABI OKUMANI TAVSİYE EDERİM SAKALLI KARDEŞ

https://www.islam-tr.org/islam-fikhi/30496-el-cihad-vel-ictihad-ebu-katade-el-filistini.html


Şeyh Esir: “Ne yani bizler, evlerimizde öldürülmeyi mi bekleyelim? Hayır kendilerine karşı olan herkesi çeşitli şekilllerde yaftalayanlara karşı çıkıyoruz, evlerimizde öldürülmeyi de beklemeyeceğiz!”
 
İZZETLİ Çevrimdışı

İZZETLİ

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
cihad herzaman en zor ve ürkücü boğazları düğümleyen bir ameldir bu yüzden hiç bir zaman insanlar buna sıcak bakmazlar ve hiç bir zamanda şartlar oluşmaz bu hep böyle olmuştur ve olacaktır tabiki de şeytanını dinleyenlerin yanında ben gitmiyorsam tamamen iman zafiyetimle alakalıdır ve gitmeyen herkees içinde bence aynı şey geçerlidir lakin benim gözümde onlar bu dünyanın en takvalı en imanlı insanlarıdır Rabbim onlardan razı olsun geride bıraktıklarına en büyük hayırları şefaatlarıdır ama tabiki anlayana ha bizlerede çok büyük sorumluluk düşüyor herkesin bir şehit ailesi bulup azığını paylaşması gerektiğini düşünüyorum
 
!sLaM4eVeR Çevrimdışı

!sLaM4eVeR

لا اله الا الله
Admin
Değerli kardeşim, Belam kelimesi ile ilgili olarak tartışmayı fazla uzatmadan noktalandırmak istiyorum. Çünkü ne Kuran'da ne Sünnette ne klasik ulemanın eserlerinde ve nede çogu Müslümanların kullanmamış olduğu bir kelimeyi kullanmanın ben pek hayrını görmüyorum. Bu kelime İsrailliyatta geçmektedir. Bir terim/tanımlama oluşturulacaksa eğer bu İslami kaynaklara dayanılarak yapılması gerekir. İsrailliyattan alınan bir kelime ile müslümanları tanımlamayı doğru bulmuyorum bu Sünnete aykırı bir davranıştır.

Gelelim Alparslan Kuytul meselesine:
Alparslan hoca birçok sohbetinde Suriye cihadına değinmekte. Kanaatimce bunu müslümanların gündeminde tutmak için yapıyor. Ve Suriyedeki cihadi bizatihi eleştirmemekte. Yani esetten yana bir tavır sergilemiyor. Veya size karşı saldıranlara karşı saldırmayın demiyor. Alparslan hoca müslümanlara karşı uygulanan orantısız güce temas etmekte. Bu orantısız güç daha çok müslümanın ölmesini sağlıyor. Böyle bir güce karşı bir alt yapı olmadan, bir istihbarat olmadan, bir cemaat olmadan, bir strateji olmadan savaş başlatmanın sonuçlarının iyi olmayacağı düşüncesinde Alparslan hoca. !slam4ever kardeş diyorsun ki bir günlük şehid olan sahabiler hangi fakülteden mezun olmuştur. Bu çok doğru bir tespittir. Fakat o dönemi bu dönemle kıyaslamak doğru degil. Ozamanın şartları bu zamanın şartlarından çok daha farklı idi. Kaldı ki Allah Rasulu (s.a.v.) belirli bir alt yapısı olmadan, istihbaratı olmadan, bir "cemaatı" olmadan ve bir stratejisi olmadan müşriklere karşı savaşmamıştır. En önemlisi bir devleti ve bir ordusu olmadan silahlı savaşmamıştır. Medineye silahsiz gitti ve yine kan dökmeden hilafeti orda kurdu. Bu nasıl oldu? İşte Alpaslan Kuytul bu metoda temas etmekte. Önce biz güçlenelim ardından cihad ederiz demek istiyor aslında. Ve şu bir gerçektir ki müslümanlar şu asırda güçsüz, dağılmış, halifesiz (imamsız), her biri ayrı yolda ve en kötüsü birbirini yemekte ve parçalamakta. Böyle bir durumda sen cihad etsen belki bir kaç kişi kurtulur fakat arzuladığımız şeyler olmaz (güçlü bir İslami devlet mesela) demeye çalışıyor. Tüm bu zulümleri durdurmak için güçlü bir İslami devlet şart. Alpaslan hoca bu asırda orantısız güce karşı sadece silahla cihad etmenin neticelerini bildiği için bu yorumları yapıyor. Hoca bu yüzden "bir nevi" siyaset (tağuta boyun eğmeden) yapmanın önemine değiniyor. Müslümanlar siyaseti öğrenmeli artık ve bu siyaset tıpkı Allah Rasulunun (s.a.v.) yaptığı gibi yapılmalı diyor. Yani oynanan oyunları iyi tahlil etmeli ve ona göre önlem almalı, adım atmalı. Bunu sürekli tenbihlemesi niçin sizi öfkelendiriyor? Amerikanın istihbarat yapısına sürekli değinmesi normal çünkü bu düşmanın gücünü anlatmak ve buna karşı mücadele yapılırken dikkat edilmesi gerekilen hususları söylemesi faydalı olabilir. Bir cemaat kurmayı, bir strateji belirlemeyi, bir istihbarat oluşturmayı ve bir çok yerde adamımız olması gerektiğinden bahsediyor. Mesela Mısırdaki devrime bakın (her ne kadar orada istediğimiz olmasada) adamlar orada fazla kan dökmeden ve fazla zaman kaybetmeden Hüsnü Mübareki devirdi.

