Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

İlmi Konu Cami İmamlarının Arkasında Namaz Kılmak (Kılabilmek)

E Çevrimdışı

ehlisünnet76

Üye
İslam-TR Üyesi
Ebu Ya'la'nın rivayet ettiğine göre Ebu Bekir el-Mervezi dedi ki :İmam Ahmed’e; "Bir sokakta yürüyorum ve kameti işitiyorum, onların arkasında namaz kılmam için ne dersin?" diye sorduğumda İmam Ahmed şöyle cevap verdi : "Ben bu konuda müsemahalıydım, fakat bidatlar yaygınlaştığında, sadece (akidesini) tanıdığın insanların arkasında namaz kıl."

(Ebu Ya’la b. el-Ferra, Tabakati’l-Hanabile 1/59 )

?
Şeyh Abdulkadir b. Abdulaziz kitabında şöyle demektedir :
İbn-i Kudame Rahimehullah şöyle demiştir:
“Bir kimse, Müslümanlığında yahut çift cinsiyetli (hunsa) olup olmadığı hususunda şüphe bulunan bir kimsenin arkasında namaz kılarsa, bu kişinin küfrü veya çift cinsiyetli olduğu açığa çıkmadığı müddetçe namazı sahihtir. Çünkü namaz kılan kimsenin (özellikle de bu kimse imam olursa) bu davranışından anlaşılan onun Müslüman olduğudur. Çift cinsiyetli olduğundan şüphelenilen kimse ise (özellikle erkeklere imamlık yapıyorsa) onun bu davranışından anlaşılan, böyle bir durumunun olmadığıdır.
Ancak namazdan sonra kişinin kafir yahut çift cinsiyetli olduğu ortaya çıkarsa, onun arkasında namaz kılanın, açıkladığımız gibi namazını iade etmesi gerekir. Şayet imam İslam’a bir girip bir çıkıyorsa, onun hangi dinden olduğu öğrenilinceye dek arkasında namaz kılınmaz.”(El-Muğnî Mea’ş-Şerhi’l-Kebîr, 2/34)

Şu halde, kafir olabileceğine dair hakkında şüphe bulunan bir kimsenin arkasında kılanın namazı sahih oluyorsa, kafir olduğu bilinmeyen bir kimsenin arkasında kılanın namazının sahih olması daha uygundur.
(Şeyh Abdulkadir b. Abdulaziz; İman ve Kufur kitabı, Zahiri Halinden Müslüman Olduğu Anlaşılan Kimse babı )
 
Ömer İbn Abdulaziz Çevrimdışı

Ömer İbn Abdulaziz

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Yine Şeyhulislam İbn Teymiyye şunları bildirmektedir:
“Dört imam ve Müslümanların diğer imamlarının ittifakı ile, durumu kapalı olan her Müslümanın arkasında namaz kılınır. Kim, “Ben sadece batınî akidesini tanıdığım kimsenin arkasında Cuma yahut cemaat namazı kılarım” derse; sahabeye, onlara iyilikle uyanlara, Müslümanların dört imamına ve diğerlerine muhalefet eden bir bid’atçıdır. Allah en iyisini bilir.” (Mecmuu’l-Fetâvâ, 4/ 542)

Kardes simdi ne yapacagiz


İbn Teymiyye'den bir nakil buldun ve sanıyorsun ki mesele kapandı öyle mi? Allah için biraz adalet sahibi olalım. İbn Teymiyye'nin söylediği mesele her zaman ve dönemde geçerli midir? Bak ben de sana yine aynı "Mecmuat'ul Feteva"dan nakil yapacağım.

Şeyhulislam İbn Teymiyye Mecmuat'ul Feteva'da 3/280'de diyor ki:

"İnsanlardan çoğu, bidatlar çoğaldığı dönemlerde istihbab (güzel görme) babından itikadını bilmedikleri kimselerin arkasında namaz kılmadılar.

İmam Ahmed bin Hanbel'den de bu görüş nakledilmiştir. Fakat o sadece akidesini bildiğinin arkasındaki namaz sahihtir diğeri değildir dememiştir.

Ebu Ömer Osman ibn Merzuk, Mısır beldesine gitmişti. O zaman o beldenin kralı şiiliği ve sapık batıniyye mezhebini izhar ediyordu. Bu şekilde Mısır diyarında bidatlar çoğalıp artınca, işte o zaman ashabına akidesini bildiklerinden başkasının arkasında namaz kılmamalarını emretti."

