Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Günün Sahih Hadis-i Şerif'i

Ebu Muhammed Eymen Çevrimdışı

Ebu Muhammed Eymen

Bir adım öteside, Bin adım öteside toprak..
Frm. Yöneticisi
IMG_9892.JPG
“İnsanların üzerine öyle bir zaman gelecek ki, dininin gereklerini yerine getirme konusunda sabırlı/dirençli davranıp Müslümanca yaşayan kimse, avucunda ateş tutan kimse gibi olacaktır.”(Tirmizî, Fiten,73; Ebu Davud, Melahim,17).

Resim ebuyusuf dan alıntıdır..)
 
E Çevrimdışı

Ebu SILA

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
-Ukbe bin Amir el-Cuheni (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e on kişilik bir topluluk (heyet) geldi. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) dokuzu ile beyatleşti ve birinden el çekti.

Dediler ki:

−Ya Rasulallah! Dokuzu ile beyatleştin, bunu neden terk ettin?

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Şüphesiz ki onun üzerinde temime (muska) var!’ dedi.

Sonra Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) onu eliyle kopardı ve onunla da beyat etti ve:

−‘Kim, temime (muska) takarsa, kuşkusuz ki Allah’a şirk koşmuştur!’ buyurdu.”

Ahmed 17427, Albânî Silsiletu’l-Ehadisi’s-Sahiha 1/492
 
Tihame Çevrimdışı

Tihame

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Bureyde (radıyallahu anh) anlatıyor:

"Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bir ordunun veya seriyyenin başına komutan tayin ettiği zaman, -hassaten komutana- Allah'a karşı muttaki olmasını, beraberindeki Müslümanlara da hayır tavsiye eder ve sonra şunları söylerdi:

"Allah'ın adıyla ve Allah'ın rızası için savaşın. Allah'ı inkâr eden kâfirlerle çarpışın. Gazâ edin fakat ganimete hıyanet etmeyin, haksızlıkda bulunmayın, ölülerin vücudlarına sataşıp burun ve kulaklarını kesmeyin, (önünüze çıkan) çocukları öldürmeyin!

Müşrik düşmanlarla karşılaşınca onları önce üç şeyden birine çağır: Bunlardan birine cevap verirlerse onlardan bunu kabul et ve artık dokunma!

Önce İslâm dâvet et. İcâbet ederlerse hemen kabul et ve elini onlardan çek. Sonra onları yurtlarından muhâcirler diyarına hicrete dâvet et.Ve onlara haber ver ki, eğer bunu yapacak olurlarsa Muhacirler‚ va'dedilen bütün mükâfaat ve vecibeler aynen onlara da terettüp edecektir. Hicretten imtina edecek olurlarsa bilsinler ki, Müslüman bedevîler hükmündedirler ve Allah'ın mü'minler üzerine câri olan hükmü onlara icra edilecektir; ganimet ve fey'den kendilerine hiçbir pay ayrılmayacaktır. Müslümanlara birlikte cihâda katılırlarsa o hariç, (o zaman ganimete iştirak ederler.)

Bu şartlarda Müslüman olma teklifini kabul etmezlerse, onlardan cizye iste, müsbet cevap verirlerse hemen kabul et ve onları serbest bırak.

Budan da imtina ederlerse, onlara karşı Allah'tan yardım dile ve onlarla savaş. Bu durumda bir kale ahâlisini muhâsara ettiğinde onlar senden Allah ve Resûlü'nün ahd ve emânını talep ederlerse kabul etme: onlar için, kendine ve ashâbına ait bir emân tanı. Zira sizin kendi ahdinizi veya arkadaşlarınızın ahdini bozmanız, Allah'ın ve Resûlu'nün ahdini bozmaktan ehvendir.

Eğer bir kale ahalisini kuşattığında onlar, senden Allah'ın hükmünü tatbik etmeni isterlerse sakın onlara Allah'ın hükmünü tatbik etme, lakin kendi hükmünü tatbik et. Zira Allah'ın onlar hakkındaki hükmüne isâbet edip etmeyeceğini bilemezsin.

Müslim, Cihâd 3, (1731); Tirmizî, Siyer 48, (1617), Diyât,14, (1408); Ebu Dâvud, Cihâd 90, (2612, 2613)
 
E Çevrimdışı

Ebu SILA

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Bu köşk, Allah’a ibadet ederken uyuyakalan kimselerin köşküdür.

