küçük bir hatırlatma sadece
Ümmü Derda (ra)’dan rivayete göre, Resulullah (sav) efendimiz buyurmuştur:
دعوة المسلم لأخيه بظهر الغيب مستجابة عند رأسه ملك موكل، كلما دعا لأخيه بخير، قال الملك الموكل به، آمين و لك بمثل..
“Bir müslümanın, bir din kardeşine gıyabında yaptığı DUA kabul olunur. Başında vazifeli bir melek vardır. Kardeşine hayır DUA’da bulunduğu vakit, bu melek: ‘AMİN’ der. Ve: ‘Senin için de bir misli olsun’ der.” Müslim-Ebu Davud Tac c 5 s 210
Hadisin Tirmizi’deki metninde hafif bir değişiklik var ki şöyledir:
إن أسرع الدعاء إجابةً دعوة غائب لغائب..
“En çok kabul edilen dua, din kardeşin gıyabında yapılan duadır” Ebu Davud-Tirmizi: Tac c 5 s 211
Efendimiz (sav), Ömer (ra) umre yapmak üzere kendisinden müsaade almaya geldiğinde Resulullah (sav): (لا تنسانا يا أخي من دعائك)“Kardeşim bizi duandan unutma” diye kendisinden dua istemiştir. Hz. Ömer der ki: (كلمة ما يسرني أن لي بها الدنيا) “Bu, bir sözdür ki, bedelinde dünya verilseydi, o kadar sevinmezdim” buyurur. Ebu Davud-Tirmizi: Tac c 5 s 211
Peygamber efendimiz, (Allahü teâlâya günah işlemeyen dil ile dua edin)buyurdu. Böyle bir dilin nasıl bulunacağı sual edilince, (Birbirinize dua edin! Çünkü ne sen onun, ne de o senin dilinle günah işlemiştir) buyurdu. [Tergibüs-salât]
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Bir Müslümanın din kardeşinin arkasından ettiği hayır dua kabul olur. O dua edince, bir melek, “Âmin, kardeşin için istediğinin aynısı sana da verilsin” der.) [Müslim, Tirmizi, İbni Mace]
(Allah ile arasında perde bulunmayan iki dua vardır. Biri mazlumun duası, diğeri de kişinin din kardeşinin gıyabında yaptığı duadır.) [Taberani]