İbn Teymiyye senin naklettiğin sözde bidatçı diyor ama başka bir yerde İmam Ahmed gibi Osman bin Merzuk gibi büyük imamların bu görüşlerini naklediyor öyle mi?

Ayrıca bu sözler İslam diyarında söylenmiş sözlerdir. Küfrün ve şirk aleni olarak işlendiği bir belde hakkında Şeyhulislam'ın açık fetvaları vardır. Bu da ayrı bir meseledir. Sen konuları birbirine karıştırıyorsun. Tağutların imamlarının arkasında namaz kılmamak konusunda İbn Teymiyye'nin Müslüman toplum için söylediği sözleri getiriyorsun. Elbetteki Sahabe dönemi gibi bir dönemde itikad araştırmak bidattır. Fakat bir beldede küfür ve şirk izhar ediliyorsa orada durum değişir.

Hatta toplumun büyük kısmı şirki izhar edip devlette İslam devleti değilse, meşhur olan fetvaya göre bu belde darul küfürdür yani küfür beldesidir. Orada uygulanacak ahkam değişir. Örneğin bugün İran küfür beldesinin toplumu müşrik ve kafir bir toplumdur. Onlar namaz kılıyor, namaz islam alametidir diyerek her ezan işittiğinde camiye girip namaz kılan kimse, basireti körelmiş bir kimsedir. Bu konuda ki nasları fıkh edememiştir.

Allah en doğrusunu bilir.
 
A Çevrimdışı

Almunadil

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Yine Şeyhulislam İbn Teymiyye şunları bildirmektedir:
“Dört imam ve Müslümanların diğer imamlarının ittifakı ile, durumu kapalı olan her Müslümanın arkasında namaz kılınır. Kim, “Ben sadece batınî akidesini tanıdığım kimsenin arkasında Cuma yahut cemaat namazı kılarım” derse; sahabeye, onlara iyilikle uyanlara, Müslümanların dört imamına ve diğerlerine muhalefet eden bir bid’atçıdır. Allah en iyisini bilir.” (Mecmuu’l-Fetâvâ, 4/ 542)


Kardes simdi ne yapacagiz



Orasını sen söyle artık madem İbni Teymiyyeden alıntı yaptın. İbni Teymiyye vermiş fetvayı bizim burada konuşmamız boş öyle değil mi? İbni Teymiyyenin yaşadığı çağ farklı bizim yaşadığımız çağ farklı. Bakınız ibni Teymiyye devletin meşru olabilmesi için yönetim sisteminin şeriata göre olması gerektiğini söylüyor. İbni Teymiyye bu çağda yaşasaydı yine aynı görüşte mi olurdu? Meşru olmayan bir devlet ve bu devlete bağlı namaz kıldırma memurları (resmî izin günleri olan, her yıl düzenli maaşlarına zam yapılan vs) Sen de bu soruya cevap ver.

ehli sunnet camileri ne demek öyle? Cami camîdir, mescidler Allah'ındır ve orda yalnızca Allah'a ibadet edilir. Bir mezhebin, partinin, devletin propagandası yapılmaz camilerde. Bırakın artık şu ehli sunnet demeçlerini. Ya Müslümandır yada kafirdir. Ümmetin şuanda cihad eden müslümanlara ihtiyacı var. Ehli sunnet diye diye bizi bir asır oyaladınız.

Malum selefilerden misin sen? Hani şu elalbani, Binbaz ve ibni Useymin yolundan gidenler?
 
E Çevrimdışı

ehlisünnet76

Üye
İslam-TR Üyesi
Yazıyı okudum. Daha önce de okumuştum bu yazıyı.

Yazıda özet olarak deniliyor ki:"Dolayısıyla, Hatıb’ın (radıyallahu anh) fiili küfür ve kişiyi dinden çıkaran dostluk olsa da, yukarıda aktardığımız sebeplerden dolayı Hatıb’ın tekfir edilmesi caiz değildir."

Bir kimse hakkında hüküm vermeden önce o kişinin yaptığı fiilin hükmünü isbat etmek gerekir. Ben bu hadis hakkında birçok alimin şerhinin, açıklamasının, birçok müfessirin de bu konuda inen ayetler hakkında tefsirlerinin olduğunu biliyorum.

Bu noktada sorulması gereken bir soru var; Hatib(radiyallahu anh)'ın yaptığının küfür olduğunu hangi İslam alimi söylemiş?