Bu köşk, uyurken Allah’ı anarak amellerini sona erdiren insanların köşküdür.

Onlar, ne ile amellerini sona erdirdiler?!

Elbette Allah’a tevekkül ederek, teslim olarak ve kendilerini O’na emanet ederek sona erdirdiler.


Bera bin Azib (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Herkim yatağına girdiği vakit sağ tarafına döner ve Allah’ım, kendimi Sana teslim ettim, işimi Sana havale ettim, sırtım Sana dayadım, yüzümü Sana döndüm, Senden çekinerek ve rağbetli olarak, Senin azabından ancak Senin rahmetine sığınırım. İndirdiğin kitaba, gönderdiğin Nebiye iman ettim der ve bu hal üzere ölürse cennette o kimse için bir ev yaptırılır’ buyurdu.”

Ahmed Müsned
 
E Çevrimdışı

Ebu SILA

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Size kadınlar hakkında hayırlı olmanızı vasiyet ederim. Çünkü kadın eğe kemiğinden yaratılmıştır. Bu kemikten en eğri şey üst tarafıdır. Eğer sen eğri kemiği doğrultmaya çalışırsan onu kırarsın! Onu kendi haline bırakırsan, daima eğri olmaya devam eder! Onun için kadınlar hakkında hayrı tavsiye edici olmanızı isterim!”

Buhari 3110, Müslim 1478/60, Nesei İşretu’n-Nisa 258, İbni Ebi Şeybe 4/184/4, Begavi 2332.
 
Tihame Çevrimdışı

Tihame

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Hz. Aişe (radıyallahu anhâ) anlatıyor:

"Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) vefat edinceye kadar Ramazan'ın son on gününde itikafa girer ve derdi ki: "Kadir gecesini Ramazan'ın son on gününde arayın".

Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'dan sonra, zevceleri de itikafa girdiler."

Buhârî, Fadlu Leyletü'l-Kadr 3, İtikâf 1,14; Müslim, İtikaf 5, (1172); Muvatta, İtikaf 7, (1, 316); Tirmizî, Savm 71, (790); Nesâî, Mesâcid 18, (2, 44); Ebu Dâvud, Sıyâm 77, (2462, 2464); İbnu Mâce, Sıyâm 59; (1771).

Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor:

"Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) her Ramazanda on gün i'tikafa girerdi. Vefat ettiği yılda ise yirmi gün i'tikafa girdi."

Buhârî, İ'tikaf 17; Ebu Dâvud, Savm 78, (2466). İbnu Mâce, Sıyâm 58, (1769).
 
E Çevrimdışı

Ebu SILA

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Kurra el-Müzeni (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) oturdu mu yanına sahabelerden bir kaç kişi otururdu. Aralarında küçük oğlu olan bir adam vardı. Adam çocuğunu önüne otuttururdu.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona:

−‘Onu seviyor musun?’ diye sordu.

Adam şöyle dedi:

−Ey Allah’ın! Rasulü Allah onu sevdirdiği gibi seni de sevdirsin.

Derken çocuk öldü. Adam da sohbete oğlunun hatırası sebebiyle gelmez oldu. Oğlu için üzüldü.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) onu göremeyince:

−‘Ben filan kişiyi göremiyorum!’ dedi.

Sahabeler:

−Ey Allah’ın Rasulü! O adamın oğlu öldü dediler.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) onunla karşılaşınca oğlunu sordu, o da oğlunun öldüğünü haber verdi.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona taziyede bulundu ve şöyle dedi:

−‘Sen şunlardan hangisini daha çok seversin? Ömrün boyunca onunla hoş vakit geçirmeyi mi? Yoksa yarın cennet kapılarından hangisine gidersen mutlaka onun senden önce oraya varmış olduğunu ve o kapıyı sana açmakta olduğunu görmeni mi?’

Adam:

−Ey Allah’ın Nebisi! Elbetteki benden önce cennetin kapısına gidip, bana o kapıyı açmasını daha çok severim dedi.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘İşte bu sana verilmiştir’ dedi.

Ensardan bir adam:

−Ey Allah’ın Rasulü! Allah beni sana feda etsin. Bu sadece ona mı has? Yoksa hepimize mi? dedi.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Aksine! Hepinize’ dedi.”