Abdulmuizz kardeşimiz bir çok yerde cihad etmenin farz-ı ayn olduğunu söylüyor fakat cihadla alakalı detaylara girmiyor. Hangi durumda farz-ı ayn? Suriyedeki cihad farz-ı ayn mıdır? Suriye zaten darul-harb idi ve orada ilk etapta başlatılan cihad değil özgürleştirme operasyonu idi. Yani şimdi değişmiş olması durumu degiştirmez. Çünkü savaşı başlatan taraf müslümanlar oldu. Orada 3 yıl önce aynı halk esede oy veriyordu, herşey normaldi sonra birden ne olduda onu devirmeyi bir görev bildiler? Ve savaşanların çoğu şuanda sadece esedi devirme derdinde ve topraklarını zalim eset ordusuna karşı müdafa etmekte. Suriyede hilafeti kurma derdi olanların sayısı çok düşük genele bakıldığında.

Hiç kuşkusuz Afganistanda, Filistin ve Iraktaki durumlar farklıdır. Çünkü kafirler orayı işgal etmeye gelmişlerdir. Onlara karşı var gücümüzle savaşmak farz-ı ayndır. Abdullah Azzamda bunu söylemiştir. Fakat Suriyedeki mesele çok karışık olduğundan bu hüküm aynen orası içinde geçerli demek için fazla delile ihtiyacımız vardır. Oraya gitmeyin diyen Alparslan hoca bu noktaya temas etmekte ve orada yapılan cihad bizim anladığımız farz-ı ayn cihadı değil demektedir aslında. Sayıları 20.000 askeri geçmeyen bir İslami ordusu ile hilafet kurmak kolay değildir. Ve ayrıca İslam fıkıhında savaştan geri çekilme sebebinden bahsetmek istiyorum. Bu konuyu belki biraz aydınlatır diye düşünüyorum ve Alparslan hocanın dediklerini. Tüm ulema düşman asker sayısının, müslüman asker sayısının iki katı olmadığı zaman savaştan geri çekilmenin caiz olmadığında müttefiktir. Fakat düşman asker sayısı iki kattan fazla olduğu zaman savaştan geri çekilmek caizdir. Buna dair delil Enfal suresi 66. ayet.

