Şimdi bazı arkadaşlar said nursiyi körü körüne savunmakta ve risalenin faydalarından bahsetmektedirler. şimdi o çok methettiğiniz said nursinin Kuranı nasıl tefsir etmeye kalktığına dair örnekler vereyim:
Bu Kitabın indirilmesi, Aziz ve Hakîm olan Allah tarafındandır. (Zümer 1)
Risalelerde bu ayet şu şekilde yorumlanmıştır.
Hem Sure-i Zümer, hem Sure-i Casiye, hem Sure-i Ahkâf’ın başlarında bulunan Bu Kitab'ın indirilmesi, aziz ve hakîm olan Allah’tandır âyât-ı azîmeleridir. Şu âyetler dahi yirmi ikincideki ayetler gibi Risalet’ün-Nur’un ismine ve zâtına, hem telif ve intişarına bir mâna-i remziyle bakıyorlar. Risale-i Nur-Sikke-i Tasdik-i Gaybî-sf.144- Birinci Şua-Yirmi Dördüncü Ayet ve Ayetler-Yeni Asya Neşriyat
Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmuştur:
Ey iman edenler, namaza kalktığınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın, başlarınızı meshedin ve topuklara kadar ayaklarınızı da (yıkayın). Eğer cünüpseniz (yıkanıp) temizlenin; eğer hasta veya yolculukta iseniz ya da biriniz ayak yolundan (hacet yerinden) gelmişse yahut kadınlara dokunmuşsanız (cinsi münasebette bulunup) da su bulamamışsanız, bu durumda, temiz bir toprakla teyemmüm edin, yüzlerinizi, ellerinizi onunla meshedin. Allah size güçlük çıkarmak istemez, ama sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak ister ki şükredesiniz. (Mâide 6)
Risalelerde bu ayet şu şekilde yorumlanmıştır.
"Sin" harfi "Sad" harfinin altında gizlenmesi ve "Sad" görünmesinin iki sebebi var…Sad ve sin, birbirine tam kardeş olması ve bir kelimede birbirinin yerine geçmesi münasebetiyle bu âyetteki "sa‘îden" (toprağa) kelimesindeki sad, sin okunsa Risale-i Nur’un tercümanını göstermesi… Risale-i Nur-Kastamonu Lâhikası-sf.20,21-Yirmi Yedinci Mektuptan-Azîz ve Sıddık ve Sâdık ve Fedâkâr ve Vefâdar Kardeşlerim!-Sikke-i Tasdîk-ı Gaybî-sf.112 ve Birinci Şua Otuz Birinci Ayet-Tenvir Neşriyat
Maide Suresindeki 6.Ayet; açıkça abdestten, gusülden, teyemmümden bahsetmekte iken Nur Risaleleri’ne göre; ayette geçen su bulamamışsanız, bu durumda, temiz bir toprakla teyemmüm edin ifadesindeki toprak Said Nursi’dir. Ayetin Arapçasında saiden ifadesi geçmekte ve manası topraktır. Ve saiden kelimesi Arapçadaki sad harfiyle yazılır. Said Nursi’nin ismindeki said kelimesi ise sin harfiyle yazılır. Yani hem yazılış hem de mana bakımından iki kelime arasında bir uyum ortada yokken, kelimeler arasında zoraki bir ilişki kurmak maksadıyla sin harfinin sad harfinin altına gizlendiği gibi tuhaf ve saçma bir açıklama yapılmıştır.
…O, iman edenler için hidayet ve şifadır… (Fussilet 44)
Said Nursi, Fussilet Suresi 44. ayetteki Kurandan bahseden bu ifadenin kendi risalelerine işaret ettiği iddiasındadır.
Bu ayetin makam-ı cifrisi olan bin üç yüz kırk altı adedi, Resaili’n-Nur’un bin üç yüz kırk altıda şifadarâne etrafa intişaratının (yayılmasının) tarihine ve Mu’cizat-ı Ahmediye Aleyhissalâtü Vesselâm namında olan risale-i harikanın zaman-ı telifine tam tamına tevafukudur. Risale-i Nur-Şualar-sf.1081-Birinci Şua-On Altıncı Ayet-Yeni Asya Neşriyat
Gördüğünüz üzere Said Nursi Kur’an’dan bahseden Fussilet Suresinin 44.ayetini hiç utanmadan kendi risalelerine işaret olarak yorumlamaktadır. Bu örnekler akıllarını kullanabilenler için yeterlidir. görüldüğü üzere o yere göğe sığdıramadığınız said nursi Kuran ayetlerini izah ederken tamamen şahsına ve kitabına uyarlıyor. size tavsiyem belgeselin tamamını izlemenizdir. çocuk gibi hareket etmeyi bırakıp delilleri inceleyin. bu işler sloganik laflarla olmaz delillerle olur. size daha da çok delil yazabilirim ama yazı çok uzun olunca okunmaz kanaatindeyim. ihtiyaç oldukça said nursinin sapıklıklarından örnekler sunabilirim.