Önce bu amelin küfür olduğunu isbat edelim ki daha sonra Hatib(radiyallahu anh)'ın neden tekfir edilmediği konuşulsun.

Yok bütün İslam uleması Hatib (Radiyallahu anh)'ın yaptığının haram olduğunu ve küfür olmadığını söylemiştir diyorsak -ki öyledir- konuşulacak birşey yok.

Yok eğer alimlerde Hatib'in yaptığının küfür olduğunu fakat tekfir edilmediğini söylemişler diyen biri varsa bu sözünü isbat etsin ve İslam tarihinde hangi fakihin, muhaddisin, müfessirin bunu küfür olarak isimlendirdiğini bize nakletsin.

Yoksa biz her hadisten kendi hevamıza ve aklımıza göre hüküm çıkaracaksak bu işin sonu nereye varır? Bizler bu sebeple insanlara İslam'ı selefin anladığı şekilde anlamalarını tavsiye ediyoruz. Aksi halde bugün nice insanlar kendi mezheblerini kabul ettirmek için -haşa- Peygamberlerin bile Allah'a şirk koştuklarını fakat cehaletleri sebebiyle mazur olduklarını söylüyorlar.

Ayrıca daha önce de seninle bu meseleyi tartışmışız fakat mesele bir yere varamamış.

Ve son olarak yapıştırdığın yazı senin savunduğun meseleyi anlatmıyor ki. Yazıda böyle bir durum sadece Hatib(radiyallahu anh) için geçerliydi başkası için geçerli olmaz diyor ve bunun sebeplerini anlatıyor. Sen ise cami imamları konusunda bu yazıyı delil olarak getiriyorsun.

Bak ahi senin menhecine tanıdık ebu hanzala senin görüşlerine aksini kitapında yazmaktadır. Sen yine bildiğini yap.
Şüphe: Hatıb b. Ebi Beltea kıssası: Mekke fethinden önce Hatıb bir kurye aracılığı ile Mekkelilere bir mektup göndermiş, Peygamberimizin Mekke üzerine yürüyeceğini haber vermiştir. Allah-u Teala Peygambere vahyederek bu durumu bildirmiştir. Peygamberimiz (sav.), Ali (ra.) ve Zübeyir’i (ra.) mektubu götüren kadının arkasından yollamıştır. Mektup kadının saç örgüsünden çıkmıştır. Peygamberimize mektupla geldiklerinde Ömer (ra.): ‘Bırak şu münafığın kafasını vurayım ya Rasulallah’ der. Peygamberimiz ise: ‘Neden böyle bir şey yaptın ey Hatıb?’ der. Hatıb: ‘Vallahi küfre girmek, küfre rıza göstermek ve mürted olmak için yapmadım’ deyince, Peygamberimiz: ‘İstediğinizi yapın ey Bedir ehli, şüphesiz ki Allah sizi affetmiştir’ buyurmuştur. Bu kıssayı delil getirenler, kişi küfrü sevip rıza göstermediği sürece dünyalık maaş ve benzeri sebeplerle kafirlere dostluk yaparsa kafir olmaz demişlerdir. Cevap: a. Hatıb’ın yaptığı küfürdür. Ömer (ra.) “Muhakkak ki bu münafık oldu. Bunun kafasını vurayım!” deyince Peygamberimiz (sav.), ‘Hayır o münafık değildir’ dememiştir. Sadece olayı tahkik etmek için sormuştur. Hatıb’ın kendisi de Peygamberimiz sorduğunda, bunu küfre girmek için yapmadığını söylemiştir. Demek ki fiilin küfür olduğu herkes tarafından malumdur. b. Bu kıssayı delil alanlar genelde parayla askerlik veya polislik yapan insanların yaptığının yanlış olduğunu fakat tekfir edilemeyeceklerini söylerler. Polis ve askeri Hatıb (ra.)’a kıyas etmek kasaptan ehliyet almak veya cellada ressamlık yaptırmak gibidir. Hatıb bir defaya mahsus olmak üzere, kafirlerin safında yer almadan Müslümanların tarafından (cephesinden) kafirlere bir mektup yazmıştır.
 
