Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Günün Sahih Hadis-i Şerif'i

tek_dileğim Çevrimdışı

tek_dileğim

Üye
İslam-TR Üyesi
Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’den de şöyle buyurduğu sâbit olmuştur:
“Kim bizim bu dînimizde ondan olmayan bir şey ihdâs ederse, reddolunmuştur.” [Buhârî ve Müslim]
Yine şöyle buyurur:
“Kim bizim bu dînimiz üzere olmayan bir amel ile amel ederse, o reddolunmuştur.” (Müslim)
 
H Çevrimdışı

Habibullah

İyi Bilinen Üye
Site Emektarı
....... Bana Mâlik, Safvân ibn Suleym'den tahdîs etti ki, o hadîsi Peygamber'e yükseltiyordu. Peygamber (S): "Dul kadınların ve bir günlük yiyeceği olmayan fakirlerin nafakalarını kazanmaya koşan müslümân, Allah yolunda harb eden mücâhid gibidir, yâhud gündüz oruç tutan ve gece nafile namazı kılan kimse gibidir" buyurmuştur.


Ebû Hureyre (R) şöyle demiştir: Rasûlullah (S) şöyle buyurdu: "Dul kadınların ve bir günlük yiyeceği olmayan fakirlerin nafakalarını kazanmaya koşan kimse (sevâbda) Allah yolunda harb eden mücâhid gibidir."
- Buhârî'nin şeyhi Abdullah el-Ka'nebî: İmâm Mâlik'in şöyle dediğini sanıyorum diye gelerek ibareyi şekk ile söylemiştir:- "O kimse, hiç gevşemeden, zayıflamadan geceleyin teheccüd namazı kılan kimse gibidir ve hiç iftar etmeden nafile orucu tutan kimse gibidir"

Buhârî 35 rakamlı hadîste "Peygamber'e yükseltiyordu" ifadesiyle belirttiği sağlamlığı 36 rakamlı senedi sevkederek daha da kuvvetlendirmiştir.
35 Buradaki iki bâb ile hadîsler, cemiyetin himayesiz ve fakîr zümrelerinin nafakalarını ve geçimlerini sağlamaya çalışanların faziletinin ve cemiyete yaptıkları hizmetin düşmanla Allah yolunda harbeden mücâhidin hizmeti derecesinde kıymetli olduğunu anlatmaktadır
 
İSTİŞHAD Çevrimdışı

İSTİŞHAD

الله لا ينسى أحداً ، هذا أمر كاف ليطمئن قلبك
Admin
Hz. Enes (radıyallâhu anh) anlatıyor:
"Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ölmek üzere olan bir gencin yanına girmişti. Hemen sordu:
"Kendini nasıl hissediyorsun?"

"Ey Allah'ın Resûlü, Allah'tan ümidim var, ancak günahlarımdan korkuyorum" diye cevap verdi. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) da şu açıklamayı yaptı: "Bu durumda olan bir kulun kalbinde (ümit ve korku) birleşti mi Allah o kulun ümid ettiği şeyi mutlak verir ve korktuğu şeyden de onu emin kılar."

[Tirmizî, Cenâiz 11, (983); İbnu Mâce, Zühd 31, (4261).]
 
tek_dileğim Çevrimdışı

tek_dileğim

Üye
İslam-TR Üyesi
Ebu Hureyre (radıyallauhu anha) şöyle bildirmiştir: Peygamber şöyle buyurmuştur. Zenginlerin davet edilip de fakirlerin çağrılmadığı düğün yemeği, ne kötü bir yemektir!

Müslim, Nikah, 107, (ll,1054)
 
tek_dileğim Çevrimdışı

tek_dileğim

Üye
İslam-TR Üyesi
ALLAH Rasulü Hazret-i Muhammed (SallALLAHu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :

Makbul sabır, musibetle karşılaştığın ilk andakidir.

Tirmizi, Cenazi 13
 
E Çevrimdışı

Ebu Katade

Guest
“… İbni Ömer r.a’dan ; Resulullah s.a.v şöyle buyurdu : Allah benim ümmetimi – veya Muhammed ümmetini – dalalet üzerinde bir araya getirmez. Allah’ın eli cemaatin üzerindedir. Her kim, cemaatten ayrılırsa şüphesiz ki cehenneme ayrılır. “

TİRMİZİ : 4.C.2255.N
 
USULU'D DİN Çevrimdışı

USULU'D DİN

Üye
İslam-TR Üyesi
SAHİH İ BUHARİ

56.BAB/CİHAD SİYER

144.Esirlerin zincire vurulması

3010_ Ebu Hureyre'nin naklettiğine göre Resulullah as şöyle buyurmuştur:

''Cenab-ı Allah zincirlere vurulmuş bir şekilde cennete giren kimselere şaşar.''
 