Allah, bundan böyle, bu konudaki yükünüzü hafifletti ve bünyenizde bir zaaf belirdiğini bildi. Buna göre eğer sizden yüz sabırlı kişi olursa, bunlar iki yüz kâfiri yenerler. Eğer sizden bin sabırlı kişi olursa, bunlar Allah'ın izni ile iki bin kâfiri yenerler. Allah sabırlılarla beraberdir. '

Ayrıca büyük fıkıh Alimi İbn Maceşun ابن الماجشون şöyle der "iki kattan fazla olma şartı (askeri) sayı ile değil, kuvvet bakımındandır". Yani mesela düşmanın atı ve silahı bir mücahidden daha kuvvetli olursa, mücahid önünden çekilebilir demiştir. (bu İmam Maliktende rivayet edilir). Ki bu gayet mantıklıdır müslümanlar başarması zor olan bir savaşa niye girsinler plan ve proje olmadan? Bakınız İmam Şafii ne demiştir: "Eger kafirler sayı ve savaş gücü bakımından müslümanlardan çok olmaz ve dolayısıyla onların zulmüne uğrama tehlikesi bulunmazsa müslümanların kafirlere fidye vermesi caiz değildir". Ki hepimizde iyi biliyoruz ki kafirler şu anda bizden sayıca ve güç bakımından daha güçlü. Onlara karşı bir silahlı mücadele başlatmak (dikkat edin başlatmaktan bahsediyorum savunmaktan değil) onları def edeceğimiz anlamına gelmiyor. Alparslan bunun için daha kalıcı ve sağlam çözümlere ihtiyacımız var demekte aslında.

Ben burada Alparslan Kuytul hocanın dediklerine bir ilmi açıklama getirdim. Bu benimde görüşümdür demiyorum fakat ilmi açıdan bakıldığında söyledikleri savunulabilir ve gerçekçidir. Ona bel'am demek (ki bu tekfir etmektir) veya bu görüşünden dolayı ona başka kötü sözler söylemek hiçte doğru bir davranış değildir. Ve ben Alparslan hocaya bu tip ağır sözleri söyleyenleri tevbe etmeye davet ediyorum. Bu kelimelerin kendilerine dönmemesi için dikkat etmeleri gerekir. Ben Alparslan hocayı eleştirmek yasak demiyorum fakat eleştirecekseniz eğer "söylediklerinin dinen kabul edilir olmadığına" dair deliller getirirsiniz ve İslami edeb kurallarına uyarak bunu yaparsınız. Ve ben bunu ilk önce yüzüne karşı delillerle yapmanızı tavsiye ederim. Davet budur diğeri yani arkasından konuşmak dedikodu ve karalamaktır (sizi vebal altında bırakır benden demesi). Ve ayrıca sadece cihad farz-ı ayndır demek yeterli değildir. Cihad fıkıhındada bir çok mesele vardır ve bunları sadece Abdullah Azzam veya şeyh Makdisinin eserlerinde bulamayabilirsiniz. Cihad fıkhını tam ve doğru anlamak için size Eski Ulemanın veya eski fıkıhçıların mesela İmam Malik, İmam Ebu Hanife vs. gibilerin bu konudaki TÜM içtihadlarına, bu cihad konularında konuşmaya başlamadan önce, bakmanızı tavsiye ederim.

İnşeAllah açıklayabilmişimdir ve inşeAllah hakaret içermeyen ilmi cevaplar alırım.


Ahicim kelime oyunlarin bana sökmez, israliyatta böyle deyip isin icinden ne güzel cikip konuyu solandiriyorsun, sen diyorsunki insanlar dinlerini para icin satiyor ben de aynen diyorum suanki cihada engel olan hocaciklar koltuklari icin satmadiklari sey yok.

Ve alpaslan kuytulu siddetli sekilde savunman ve onun munafikca olan ( bunu yazmayacakdim ama yazmasakda adami basimiza tam hoca yapacaksiniz) konusmalarini ne yapacagiz.

Her seyi bilen adam hic birseyden anlamiyor, hic bir ilmi sifati yokken burada insanlari egitiyoruz demekte, her seyi bilmekte üstüne yok ama el kaide olsun usame bin ladin olsun tanimiyorum diyor ama icindeki tüm pislikleri disariya yansitiyor.