E Çevrimdışı

ehlisünnet76

Üye
İslam-TR Üyesi
Kıyasın sahih olabilmesi için en bariz şart, konu hakkında özel bir nassın bulunmamasıdır. Bu tür kıyaslara fasit kıyas denir. Hatıb olayı şuna kıyas edilerek delil olabilir: Bir Müslüman bir defaya mahsus olmak üzere Müslümanların safından çıkmadan kafirlere bilgi sızdırır. Olsa olsa böyle bir şey yapanın hemen tekfir edilemeyeceğine delil alınabilir
 
Said El Ensariyy Çevrimdışı

Said El Ensariyy

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Peki Diyanet işleri başkanlığının imamlık kadrosunda bulunan yaklaşık 55.000 imam muayyen tekfir edilebilir mi bu imamlar hakkında şöyle bir gerçekte var devlet statüsünde çalışmaya başlamadan önce bir anlaşma imzalamak zorundalar oysa o anlaşmada laiklik üzerine yemin ediliyor, çoğu zaman diyanet imamlarının tekfir edilemeyeceği tartışılıyor ama diyelim tağutu inkar ettiğini belirtsede fasıkta olmasa demokrasinin küfür olduğunu anlatsa tevhidi bilsede sonuçta diyanet işleri altında bu anlaşmayı imzalayarak bu işi yapmak zorunda olması bir gerçek...

675 SAYILI DEVLET MEMURLARI KANUNU

Madde 6 - (Değişik madde: 12/05/1982 - 2670/1 md.)Devlet memurları, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına ve kanunlarına sadakatla bağlı kalmak ve milletin hizmetinde Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını sadakatla uygulamak zorundadırlar. Devlet memurları bu hususu "Asli Devlet Memurluğuna" atandıktan sonra en geç bir ay içinde kurumlarınca düzenlenecek merasimle yetkili amirlerin huzurunda yapacakları yeminle belirtirler ve özlük dosyalarına konulacak aşağıdaki "Yemin Belgesi" ni imzalayarak göreve başlarlar.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına, Atatürk İnkılap ve İlkelerine, Anayasada ifadesi bulunan Türk Milliyetçiliğine sadakatla bağlı kalacağıma; Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını milletin hizmetinde olarak tarafsız ve eşitlik ilkelerine bağlı kalarak uygulayacağıma; Türk Milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyip, koruyup bunları geliştirmek için çalışacağıma; insan haklarına ve Anayasanın temel ilkelerine dayanan milli, demokratik, laik, bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karşı görev ve sorumluluklarını bilerek, bunları davranış halinde göstereceğime namusum ve şerefim üzerine yemin ederim.n


Ama hadislerdeden anlaşılıyorki Allah Svt dan başkasının üzerine yemin etmek şirktir...



Abdullah ibni Ömer (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Dikkat ediniz! Allah-u Teâlâ, babalarınız üzerine yemin etmenizi yasaklıyor. Kim yemin edecekse Allah’ın üzerine yemin etsin ya da sussun!’ buyurdu.”
Buhari
Yine Abdullah ibni Ömer (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Allah’tan başkası üzerine yemin eden Allah’a şirk koşmuştur!’ buyurdu.”
Ahmed Müsned 2/125, Albânî Sahihu’l-Cami 6204
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyuruyor:
“Namusu üzerine yemin eden bizden değildir!”
Ebu Davud 3253, Albânî Es-Silsiletü’s-Sahiha 94

""Hatta devlete bağlı olupta tağutu desteklemeyen imamların tekfir edilemeyeceği söylendi istediği kadar tağutu desteklemese tağutu inkar ettiğini belirtse müslümanımda dese küfür devletine bağlılığından devletin bekasına çalıştığından tekfir hak olmaz mı bu kişi için ? ""
 
Mukim Çevrimdışı

Mukim

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Muhammed kardeş sana uygun olmayan kitapları okuyorsun. Bak seni iki günde müctehid etmiş.

Önce İslamiyeti ana kaynaklarından KURAN VE HADİSLERDEN iyice bir öğren sonra gel konuş.

senin zihniyetine göre Türkiyede müslümanlar toplumun 2% civarı oluşturuyor. Diğer 98% ise tekfir edilir zihniyetine göre.
 
H Çevrimdışı

Habibullah

İyi Bilinen Üye
Site Emektarı
Muhammed kardeş sana uygun olmayan kitapları okuyorsun. Bak seni iki günde müctehid etmiş.

Önce İslamiyeti ana kaynaklarından KURAN VE HADİSLERDEN iyice bir öğren sonra gel konuş.

senin zihniyetine göre Türkiyede müslümanlar toplumun 2% civarı oluşturuyor. Diğer 98% ise tekfir edilir zihniyetine göre.



müsliman olmak bu foruma yazı yazmaktan bile kolay bu açıdan bakıldığında ülkenin yüzde bilmem kaçının müsliman olması doğal

ASIL ÖNEMLİ OLAN MÜMİN OLABİLMEK BUNU BECEREBİLMEK MALESEF FORUMLARA YAZI YAZMAK KADAR KOLAY DEĞİL......
 
