Kardeşim rejim ile toplum ayrı tutulamaz, toplum ne ise rejim de odur, Allah bir toplum nefislerinde olanı değiştirmedikçe o toplumu değiştirmiyor, sen ise ben rejimi silah ile değiştiririm toplum da tabi olacaktır diyorsun.
Hayır bunu diyen rejimdi!
Bu aptalca söylemii genellikle gizli İrancılar yapardı. "Esad'ın halk desteği olmasa şimdiye kadar düşerdi" diye.
Bu rejim ikame edilirken ne kadar kan döküldüğünü bilmiyormusun?
Senin mantığına göre bu toplum o yıllarda İngilizlerden daha şiddetli kafirmi olmuştu da küfrü ingilizlerden daha şiddetli bir rejime kendisine musallat oldu?
Sebepler dünyasında yaşadığımızı unutmayalım, Allah toplumu o rejim ile imtihan etti. Hepsi bu. Yoksa Kemalistler halk desteği ile yapmadılar yaptıkları şeylerin hiçbirini. Toplum ile rejim 180 derece zıttı birbirine.
Bizde aynı şeyi yapalım demiyorum, zira yapmamıza gerek yok. Toplum bir İslam toplumudur ve Şeriatta en başta Müslümanlara inmiştir.
Bahsettiğin ayet en başta toplumun kendini değiştirmesini emreder. Yoksa senin mantığına göre hz Ömer(r.anh) İran'ı kılıç ile fethedip oraya İslam'ı dayatmamalıydı, zira acemler kendilerini değiştirmiyorlardı. Aynı şey Kürdistan, Şam ve Mısır içinde geçerli. Yani orada senin mantığına göre Ömer(r.anh) benim dediğim şeyi söylemiş oluyor.
Ama tekrar ediyorum Türk toplumu MÜSLÜMANDIR!
İnsanların fevc fevc İslama girmeleri Rasulullah sav in kan dökmeden Medine de devlet kurmasından ve mekke yi yine kan dökmeden fethetmesiyle gerçekleşti.
Türklerin tarihte nasıl Müslüman olduğundan haberin varmı senin? Su değirmenlerinden su yerine kan akacak kadar çok insan öldü o süreçte. Aynı şey bu günde olsun demiyorum ama sanki toplumu tekfir ediyormuşsun gibi konuşuyorsun.
Her dönemi kendi bağlamı içinde okumak lazım. Rasulullah'ın ölümünden sonra onun sünnetini bizden daha çok yaşayan Ebubekir(r.anh) döneminde dökülen kanın yine haddi hesabı yok. Hemde Arap yarımadası içinde!
Rasulullah(s.a.v), Mekke'yi kan dökmesede kılıç ile fethetti. Rasulullah(s.a.v), Mekke önlerine 10 bin kişilik bir ordu ile gelmeseydi Kureyşliler teslim olacakmıydı zannediyorsun?
Sadece davet ile Müslüman olan toplumlar var. Endonezya ve ve Afrika da. Ama onlar din değiştirdi, biz ise zaten Müslüman olan ümmetin müstevlilerden ve yerel tağutlar dan nasıl kurtulacağını konuşuyoruz. Hala mürşikler ile olan muameleleri örnek verip konuyu başka yere çekmeye çalışıyorsun.
Son olarak, ben ne daha önceki peygamberlerde ne de Rasulullah sav de silah ile rejimin ve toplumun değiştirildiğini görmedim. Tek örnek de Rasulullah sav ise onun yaptığının dışında bir yol ile yapılacağını da düşünmüyorum. Selametle kardeşim.
Zaten sıkıntı burada. Nebevi menhecin benim söylediğim şey olduğunu söylüyorum.
Senin söyledin şeyin ben hiçbir yerde başarı getirdiğini göremdim. Bizimki en azından Afganistanda bir başarı getirebildi.
Rasulullah'ın(s.a.v) Evs, hazrec dışında istisnalar hariç her kabileden biat almasında mutlaka savaşın bir rolü vardır. İslam kılıç ile zorla yayılmıştır demiyorum ama işin gerçeği bu. En son Mekke fethedildikten sonra ki kabilerlerin biat etmelerinde de birinci sebep yine Rasulullah'ın bölgede ki gücüydü.