Tüm dünya biliyor el kaide kim usame kim, bu herseyi bilen adam bunu bilmiyor. Ama ardindan her türlü saldiriyi yapiyor.

Bu mu islami suur.

Delilsiz sekilde mucahidlere saldirmak mi vahdet.

Iftira atarak muslumanlarin icine kusku sokarak mi öncü nesil olunuyor.


Bak islami bir devlet olsa bu sözleri ona yedirirdi, adamin boynunu munafik diye vururlardi.

Iste böyle kafirlerin ekmegine yag sürerek, onlari müslümanlarin karsisinda psikolojik olarak desteklemek, muslumanlari uyutmak belamliktir.
 
Mukim Çevrimdışı

Mukim

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Tamam !slam4ever kardeş fazla konuşmaya gerek olmadığını düşünüyorum çünkü bu konu bu şekilde uzarsa şerr olur/sözlü kavga çıkar. Açıklamalarımı yaptım eklediğin video için de dahil. Dileyen baksın. Ama meseleye İslami açıdan ve tarafsız baksın bakacak olan, lütfen.

Bak islami bir devlet olsa bu sözleri ona yedirirdi, adamin boynunu munafik diye vururlardi.

Bu okadar kolay değil eğer bu tip şeyler dediğin gibi olsaydı o sözde İslami devlet bir kaç yıl ayakta kalabilirdi. İslami devlette Allahın kanunları geçerlidir halkın arzuları/istekleri değil. Allahın kanunlarına dikkat etmeyen kendi arzularını İslam şeriatından sayanların saltanatı az sürer tarih buna şahiddir.

Ve ayrıca İslami devlette bu tip şeylerin olması için mahkemeler kurulur, alimler icma eder fetva verir ve halife izin verir. Senin benim arzuladığımız şeyler olmaz. Ve İslam devletinde idam edilenler ya mürteddir (dinden dönenler), (bazı) zina suçlarında bulunanlar yada haksızca müslüman öldürenlerdir. Bunuda kısaca bilmende fayda var.
 
!sLaM4eVeR Çevrimdışı

!sLaM4eVeR

لا اله الا الله
Admin
Ahi yönetici olmamdan dolayi bir yaptirim yapacak degilim, aciklamalarin beni destekliyor ancak sonucu kendi varmak istedigin yere bagliyorsun.

Bak cok güzel deginmissin mahkeme olayina, ben buraya onlarca video konusmasi dökerim alpaslan kuytul hocaya ait, adam elinde herhangibi delil olmadan mucahidlere iskembeden saldiriyor, söyler misin delilsiz sekilde mucahidlere saldirinca islami devlette mahkeme kurulsa bu kisiler bu sekilde kac kez konusabilir?

Hüküm olarak aferim, sen güzel analizci bir hocasin, senin varsayimlarin cok hos deyip ödüllendirmek mi yoksa o dili kesmek(mecaz) mi?
 
M Çevrimdışı

Muhammed Et-temimi

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Suriyedeki mucahidleri amerika yerleştirmiş amerika sınırlardan sokmuş.Yalan söylemek munafıklığın alametidir..Şehid olan inşaAllah Ahmed Seyyaf kardeş yeni evlenmiş ve hamile olan hanımını bırakarak cihad meydanına amerikanın çıkarları için amerikanın sınırdan geçirmesiye suriyeye geçmiş demek ki bu bel'ama göre...Cihad'a karşı olduğunu belli etmek için munafık yapmanın anlamı yok mucahidleri amerikancı amerikanın elamnıymış iftirasını atmaya gerek yok.Açıkça diyeceksin ki biz cihada karşıyız suriyede afganistandaki cihada karşıyız desene niye münafıklık yapıyorsunda eşini evini çocuğunu bırakıpta Allah yolunda savaşan mucahidlere iftiralar atıyorsun.Bu şahsın zaten akidesi bozuktur..İbn arabi gibi bir kafiri temize çıkarmaya çalışması bunun selefi salihin yolunda olmadığını batıl tasavufçuların pis akidesine sahib olduğu anlaşılıyor.
 
Geri
Üst Ana Sayfa Alt