1)muhyiddin ibni Arabi sadrettini konevi gibi İslam'ın göz bebekleri alimlere kâfir diyordu halbuki bilmiyordu ki bir muslumana kâfir demek kişiyi kâfir yapar
2) İbni Teymiyye ilk müslümanların Kur’an-ı Kerime ve hadisi şeriflere uyduklarını sonradan gelen mezheb imamlarının kendi görüşlerini de işe karıştırdıklarını söylüyordu Ehlisünnete çatıyordu hâlbuki ehlisünnet âlimleri hiçbir zaman nakilden ayrılmamışlardır Naklin olduğu hiçbir yerde kendi görüşlerine uymamışlardır hele İmam-ı Azam’ın kendi görüşünü nakilden aşağı tuttuğu İslam âlimlerinin söz birliği ile sabittir İbni Teymiyye bunu söylerken Kur’an-ı Kerimi hiçbir nakle dayanmadan kendi görüşüne tefsir ediyordu. Aynı bu gün hadisi şerifleri inkâr edip dini kendileri yorumlamak isteyenlerin olduğu gibi
3)bir gün Şam Camii’nin minberinde “Cenab-ı Hak, gökten yere benim şimdi indiğim gibi iner” diyerek minberden aşağı indiğini, İbni Battuta haber veriyor. Dört mezhebin âlimleri İbni Teymiyye’nin bu sözüne reddiyeler yazarak, müslümanların itikatlarının bozulmasını önlediler.Mısır Sultanı Nasır’ın yanında toplanmış olan âlimler ve devlet adamları, böyle bozuk sözleri yaydığı için, onu Kahire kalesi kuyusuna hapsettiler. Peygamberimiz hakkındaki sapık ifadeler sebebiyle de tekrar tekrar hapsedildi.
4)Kıyas yaptıkları için ehlisünnet âlimlerine saldırdığı halde çok yerde ve hele mecmu’at ür-risale kitabında kendisi de pek çok kıyas yapmıştır
5) “Ancak üç mescide ziyaret için gidilir” hadis-i şerifini “Ancak üç mescid ziyaret edilir” şekline çevirmiş, Resulüllah’ın kabrini ziyaret için bile gitmek günah olur demiştir. İbni Hacer-i Haytemi “Fetva-yı fıkhiyye” kitabında buna uzun uzun cevap vermiştir.
6)Ebül Hasen-i eş’ari hazretlerinin mezhebine ve bu derin âlimin, kaderi ve Allah’u Teâlâ’nın isimlerini açıklamasına ve azab yapılacağını bildiren ayetlere verdiği manalara çatmakta idi. Cehennem azabının kâfirlere de sonsuz olmayacağını söylerdi.
7)Hükümetlere verilen her çeşit vergi, zekât yerine geçer derdi.
8)Salahiyyede, el-Cebel Camiinde hazreti Ömer (Radıyallahu anh)ın çok hata yaptığını söylemiştir. Bir toplantıda hazreti Ali’nin üçyüz defa yanıldığını söylemiştir.Münavi’nin “Künüz” kitabında ve İmam-ı Ahmedin sahihinde ve “Mir’at kainat” kitabında yazılı olan bir hadis-i şerifte: Allah’u Teala, doğru sözü Ömerin dili üzerine koymuştur” buyruldu. Resulüllah “Ömer yanılmaz” dediği halde İbni Teymiyye çok yanıldığını iddia ederek bu haids-i şeriflere de karşı gelmiştir.
9)İmam-ı subki de, ibni Teymiyyenin ilmini, zekasını çok övüyordu. Burhaneddin bin Müflh “Tabakat”ta diyor ki: “İmam-ı Subki Zehebiye yazdığı mektupta İbni Teymiyye’yi çok övmüştü. Fakat, İmam-ı Subki de “Erreddü-li-İbni Teymiyye kitabında onun ehli sünnetten ayrıldığını, delalete düştüğünü yazmaktadırlar.
10)İmam-ı Suyuti “Kam’ul mu’arıd” kitabında buyuruyor ki: “İbni Teymiyye, hibirli idi. Kendini beğenirdi. Herkesten üstün görünmek, karşısındakini küçümsemek, büyüklerle alay etmek âdeti idi”.