Ayrıca tekrar ediyorum ben zaten insanları silah zoru ile Müslüman yapalım diyen yok. Sadece başımızda ki yerel tağutlardan ve mütevli tağutlardan kurtulmak için silah tek yol diyoruz. İkisi arasında ki farkı göremiyorsan zaten bu meseleler hakkında konuşman anlamsızdır.
Gelelim diğer söylediğin bazı meselelere:
Dediğim gibi bu değişimi sağlayacak olan kitledir ve bu kitlenin bir emiri vardır. Bu kitle o toplumda insanlara gereken tebliği usulüne ve uslubuna uygun olarak yapar. Bu tebliğ önce gizli ve sonra açıktan yapılır, o kitledeki bireyler önce en yakınlarına tebliğ yapar. Açıktan davet edilmeye başlandığında zor olan kısım başlar.
Kimi neye davet ediyorsun kardeşim sen. Amerikan halkınımı davet ediyorsun?
Toplum Müslümandır. Sadece fıskın ve fucurun yayıldığı bir toplumdur. Hepsi bu.
Herkesin islami yönetim istemesini beklicez demedim. Nitekim Medine de herkes İslami bir toplum istemiyordu. Rasûlullah sav olması gereken dediğim kitlenin emiriydi ve o Akabe biatlarıyla tebliğcilerini Medine ye toplumu İslami devlete hazır hale gelmesi için tebliğe gönderiyordu. Bu tebliğden sonra bilirsiniz ki 5 kişi olan davetçiler ertesi sene 12 kişi olarak geldiler ve bunlardan bazıları (daha önce evs ve hazrec kabilelerini iki mahalle olarak söyleyen bir arkadaş vardı) Medine nin iki büyük kabilesi olan ve birbirlerine düşman olan evs ve hazrec kabilelerini temsil ediyordu.
Rasulullah sav bu şahıslardan Medine de İslamı yaymak ve Müslümanları yetiştirmek üzerine beyat aldı, savaşmak veya korunmak için değil. Bu birinci Akabe biatıdır.
Rasulullah sav bu biatlarla Medine nin ileri gelenlerine davetini ulaştırdı ve bu davetler olumlu sonuç buldu. Bunun neticesinde devlet kurulması olağan bir durum.
Aynı şekilde şimdi kur bakalım devlet nasıl kuracaksın. Kuzey Irakta ki birbirine düşman olan Barzani ve Talebani aşiretlerinimi İslamlaştırıp orada devlet kuracaksın!
Mesele de tam burada başlıyor, 7. yy arabistanında yaşamıyoruz. Aramızda bir peygamber yok.
Kan dökmeden -Müslüman yada kafir farketmez- devlet kuramazsın. 7. yy'da dünyanın unuttuğu ve öncesinde bir iki istisna dışında devlet nedir bilmeyen bir coğrafya da yaşamıyorsun. 21. yy da dünyanın en sıkıntılı ortadoğu bölgesi ile ikinci en sıkıntılı sayılabilecek balkanların tam ortasında bulunuyorsun.
Türk toplumuna gelince, toplumun %10 ile %15 arasında oynayan bir kesimi İslam istiyor. %20 ile %25 bir kesimde sekülerdir. Geri kalanlar ise "Ekmek partili" dediğimiz politize olmayan merkez-sağ güruh.
Bu hükümete veya bürokrasideki insanların veyahut bu toplumun silah zoruyla dayatılarak hidayet beklenmesi ne kadar abes ile iştigalse kendi kendilerine bırakarak bulmalarını beklemek te bir o kadar abes ile iştigaldir. Bu yüzden Rasulullah sav ne silah zoru ile ne de kendi hallerine bırakarak devlet kurmamıştır.
Anlamamakta halen ısrar ediyorsun.
Kafir olan toplumdan değil, Müslüman olan toplumlardan bahesiyoruz. Yoksa sen bu toplumun Mekke müşrikleri ile aynı hükümdemi olduğunu düşünüyorsun?
Ayrıca Rasulullah(s.a.v) uyguladığı metod ile 23 senelik nübüvvet hayatının sonunda tüm Araplar Müslüman olmuştu. Risaletin 70. senesinde ise Müslümanlar, İstanbulu kuşatma iki kere altına almış, İran'ı, Mısırı, Şam'ı, Kürdistanı, Libya'yı fethetmiş bir haldeydi. Allah aşkına en az 70 senedir uygulaya uygulaya bitiremediğiniz bu metot ne kazandırdı size!!!