İSTİŞHAD Çevrimdışı

İSTİŞHAD

الله لا ينسى أحداً ، هذا أمر كاف ليطمئن قلبك
Admin
İbnu Amr İbni'l-Âs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor:

"Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Allah ilmi [verdikten sonra], insanların [kalbinden] zorla söküp almaz. Fakat ilmi, ülemâyı kabzetmek suretiyle alır. Ülemâ kabzedilir, öyle ki, tek bir âlim kalmaz. Halk da cahilleri kendine reis yapar. Bunlara meseleler sorulur, onlar da ilme dayanmaksızın [kendi reyleriyle] fetva verirler, böylece hem kendilerini hem de başkalarını dalâlete atarlar."


[Buhârî, İlm 34, İ'tisam 7; Müslim, İlm 13, (2573); Tirmizî, İlm 5, (2654).]
 
Hafsa binti Ömer Çevrimdışı

Hafsa binti Ömer

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
- Ubâde b. Sâmit (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:
“Cennet’te yüz derece vardır; Her iki derece arasındaki mesafe gökle yeryüzü arası kadardır. Firdevs derece olarak en üstünü olup Cennetin dört ırmağı buradan fışkırır. Arş’ta bunun üstünde bulunur. Allah’tan Cennet istediğinizde Firdevsi isteyiniz.”
(Müsned: 21627)
 
Enfal.571 Çevrimdışı

Enfal.571

İyi Bilinen Üye
Site Emektarı
Kesir bin Kays rahmetullahi aleyh şöyle dedi:
“Ben Dımaşk mescidinde Ebu’d-Derda radiyallahu anh ile birlikte idim. Ona bir adam geldi ve:
–Ey Ebu’d-Derda! Ben sana Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in şehrinden bir hadis için geldim. İşittiğime göre bu hadisi Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’den sen rivayet etmişsin. Buraya başka bir ihtiyaçtan dolayı gelmedim, dedi.
Ebu’d-Derda radiyallahu anh’da şöyle cevap verdi:
–Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem:
‘…Kim ilim talep etmek için bir yola suluk ederse, Allah ona cennetin yolunu kolaylaştırır. Bir kavim Allah’ın evlerinden bir evde toplanır da Allah’ın Kitabını okur ve aralarında onu öğrenirlerse onlara sekinet iner, rahmet onları kuşatır, melekler onların etrafını sarar. Ve Allah kendi yanındakilere onlardan bahseder’ buyurdu.”


Ebu Davud 3641, Müslim 2699/38
 
Hafsa binti Ömer Çevrimdışı

Hafsa binti Ömer

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
اَللَّهُمَّ اغْفِرْ ليِ، وَ ارْحَمْنِي، وَ اهْدِنِي، وَ اجْبُرْنِي، وَ عَافِنيِ، وَ ارْزُقْنيِ، وَ ارْفَعْنيِ
“Allahım! Beni bağışla, bana merhamet et, beni doğru yola ilet, beni islah eyle, bana âfiyet ver, bana rızık ver,derecemi yükselt.”

Rasulullahın namazda iki secde arasında yaptığı dua...Nesâi dışında diğer sünen sahipleri tahric etmiştir. Bkz. Sahih-i Tirmizi, Sahih-i İbn-i Mâce (1/148).
 
E Çevrimdışı

Ebu Katade

Guest
فضالةَ بنَ عُبيدٍ ...... وسمعتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيهِ وسَلَّم يقول : المجاهدُ منْ جاهد نفسهُ .


