şimdi benim bu konularda derin bir bilgim yok ama şu videoyu dinleyince aklıma şöyle sorular geldi .bahsi geçen hadisdeki sahabe ailesine zarar gelmesinden korktuğu için peygamberimiz sallallahu aleyhi vesselemin yalnız gideceği bir yeri kureyşe ihbar etse küfre düşer miydi?veya islam ordusuna baskın verilmesine yardım etseydi ne olurdu?ve bunların birbirinden ve kendim işgale uğramaktan korktuğum için diğer müslüman ülkelerin işgal edilmesine,öldürülmesine yardım ediyorum demekten farkı varmıdır
ikincisi acaba feda ettiği şey karşılığında aldığı dünyalık ne?Gerçekten suud işgale uğramaktan mı korkuyor (yani anne baba kadar değerli şeyleri kaybetmekten mi korkuyor) yoksa bu dünyalık, dünya zevkinin rahatının gitmesine ilişkin bir korku mu?Böyle olduğu takdirde yani para kaybedeceğim rahatım kaçacak korkusuyla müslümanlar aleyhinde çalışmak kişiyi küfre sokar mı?Peki suud un veya türkiyenin gerçekten işgal tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyleyebiliyor muyuz?Böyle bir varsayım ile korkaklık ile müslüman kardeşinin satmak caiz mi?
Konuyla alakalı başka sorular geliyor.Madem kendini güçsüz hissediyor,suud ümmeti birleştirip bu zilletten kurtulmak için ne yapıyor.Hem taht derdine düşüp ümmeti birleştirme için faaliyet sergimeyeceksin hem de ne yapalım biz zayıfız o yüzden müslümanları satıyoruz diyeceksin.Suud hanedanı ümmetin birleşip bu zilletten kurtulması için tahtını devretmeye hazır mı?
Bunlar o Müslümanları "harici" gördükleri için kendileri öldürmekte veya Amerika'lı kafirlerin öldürmesi arasında fark görmüyorlar. Mücahidler Amerikan askerlerinden 300 küsür tanesini patlattıklarında bu Ebu Zerdüşt'ün şeyhlerinden Bin Baz'ın başkanlığında bir heyet toplanıyor ve açıklama yapıyorlar.
Açıklama şöyle:"Bu bombalama eylemi İslam’ın zorunlu olarak koruma altına aldığı belli mukaddeslerine karşı bir saldırıdır. Masum insanların can, mal dokunulmazlığına ve güvenliğe, istikrara ve evlerinde sakin bir şekilde yaşayan insanların yaşam teminatına karşı bir saldırıdır. "
Dünyanın dört bir yanında Irak, Afganistan, Somali gibi İslam topraklarında Müslümanları kadın çocuk çocuk katleden, namuslarını kirleten, erkeklerini esir eden ve buna da "haçlı seferleri" diyen Amerikalılar mı masum ?
İşte bunların izinden gittikleri alimler, şeyhulislamlar.. Birde tevhid ehli alimleri hapislere doldurup "sizin alimleriniz nerede?" diyecek kadar da mel'undur bunlar. Hatta bunların alimlerinden biri Suud'da çıkmış şöyle diyordu:"Bakın biz davetimizi açıktan yapıyoruz. Ama harici tekfirciler hep gizli saklılar." Şeytana bak sen, tağutlar senden razı olduğu zaman elbette davetini açıktan yaymana izin verir. Sizin alimleriniz nerede ey serkeşler? Hangi kralın kucağında sabahlıyorlar acaba?
İslam tarihinde zalim sultanların döneminde bile alimler gizlenmişken, Said İbn Cubeyr, Ahmed İbn Hanbel, İmam Ebu Hanife, Muhammed İbn Sirin, gibi alimler zindanlara atılmışken, Said İbn Museyyeb gibi tabiin müftüleri dövülüp sokak sokak gezidirilmişken, sizin bugün tağutlara sırtınızı yaslayıp davet ettiğiniz dinin İslam olmadığına tüm kalbimde şehadet ediyorum.