Mukim Çevrimdışı

Mukim

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Aleykum selam Muhammed kardeşim.
1. bu konu cami imamları arkasında namaz kılınır mı kılınmaz mı konusu tam bir fıkhı konudur. Bak bunu fasit imamın arkasında namaz kılınır mı kılınmaz mı konusu ile kıyaslaya anlarsın. Eski Ulema bu tür konuları hep fıkıh kitaplarında ele almıştır.. Yeniler nasıl işliyor bu konuyu bilmem bilmekte istemem ilgilenmem. Eskilerin içtihadına bakarım.
2. İslam akaidini oluşturan esaslar Kuran ve hadislerde belirtilmiştir. Onun için bir başka kitaba ihtiyacım yok. Kaldı ki o kadar müellif akaid konusunu işlemiş ki hangisi doğru hangisi yanlış anlamak çok zor. Eğer imanın ve(ya) ilmin sağlam değilse o kitaplar kafanı daha çok karıştır bu da benim sana tavsiyem.
 
Mukim Çevrimdışı

Mukim

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Muhammed kardeşim TEKFİR EDİLEN ADAMIN KATLİ (ÖLDÜRÜLMESİ) VACİBTİR. Bu yazıyor mu okuduğun o kitaplarda?

tekfir çok ciddi bir mesele forumda şu tekfir edilir (veya edilir mi) bu tekfir edilir (veya edilir mi) nutukları atmak (veya sorularını sormak) kişinin cehaletini gayet açık bir şekilde ortaya koyar. SENİ KAST ETMİYORUM KARDEŞİM YANLIŞ ANLAMA. Tekfir meselesi Şeriat altında Ulemanın ittifakı ile yapılır ve cezası (idam) kesilir.
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Şu an bu konu ve bu konu altında konuşulanlar akidevi konular...Akideyi öğrenmen için talha akının "akaid ve gerekleri" kitabını okumanı tavsiye ederim...selamun aleykum..
Bak kardeşim , talha akın , Hak yayınlarından ayrılan azimet'in kurduğu muhacir yayınevinin sahibidir ki kendisi tekfirde flamabaşıdır!
Kendisine sor bakalım , türkiye musluman alim (kim) var mı?
 
M Çevrimdışı

Muhaajir

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Muhammed kardeşim TEKFİR EDİLEN ADAMIN KATLİ (ÖLDÜRÜLMESİ) VACİBTİR. Bu yazıyor mu okuduğun o kitaplarda?

tekfir çok ciddi bir mesele forumda şu tekfir edilir (veya edilir mi) bu tekfir edilir (veya edilir mi) nutukları atmak (veya sorularını sormak) kişinin cehaletini gayet açık bir şekilde ortaya koyar. SENİ KAST ETMİYORUM KARDEŞİM YANLIŞ ANLAMA. Tekfir meselesi Şeriat altında Ulemanın ittifakı ile yapılır ve cezası (idam) kesilir.

Tekfir'in manası nedir? Kişi hangi sebepten dolayı tekfir edilir? Tekfirin çeşitleri var mıdır? Bunları cevaplarsan seni daha iyi anlıyacağımı umuyorum bi iznillâh.

Bir muvahhid, (şeyhi hazır bulunmadığı halde) "yetiş/yardım et ya şeyhim" diyen birini görse ve bu şahsın müşrik olduğuna itikad etse, onu orda boğazlaması mı gerekir?

Bir şahıs yukardaki misalde olduğu gibi, açık şirk işleyen bir insanın, (bu açık şirkine rağmen) müslüman olduğuna itikad etse. Bunu itikad eden şahıs İslâmı, Tevhidi, Şirki, tanıyor sayılır mı? Yani müslüman mıdır, muvahhid midir?
 
Mukim Çevrimdışı

Mukim

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Tekfir'in manası nedir? Kişi hangi sebepten dolayı tekfir edilir? Tekfirin çeşitleri var mıdır? Bunları cevaplarsan seni daha iyi anlıyacağımı umuyorum bi iznillâh.

Bir muvahhid, (şeyhi hazır bulunmadığı halde) "yetiş/yardım et ya şeyhim" diyen birini görse ve bu şahsın müşrik olduğuna itikad etse, onu orda boğazlaması mı gerekir?