{ … Fudale bin Ubeyd r.a dan.Ben Resulullah s.a.v den işittim şöyle diyordu : Mücahid,nefsine karşı cihad edendir. }

TİRMİZİ : 3.C.1671.N
 
islamabagli Çevrimdışı

islamabagli

Üye
İslam-TR Üyesi
Allahu Teala şöyle buyurur:
“Allah’ın ipine sımsıkı sarılın ve dağılıp ayrılmayın.” (3 Ali İmran/103)
“Allah ve Rasulü’ne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin; sonra korkuya kapılırsınız da kuvvetiniz gider.” (8 Enfal/46)
Rasulullah’ın (sallallahu aleyhi ve sellem) şu buyruğunda da cemaat açıkça emredilmiştir: “Allah’ın bana emrettiği beş şeyi ben de size emrediyorum: Cemaat, dinlemek, itaat etmek, hicret ve cihad(müttefekun aleyhi)
 
E Çevrimdışı

Ebu Katade

Guest
“… Ebu Said el-Hudri r.a dan ; Resulullah s.a.v şöyle dedi : Ciha- dın en faziletlisi, zâlim sultanın karşısında hakkı söylemektir.”

İBN MACE : 10.4011.N
 
tek_dileğim Çevrimdışı

tek_dileğim

Üye
İslam-TR Üyesi
Allah Rasulü Hazret-i Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :

Kim, kendisine yapılan bir iyliğe karşı, bunu yapana: "Cezâkellâhu hayran (Allah sana hayırlı mükâfaat versin!)" derse teşekkürü en mükemmel şekilde yapmış olur.

Tirmizi, Birr 86
 
islamabagli Çevrimdışı

islamabagli

Üye
İslam-TR Üyesi
Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurur: “İki göze ateş dokunmaz:
Allah korkusundan ağayan göz ve Allah yolunda nöbet tutan göz.” Tirmizi
 
E Çevrimdışı

Ebu Katade

Guest
{ … Ebu Hureyre r.a den Resulullah s.a.v şöyle buyurdu : Abdest almayan kimsenin namazı yoktur. Abdeste başlarken Bismillah demeyen kimsenin de abdesti yoktur. }

Ahmed (2/418) Ebu Davud (101) Tirmizi (25) Muhtasaran İbni Mace (399) Dare kutni (1/71) Hakim (1/1476) Beyhaki (1/43)
 