Nesei 1/296, İbni Hibban, Hâkim 1/384, Ahmed 5/35, Beyhaki 4/59, 60
 
Tihame Çevrimdışı

Tihame

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Ebu Mûsa Abdullah İbnu Kays el-Eş'arî (radıyallahu anh) anlatıyor:

"Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) şöyle buyurdular: "Allah'ın benimle gönderdiği ilim ve hidâyetin misali, bir araziye düşen yağmur gibidir. (Bilindiği üzere), bazı araziler var, tabiatı güzeldir, suyu kabul eder, bol bitki ve ot yetiştirir. Bir kısım arazi var, münbit değildir, ot bitirmez, ama suyu tutar. Onun tuttuğu su ile Cenab-ı Hakk insanları yararlandırır: Bu sudan kendileri içerler, hayvanlarını sularlar ve ziraat yaparlar. Diğer bir araziye daha isabet eder ki, bu ne su tutar ne ot bitirir.

Bu temsilin biri Allah'ın dininde ilim sâhibi kılınana delalet eder, böylesini Allah benimle göndermiş olduğu hidâyetten yararlandırır; yani hem öğrenir, hem öğretir. Temsilden biri de, buna iltifat etmeyen Allah'ın benimle gönderdiği hidâyeti hiç kabul etmeyen kimseye delalet eder".

Buhârî, İlm 20; Müslim, Fedail 15 (2282).
 
E Çevrimdışı

Ebu SILA

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Üç kişi var ki, onlara yardım etmek Allah Azze ve Celle’ın kendi üzerine aldığı bir haktır:

1) Allah’ın yolunda cihad eden mücahid,

2) İffetli olmak isteğiyle evlenen kimse ve

3) Kendi bedelini ödemek isteğiyle mükatebe yazışma yapan köledir.”

İbni Hibban 4030, Nesei 3106, Tirmizi 1706, İbni Mace 2518, Begavi 2239, Ahmed bin Hanbel Müsned 2/151, 437
 
Tihame Çevrimdışı

Tihame

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Ebu Hureyre anlatıyor,

Peygamberimiz (asm) şöyle buyurdu:

“Sıcak şiddetlendiği zaman, onu namazla serinletin. Muhakkak ki, sıcaklığın şiddeti, cehennemin nefes almasından ileri gelir. Öyle ki, cehennem ateşi Rabbine ‘Ya Rabbi! Bir kısmım bir kısmımı yedi.’ diyerek şikâyette bulundu. Bunun üzerine Allah, nefesin biri kışta, biri de yazda olmak üzere (yılda) iki nefes almasına izin verdi. İşte sizin gördüğünüz en şiddetli sıcak ve en şiddetli zemherir/soğuk bundan (bu iki nefesten meydana gelmekte)dır.”

(Buharî, Mevakît, 9; Müslim, Mesacid, 185, 186, 187)
 
ruhisukut Çevrimdışı

ruhisukut

Önce tanı sonra bağlan!
İslam-TR Üyesi
533-534- Ebû Hureyre ile Abdullah ibn Ömer'in kölesi Nâfi', İbn Ömer'e Hz. Peygamber'in sallallahu aleyhi ve sellem şöyle dediğini nakletmişlerdir:

"Aşırı derecede sıcak olunca, (öğle namazını) serinlikte kılın. Çünkü havanın aşırı derecede sıcak olması, cehennemin kaynamasından ileri gelir."

Feyhü'l Bârî, Cilt 2 sayfa 174 (Polen yayınları, basım 2006)

Sıcaklık konusuna değinen JuNDuLLAH , ظلمة الليل abiler ile denk gelemediğim diğer abi ve kardeşler; aşırı sıcakları yaşadığımız bu günlerde tefekkür edilecek bir hadis değil mi?
 
E Çevrimdışı

Ebu SILA

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
-Ebu Hureyre ( ra) dan Rasulullah (sas) " Kıyamet şu hal meydana gelmedikçe kopmaz ; Mal çoğalır ,hatta dolup taşar .Öyle ki bir adam malinin zekatını çikarır , fakat bu malı kabul edecek hiç kimse bulamayacak . Hatta Arabistan toprakları çayırlıklara ve nehirlere dönüşür."
buyurdu.

( Muslim, Buhari , Musned)
 
Tihame Çevrimdışı

Tihame

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor:

"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:

"Mü'min erkek ve kadının nefsinde, çocuğunda, malında bela eksik olmaz. Tâ ki hatasız olarak Allah'a kavuşsun."

Muvatta, Cenaiz 40, (1, 236); Tirmizi, Zühd 57, (2401)
 
Üst Ana Sayfa Alt