Bir şahıs yukardaki misalde olduğu gibi, açık şirk işleyen bir insanın, (bu açık şirkine rağmen) müslüman olduğuna itikad etse. Bunu itikad eden şahıs İslâmı, Tevhidi, Şirki, tanıyor sayılır mı? Yani müslüman mıdır, muvahhid midir?

Kardeşim sen bu soruları beni anlamak için değil benim hakkımda hüküm vermek için sorduğunu düşünüyorum: cahil, ahmak, beyinsiz. Bu konuda senin gibi şartlanmış bir zihniyetim yok. Ben kafire küfrü apaçık sabit olduğu zaman kafir derim. O kişinin eylemi te'vil edilemezse, sıradan akl-i selim (ilim sahibi olmayan) bir müslümanında o kişiye kafir diyeceği kişiye kafir derim. Sanırım bu kadar yeter benim (düşük) ilmi seviyemi göstermek için.

size göre eğer tevhidi anlamak insanları tekfir etmekten geçiyorsa yanılıyorsun. Çünkü tevhidi anlamak küfrün ve şirkin NE olduğunu anlamaktan geçer.
 
H Çevrimdışı

Haktheme

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
gerçekten Allah ebeden razı olsun ne kadar güzel bir konu bende bir kaç soru için konu açıcaktım.Allah Razı Olsun.
 
E Çevrimdışı

ebul hasan en nedvi

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Kardeşim sen bu soruları beni anlamak için değil benim hakkımda hüküm vermek için sorduğunu düşünüyorum: cahil, ahmak, beyinsiz. Bu konuda senin gibi şartlanmış bir zihniyetim yok. Ben kafire küfrü apaçık sabit olduğu zaman kafir derim. O kişinin eylemi te'vil edilemezse, sıradan akl-i selim (ilim sahibi olmayan) bir müslümanında o kişiye kafir diyeceği kişiye kafir derim. Sanırım bu kadar yeter benim (düşük) ilmi seviyemi göstermek için.

size göre eğer tevhidi anlamak insanları tekfir etmekten geçiyorsa yanılıyorsun. Çünkü tevhidi anlamak küfrün ve şirkin NE olduğunu anlamaktan geçer.

maşallah,Allah sizden razı olsun.
bir çok ehli sünnet alimi kıble ehlini tekfirde çok dikkatli olunması gerektiğini söylemiş.alimler kadar ilim sahibi kaç kardeş var bu forumda,sanırım hiç yok ama hadi üç kişi olsun alim seviyesinde hoca.onlarda o kadar ilim varsada forum sitelerinde laf cambazlığı yapmak yerine ilmi araştırma yapıyor olur heralde.
konuşmadan önce iyi düşünmeli.
selametle.
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Peki Diyanet işleri başkanlığının imamlık kadrosunda bulunan yaklaşık 55.000 imam muayyen tekfir edilebilir mi bu imamlar hakkında şöyle bir gerçekte var devlet statüsünde çalışmaya başlamadan önce bir anlaşma imzalamak zorundalar oysa o anlaşmada laiklik üzerine yemin ediliyor, çoğu zaman diyanet imamlarının tekfir edilemeyeceği tartışılıyor ama diyelim tağutu inkar ettiğini belirtsede fasıkta olmasa demokrasinin küfür olduğunu anlatsa tevhidi bilsede sonuçta diyanet işleri altında bu anlaşmayı imzalayarak bu işi yapmak zorunda olması bir gerçek...
""Hatta devlete bağlı olupta tağutu desteklemeyen imamların tekfir edilemeyeceği söylendi

istediği kadar tağutu desteklemese tağutu inkar ettiğini belirtse müslümanımda dese

küfür devletine bağlılığından devletin bekasına çalıştığından tekfir hak olmaz mı bu kişi için ? "

Küfür devletine bağlılığı, devletin bekâsına çalıştığını nasıl % 100 emin oldun da KÂFİR hükmü veriyorsun, ya da veren sapığa katılıyorsun?
Diğer tüm memurları da tekfir ediyor musun? Delilleriyle ..
 
Said El Ensariyy Çevrimdışı

Said El Ensariyy

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Bende size bunu soruyorum zaten bu konuda bilgilenmek istiyorum ama konu döndü dolaştı bana karşı müttefikleşmeye dönüştü....
 
Üst Ana Sayfa Alt