karafi Çevrimdışı

karafi

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Rasûlullah buyurdu ki:
— "Ümmetini onun üstünden en evvel geçirecek, ben olacağım. O gün rasûllerin duaları 'Allâhumme! Sellim settim ( Yâ Allah, selâmet ver, selâmet ver) '(den ibaret) olacaktır. Sırat Köprüsü 'nde sa '-dân dikenlerine benzer birçok çengeller vardır. Sizler sa'dân dikenlerini gördünüz mü?"
Sahâbîler:
— Evet görmüşüzdür yâ Rasûlallah! dediler. Rasûlullah devamla dedi ki:
— "İşte bu çengeller sa'dân dikenler ine benzerler. Ancak şu var ki, ne kadar büyük olduklarını yalnız Allah Taâlâ bilir, tşte bu çengeller insanları (kötü) amellerinden dolayı kapıp alırlar. Kimi kötü ameli sebebiyle helak olur. Kimi hardal gibi ezik ezik ezildikten sonra kurtulur. Nihayet Allah Taâlâ kulları arasında hüküm ve adaletini tamamlayıp sırf ilâhî rahmeti olarak, nâr ehlinden dilediklerini cehennemden çıkarmayı irâde ettiğinde meleklerine, ilâhî rahmete nâi-liyetleri murâd olanlardan Allah'a birşeyi ortak edinmemişleri, 'Lâ ilahe ille 'ilâh diye şehâdet etmişleri cehennemden çıkarsınlar diye ferman buyuracaktır. Melekler bunları cehennemde, üzerlerindeki sucûd izleri, alâmetleriyle tanıyıp çıkaracaklardır. Allah Âdem oğlu'ndan sucûd eserini yemeyi ateşe haram kılmıştır. Melekler onları ateşten kavrulup kapkara olarak çıkaracaklar. Sonra üzerlerine hayât suyu denilen bir su dökülecek de sel uğrağında biten yabanî reyhan tohumları nasıl çabuk biterlerse (yeniden) öyle biteceklerdir. Ve onlar*dan yüzü ateşe dönük bir kimse kalır ki, o:
— Yâ Rabb! Beni şu ateşin kokusu zehirleyip duruyor, yalım beni yakıp duruyor, benim yüzümü bu ateşten döndür! diyecek.
O kimse mütemadiyen yüzünü ateşten çevirmesi için Allah'a duâ edip duracak. Sonunda Allah ona:
— Senin istemekte olduğun şeyi sana verirsem, ondan başka bîr şey daha istemen olacak mı? buyuracak.
O kul:
— İzzetineyemîn ederim ki, Sen'den, ondan başkasını istemem! diyecek.
Allah onun yüzünü ateşten döndürecek. Sonra bunun ardından o kul:
— Yâ Rabb, beni cennetin kapısına yanaştır! diyecek. Allah:
— Sen ondan başka birşey istemeyeceğine azmedip kesin söz vermiş değil miydin? Yazık sana ey Âdem oğlu! Sen ne kadar sözünde durmaz, ahdine vefa etmez kişisin! buyuracak.
O kul Allah'a devamlı duâ edip duracak. Allah:
— Bu isteğini sana verirsem, ondan başkasını ister misin? buyuracak.
O kul:
— Hayır, izzetine yemîn ederim ki, ondan başka birşey istemem! deyip, ondan başka hiçbir şey istemeyeceğine dâir Allah'a birçok ahidler ve mîsâklar verecek.
Bunun üzerine Allah onu cennetin kapısına yaklaştıracak. O kimse cennet kapısına yanaşıp da ondaki güzellikleri görünce Allah'ın dilediği kadar bir müddet sükût edecek. Sonra:
— Yâ Rabb! Beni cennetin içine girdir! diyecek. Sonra Allah da:
— Sen ondan başka hiçbirşey istemeyceğine kesin söz vermiş değil miydin? Yazık sana ey Âdem oğlu! Sen ne sözünde durmaz kimsesin! buyuracak.
Oda:
— Yâ Rabb! Beni mahlûkaatının en bedbahtı kılma! diyecek ve bu söz üzerine duâ ve niyazını tekrar ede ede nihayet Allah Taâlâ ona
Gülecek Allah ona gülünce de, o kimseye, cennete girmesine izin vermiş olacaktır. Cennete girdiği zaman da o kula:
— Fulân şeyden temenni eti denilir, o da temenni edecek. Sonra ona:
— Fulân şeyden de temenni eti denilecek.
O da uzun uzun temennilerde bulunacak. Nihayet bütün temennileri kesilince, Allah Taâlâ ona:
— Bunların hepsi ve bir o kadar dahası da hep senindir.' buyuracaktır".
Ebû Hureyre: Bu kimse, cennet ehlinin cennete en son girecek
kişisidir, demiştir.
Hadîsi Ebû Hureyre'den rivayet edenlerden birisi olan Atâ ibn Yezîd el-Leysî dedi ki: Ebû Hureyre bunu rivayet ederken, Ebû Saîd el-Hudrî de Ebû Hureyre'nin beraberinde oturuyor ve Ebû Hureyre'nin dediklerinden hiçbir şeyi değiştirmeye lüzum görmüyordu. Tâ "Bunların hepsi senin ve bir o kadar dahası da hep senindir" sözüne gelince, Ebû Saîd, Ebû Hureyre'ye:
— Ben Rasûlullah(S)'tan "Bunların hepsi ve daha on misli de senindir, buyuracaktır" derken işittim, dedi.
Ebû Hureyre de:
— Ben Rasûlullah'tan yalnız "Bunlar ve beraberinde bir misli daha senindir" buyurduğunu belledim, dedi


Bu "Dihk", Allah'ın zâtına göre fiilî sıfatlardan bir sıfattır. Birçokları bunu rızâ ve hayır irâdesi ile tefsir etmişlerse de, "Dıhk" müteşâbih bir sıfattır deyip, duraklamadan îmân etmek te'vîlden daha salim bir yoldur

Başlığa uygunluğu "Sonra cehennem köprüsü kurulur" sözündedir ki, o Sırat 'tan ibarettir. Sırat, cehennem köprüsüdür, dedi. Çünkü Namaz Kitabı, "Sucûdun fadlı bâbı"nda "Sonra Sırat kurulur" demişti. Buradaki başlıkta her iki lafzı birleştirmiş oldu.
Buhârî bu hadîsin bâzı rivayetlerini değişik sahâbîlerden Tefsir de (en-Nısa: 39; el-îsrâ: 3), Tevhîd'de,... getirdi. Müslim de îmân'da getirmiştir: Müslim Ter., I, 246-250 "182".
Bu ru'yet hadîsi, rivayet yollarının çokluğu ile meşhur hadîslerdendir. Uzun kısa birçok ve birbirlerini îzâh eder mâhiyette metinlerle rivayet olunmuştur...
 
Üst Ana Sayfa Alt